Star’da hafta içi her gün 12.30-14.30 arasında yayınlanan diğer gündüz programlarına alternatif diyebileceğimiz bir program.
Yapımcımız Okan Bayülgen, ekibimiz Televizyon Makinası ekibi.
Programın adı "Lütfen Bu Konuya Girmeyelim".
Ama her konuya giriyoruz.
Konuklarımız da var. Alışık olduğunuz üzere her daldan.
Ama stüdyo seyircisi yok.
Dolayısıyla "Bir gündüz programı klasiği" diyebileceğimiz şeyler de yok.
Mesela helvalar, dolmalar...
Yakamıza takılan nazarlıklar...
Toplu ağlamalar, toplu oynamalar...
"Aşklarım sizi çok seviyorum"lar...
Küçümsediğimizden değil ama, yanlış anlamayın!
Sadece onlardan nasıl olsa yeteri kadar var diye. Zaten ortaya çıkış nedenimiz de dediğim gibi onlara alternatif olmak.
Bu programları yapan, sunan kişilerin çoğu arkadaşım. Hiçbiri "Adım Hıdır, elimden gelen budur" durumunda değil. Her türlü programın altından kalkabilecek yetenek ve zekáya sahipler.
Ama "istenen" bu, ne yapsınlar?
Reytingler hep bunu söyledi bugüne kadar.
"Sizinki ne o zaman?" diyeceksiniz.
Bizimki de istek.
O programları seyretmek istemeyenlerin isteği.
"Hiç bakmıyorum bile" diyenlerin...
"Bu mudur bize layık görülen?" diye soranların...
"Kimin evine takılıyor kardeşim bu reyting ölçüm cihazları!" diye bağıranların...
"Başka türlüsünü yaptınız da seyretmedik mi!" diye çıkışanların...
Fakat "ağırlığından yerinden kalkmayan" bir program olduğunu da düşünmeyin bizimkinin. O yok, bu yok dedim diye...
Biz de gülüp eğleniyoruz, şarkılar söylüyoruz, hep bir ağızdan konuşuyoruz, telefonlara bakıyoruz...
Aslında bir nevi "Televizyon Makinası’nın matinesi" denilebilir yaptığımıza. Hatta iki kadın olduğumuz ve de yayın saati itibarıyla kadınlara seslendiğimiz için "Kadınlar Matinesi" olabilirmiş bakın programın ismi!
Hayır hayır!
"Kadınlar Makinesi."
Evet ya!
O kadar isim aradık da nasıl aklıma gelmedi!
Ben okuldayken de böyleydim. Sorunun cevabı sınavdan sonra gelirdi aklıma.
Neyse... Geçti artık.
Ayol niye anlatıp duruyorum ki programı?
Siz zaten seyrediyorsunuzdur! Hatta mal bulmuş Mağribi gibi olmuşsunuzdur! Öyle ya... "Nedir bu gündüz programlarının rezaleti!" diyen mailleriniz duruyor hálá.
Diyeceğim, ak koyun kara koyun belli olacak önümüzdeki günlerde. Sizin için de bizim için de.
Siz "Yeter artık!" derken samimi miydiniz?..
Biz "öyle olmaz"ın yerine "böyle olur"u koyabildik mi?..
Hadi bakalım!
MIŞ-MUŞ
Seks performansı, kişinin adıyla soyadına bağlıymış.
Bence de. Misal atıyorum, Aptullah Alpaslan Kocamanoğlu diye biri iktidarsız olabilir mi?
Milli Eğitim Bakanlığı, çocukların popüler kültürün etkisinde kaldığı gerekçesiyle, ilköğretim için "Halk Kültürü" dersi hazırlamış.
Sahi TRT de bir zamanlar "acısız arabesk" şarkı hazırlatmıştı, aklınızda mı o şarkı?