Kaymakamlar sırayı savdı!

Neyse... Kaymakamlar da sırayı savdı!

Bakalım namusuna "leke" sürdürmeyecek hangi meslek grubu var sırada.

"Sev Kardeşim" adlı dizide, kaymakam rolündeki Hande Ataizi, makam odasında öpüştüğü için kaymakamlar ayaklanmış.

"Kaymakamlar makam odasında öpüşemez!"

Hande de kendini savunuyor: "Ben öpüşmedim, zorla öpüldüm, üstelik öpeni de tokatlayıp odadan kovdum."

Ne desin kızcağız?

Zaten senaryoyu yazan da bu tepkiyi tahmin ettiği için o tokadı attırmıştır.

Ki kaymakamların namusuna leke sürülmesin!

Aslında en iyisi dizilerdeki bütün karakterleri işiz güçsüz takımı mensubu olarak göstermek!

Fakat onlar da birleşebilir...

Bakmışsınız "İşsiziz ama iffetliyiz" yazılı pankartlarla yürüyorlar!..

Halbuki her mekánda her meslekte, her işyerinde, her devlet dairesinde kimbilir neler dönüyor.

Kimbilir dediğim lafın gelişi, hepimiz biliyoruz...

Fakat o haltları karıştıranlar bir ara uzaydan gelip yapacaklarını yapıp gidiyor. Ya da hiçbir şey öpüşmekten daha kötü değil!

Ama kaymakamlar da ne yapsın bir yandan...

Malum bölümün yayınlandığı akşamın ertesinde kaymakamlıkların önünden bıyıklarını burarak geçenler olmuştur belki! Burası Türkiye...

Kırık Kanatlar

Laf bir diziden açılmışken... Başka bir diziyle devam edelim.

Kırık Kanatlar.

Önce önemsemedim açıkçası gelen postaları. Ama ardı arkası kesilmeyince...

Meğer dizinin fanatikleri varmış. Yayından kaldırılacağını duyunca köşe yazarlarından, TV eleştirmenlerinden, akıllarına bu işlerle ilgili olabileceğini düşündükleri kim geldiyse herkesten yardım istemeye girişmişler.

Bundan önce sayısız dizi kaldırıldı yayından fakat bir teki için bile, tek posta geldiğini hatırlamıyorum.

Bir-iki kişi olsa tamam da... Böyle bir bombardıman olunca, bunu tek tek, birbirinden habersiz seyircilerin yaptığı hususunda şüpheye düşüyor insan. Hele üsluplar da birbirine benzeyince...

Fakat bir yandan da "Kurtuluş Savaşı" sözkonusu olan...

"Şu Çılgın Türkler"in kırdığı satış rekorunu falan düşününce şu sıralar milletçe Kurtuluş Savaşı aşığı olduğumuz bir gerçek.

Haksız da sayılmayız.

Züğürtleyen tüccar eski defterleri yoklarmış... Hayaller tükenince anılara sarılmak gibi bir nevi.

Hal böyle olunca, postaların gerçek fanatiklerden geldiğine inanıyorum.

Gerçi dizide Kurtuluş Savaşı’na rastlamadım ben henüz. Hani kostümlerle arada kendini gösteren çeteler de olmasa... Fakat adı bile yetiyor demek.

Ortalığı karıştıran kaynanayla, şirket hisselerini paylaşamayan adamlar yok hiç olmazsa. Bu yönü bile ötekilerden farklı kılıyor Kırık Kanatlar’ı.

Gelelim dizinin yayından kaldırılacağı söylentilerine...

Kanalların işine akıl sır ermez sevgili Kırık Kanatlar fanatikleri!

Yapımcıların da.

Bir bakmışsınız bindikleri dalı kesiyorlar...

Sebebini ben buradan anlayamadım, siz oradan hiç anlayamazsınız.

Yani dizi kalkar mı kalkar.

Ama ben yine de isteğinizi gözardı edemedim. İnşallah bir faydası olur.

MIŞ MUŞ

Æ Seksi kadın gören erkeğin karar verme mekanizması altüst oluyormuş.

Makine mübarek! Su kaçınca arıza yapıyor!

Æ Orta yaş, sekste mutsuzmuş.

E, bir şeyin "yetersiz" oluşu hiç olmamasından daha kötüdür çoğu zaman.

Æ Türkiye’nin 10 yıl uğraşıp 40 milyon dolar harcayarak ABD’den getirdiği Karun Hazinesi soyulmuş.

Övünmek gibi olmasın, bizden beklenenin dışına çıkıp kimseleri şaşırtmamışızdır bugüne kadar!

Æ Arap kadını seksi, Türk kadınından daha çok seviyormuş.

Erkek kısmı eksik olmasın o tatmini bize sokakta bakışlarıyla yaşattığından...
Yazarın Tüm Yazıları