Evlilik kadına fena yetki veriyor

BAZEN bakıyorum ortada bir konu dolaşıyor, tam benlik!

Ama tanıdığım, sevdiğim kişiler var işin içinde... Boşveriyorum. Kimseyi incitmeye değmez.

Zaten dünyanın en önemli meselesi de değil. Yani konuşmanın ülke menfaati için şart olduğu bir durum falan yok ortada.

Fakat işte öyle kışkırtıcı oluyor ki bazen söylenenler, yazılanlar... Anladınız, yine böyle bir durum var. İki çift laf etmezsem olmaz.

Konu neredeyse dünyanın kurulduğu günden beri süregelen şey... "İki kadınla bir erkeğin halleri."

Yaşamalara, yazmalara doyamadık!

Alınan mesafeyse "bir arpa boyu" olsa razıyım.

Konunun şu satırlara neden olan son temsilcilerinden ikisi, karı koca olanı, tanıdığım ve sevdiğim insanlar. İsimlerine gerek yok. Çünkü dediğim gibi, bu onların değil dünyadaki bütün "iki kadın bir erkek"lerin meselesi.

Onlar sadece bildiğimiz şeylerin bir kez daha altını çizdiler. Acıklı bir durumun...

* * *

Şimdi sadede geliyorum.

Evlilik insan haklarına aykırı bir kurumdur!

Evet, artık iyice kanaat getirdim buna.

Bakın...

Erkek çok hasta... Ölmek üzere... Yanında eşi var haliyle.

Ama erkeğin hayatında uzunca bir süredir bir kadının daha olduğu söyleniyor.

O, yok hastanede.

Gelemiyor.

Gelse, içeri alınmayacağını biliyor.

Nitekim erkeğin eşi, kadının bir ara ziyarete geldiği iddialarına karşı, kendi olmadığı zamanlarda yakınlarının nöbeti devraldığını, dolayısıyla bunun mümkün olmadığını söylüyor.

Aslında böyle bir ilişki de mümkün değil ona sorarsanız.

Neden?

Tüm tedbirleri almış çünkü.

Bütün kapıları tutmuş.

Evlilikleri boyunca yapmış bunu.

Kuş uçurtmamış adeta.

İki taraf için de ne zor hayat!

Peki ben ayıplıyor muyum erkeğin eşini?

Asla!

Ben de olsam aynı şeyleri yapardım büyük ihtimalle.

Evlilik kurumuna kızıyorum ben...

Bize bu hakkı verdiği için.

"Evlilikle ilgisi yok, kadının kişiliğiyle ilgili" demeyin. Öyle olsa bir kere de "ikinci kadın" cazgır çıkar, "birinci"yi sokmazdı hastaneye mesela. Duydunuz mu hiç?

Evlilik kadını bozuyor.

Acımasız bir savaşçı yapıyor.

Ölüm bu... Ötesi yok. Ama kadına vız geliyor. Savaşı sürdürüyor. Erkeğin ölümünden sonra bile.

İstediği kadar özgürlükten yana olsun kadın... Hani bir laf vardır, "Adama yetki vermişler gitmiş babasını asmış" derler... Evlilik kadına fena "yetki" veriyor.

MIŞ-MUŞ

Ameliyat sırasında hastanın sırtında kene gören hemşire, şaşkınlıkla, elindeki iğneyi önce kendine, sonra başka bir hemşireye ve doktora saplamış.Seri şaşkınlık!

9 bin yıldır süt içiyormuşuz.Ben de diyorum, ne bu gaz!
Yazarın Tüm Yazıları