Hem şimdi konuşturmayın beni... Ne yapmıştı bilim adamları hatırlarsınız...
Kalp ilacı bulduk diye dayadılar Viagra’yı kalp hastalarına... Adamlar gitti gider fakat penisler "yıkılmadık ayaktayız" diye bağırıyor... O zaman anladılar ki meğer iktidar hapıymış buldukları.
Benim de yaptığım bundan farklı bir şey değil.
Yıllardır kadınla erkeği eviriyorum, çeviriyorum, ilişkilere bir oradan, bir buradan bakıyorum, deneye yanıla... En son işte gördüm ki insan aslında kendine áşık oluyor.
Şimdi şöyle...
Kadın, erkek fark etmez, kişi zaman zaman kendisini tapılası bir yaratık olarak görür. Artık hangi hormonun etkisiyle, bilinmez.
Öyle sever, öyle beğenir ki kendini, bunu birisiyle paylaşmak ister. Tıpkı "Çok güzel bulgur pilavı yaptım gel beraber yiyelim" diye komşusuna seslenen Hayriye Hanım gibi, etrafından gözüne kestirdiği birini çağırır: "Gel beraber beni sevelim."
Ezberinde aşkın iki kişilik olduğu da vardır ya... Fakat işte "iki kişilik"ten anladığı "İkimiz bir olalım beni sevelim"dir.
Ama bunun farkında değildir elbet. Karşısındakine áşık olduğunu zanneder.
"Hayatımın erkeğini/kadınını buldum!"
Ne şans!
Hayatınızın erkeğinin Yeni Zelanda’da değil de aynı ofisin aynı odasında, karşı masada konuşlanmış olması!..
* * *
"Nesini sevdin?" diye sorarlar áşıklara...
Aslında cevabı yoktur bunun. Fakat herkes makul veya mantıksız bir cevap verir.
Kimi edebiyat parçalar... "Gözlerinde yıldızların izini buldum."
Kimi daha gerçekçidir... "Gülerken bembeyaz dişleri görünüyordu."
Fakat en doğrusu, yani tezime en uygun olanı şudur: Beni sevmesini sevdim.
Bakın insan kendini değil de karşıdakini sevse hakikaten, o ilişkide hoşgörüden, şefkatten, anlayıştan geçilmez. Kıskançlığın ise esamisi okunmaz.
Ha ana-baba, ha sevgili yani.
Sizi bilmem, ben böylesine rastlamadım hiç.
Peki, ayrılmak isteyen tarafın yakasına yapışıp "Sen beni nasıl terk edersin!" diye bağırmak, hesap sormak neyin nesi zannediyorsunuz?
O hálá kendine áşıktır, ötekinin buna eşlik etmiyor olmasına dayanamıyordur!
Dikkat edin, insan kendinden hoşnut olmadığı dönemlerde kimseyi sevemez. Ayrılıklar da o döneme denk gelir zaten. Kendinden bıkmıştır aslında.
Dur bakalım daha neler keşfedeceğim!
MIŞ-MUŞ
Adalet Bakanı Şahin, "AB yetkilileri bizi görür görmez 301’i soruyor" demiş.Şu AB’yi Allah gönderdi!
Üniversitelerde kargaşa sürüyormuş.Çık çık çık: Bize kargaşa yakışıyor mu hiç!
Niğde-Ulukışla’da yeni bir bitki keşfedilmiş.Fakat en zengin "ot" çeşidinin Ankara dolaylarında bulunduğunu tahmin ediyorum.