Altın günü mü bu?

EMİNE Erdoğan, Köşk’teki Cumhuriyet Bayramı davetine katılmadı.

Ve bunun nedeni üzerine çeşitli söylentiler dolaşmaya başladı ortalıkta.

Bir tanesi...

Emine Erdoğan gripti, yataktan kalkamamıştı.

E, olmayacak şey değil, hepimizin başına geliyor. Üzerine yorum yapılacak bir durum değil yani.

Ötekisi...

Emine Erdoğan, Hayrünnisa Gül’e kırılmıştı.

Neden?

Bizzat telefon açıp davet etmedi diye.

Bu söylentiye kargaların bile güldüğü kanaatindeyim.

Emine Erdoğan, eşinin belediye başkanlığı görevini de katarsanız yıllardır protokolün içindedir. Köşk’teki davetin Hayrünnisa Hanım’ın "altın günü" olmadığını bilir.

Hayrünnisa Gül de yıllardır protokoldedir. Eğer bizzat telefon açması gerekseydi bu gerekliliği en iyi o bilirdi.

Ne yani... "Ölümü öp bak gelmezsen" mi diyecekti telefon açıp!

Aralarındaki özel hukuk ne olursa olsun...

İsterse kardeş olsunlar...

Davetiye yollanmış, iş bitmiştir.

Dediğim gibi, bunu en iyi bu iki hanımefendi bilir.

Ötesi bizim "öküz altında magazin arama" merakımızdır.

* * *

Sonuncusu...

Emine Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde türban görmekten hoşlanmayan askerin canını sıkmak istememiştir.

Bu söylentinin doğru çıkmasını isterim şahsen.

Bu kadar ince düşünen bir başbakan eşi, bir vatandaş olarak iyi gelir bana.

Mesela, sırf askerin canını sıkma meselesi değil...

Şimdi...

Türbanın hükümette, Köşk’te, protokolde, orada burada olması bir kısmımız için "zafer", bir kısmımız için "aydınlık Türkiye’nin sonu" değil mi epeydir?

Bu işe "savaş" gözüyle bakanlar varsa eğer, Köşk’teki Cumhuriyet Bayramı davetlerinde ilk kez türbanın yer alması "zafer" olarak kabul edilemez mi?

Peki herkes oradayken Emine Erdoğan’ın Başbakan eşi olarak orada bulunması gayet doğal sayılmaz mıydı?

Yani Emine Erdoğan’ın orada oluşuna kimse bir şey diyemezdi ama "Türbanlı Emine Erdoğan"ın Köşk’te salınması, bu konudan rahatsız olanlar için bir nevi sözde zaferin altının çizilmesi anlamına gelebilirdi.

Emine Erdoğan, inadına oradaymış gibi, sanki "N’aber, gördünüz mü türbanı" dermiş gibi gelebilirdi bu konuda hassas olanlara.

Bunları hesap ederek katılmadıysa eğer davete... Hakikaten tebrik etmek lazım Emine Erdoğan’ı.

Cımbızla incelik arıyor olabilirim...

Ne edeyim, epeydir öyle uzak kaldık ki...

MIŞ-MUŞ

Erkek vekil, kadın vekilin üstüne yürümüş.Adamcağız n’apsın, İsveçlilerin vekili değil ki!

Amerikalı araştırmacılar, genleriyle oynayarak hiç durmadan 6 saat koşan fare yaratmışlar.Bush’un da genleriyle oynamış olabilirler... "Hiç durmadan savaş çıkartan insan."
Yazarın Tüm Yazıları