ERKEĞİN kadını evlenme vaadiyle kandırdığını çok duymuştuk da tersi ilk defa oluyor.
Bir kadın, bir erkeği evlenme vaadiyle kandırmış!
Bu konudaki "kandırma" malumunuz, bekáretin evlenmeden bozulması anlamına gelir daha çok. Fakat erkeğin bozulacak bir yeri olmadığından, kadın da ne yapsın, eylemi adamdan para sızdırmak suretiyle gerçekleştirmiş.
Artık ne dediyse...
"Gelinlik alıcam" mı dedi...
Gerçi 135 bin YTL’ye bir stadyum dolusu gelin gelinliklendirilirdi...
Her neyse işte, adam, 135 bin YTL’yi vermiş. Hem de kadını hiç görmeden. İnternette tanışmış, çetleşmişler, o kadar.
Evet, geçtiğimiz hafta gazetelerde okuduğunuz bir haberden bahsediyorum. Erciyes Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı’nın başına gelenlerden.
Aslında "başına gelen" demek yanlış. İnsanın başına beklenmedik şey gelir. Oysa çet arkadaşlığı yaparken nelerle karşılaşıldığını duyuyoruz. Canından olan var. Dekan bunları bilmiyor olamaz. Bilmese bile tahmin edebilir. "Yalan dolan için internet kadar mümbit toprak yok!"
Yani dekan için kısaca "aranmış" denilebilir.
* * *
Gelelim işin bizi ilgilendiren tarafına.
Mağdur beyefendi mahalle bakkalı olsa, aranmış, aranmamış önemli değil. Fakat "dekan" deyince...
Bilmiyorum, ben bazı makamları çok büyütüyorum galiba gözümde. O makamlara gelinceye kadar, insanların birtakım akıl sınavlarından geçtiğini düşünüyorum.
Bu hadiseye "Adamcağız herkesi kendi gibi dürüst zannetmiş" şeklinde bir yorum getirebilirsiniz. Fakat bu devirde cümle álemi dürüst bellemek akıllı adam harcı mıdır bilmiyorum.
Sonra internetten evlenecek kız bakmak... Yine oradan evlenecek erkek arayan kadını adam yerine koymak... Ben bu işlere hastalıklı bir durum olarak bakıyorum, kimsenin gücüne gitmesin.
* * *
O 135 bin YTL’yi kadına anasının ak sütü gibi helal etmek lazım aslında. Koskoca dekandır kandırabildiği. Üstelik hayatta her şeyin bir bedeli vardır. Bu paranın da dekan için neyin bedeli olduğunu ise ben söylemeyeyim, siz tahmin edin.
Ayrıca kadın bana sempatik de geldi bir yandan.
Neden derseniz 135 bin YTL’yi alıp butiklere falan koşmak yerine 8 bilgisayar, 1 cep bilgisayarı, kamera, 2 dijital fotoğraf makinesi, data bank, 2 webcam, e olacak o kadar bir de pırlanta yüzük almış.
Aslında kadın, dekan için evlilik açısından biçilmiş kaftan sayılabilirdi. Bu gidişle ömür boyu dolandırılması olası kocasını zekásı ve tecrübesiyle başka dolandırıcılardan korurdu!
MIŞ-MUŞ
Telefonu dinlenen ancak hakkında takipsizlik kararı verilenlere, 15 gün içinde "Sizi dinledik" bildirimi yapılması uygulaması başlamış.
Kamera şakası gibi demek! Sadece sonunda el sallatmak yok ama onun yerine ahizeye üfletirler belki!
Suudi Kralı 17 uçakla geliyormuş.
Birden "toptan dul" kalma ihtimaline karşı karılarını ayrı ayrı uçuracak zahir!
Yapılan araştırmaya göre 178 ülke içinde dünyanın en mutlu ülkesi Danimarka, en mutsuz ülkesi Burundi’ymiş.
Liste elinize geçer de Türkiye’yi bulmak isterseniz, aramaya yukarıdan başlamak çok zamanınızı alır, haberiniz olsun!