70 milyonun dışkısı

E, memleket hop oturup hop kalkarken benim sessiz kalmam olmaz!

Özellikle bir kadın olarak.

Fakat ben artık kadınlığımdan şüphe eder oldum!

Neden derseniz, bakıyorum, birimize araba çarpsa "Kadın şiddet görüyor!" diye ayağa fırlayan hemcinslerim var. Ben onlardan değilim.

Onlar "tribünlerin amigosu" biraz da. Bense tribünde bile değilim. Hakemim ben. Öyle hissediyorum kendimi. Yemin etmişim sanki, taraf tutamıyorum.

Gelelim, Nişanyanlar’ın olayıyla ilgili neler düşündüğüme...

Evet, bu topraklarda kadınların büyük bir kısmının durumu hiç de iç açıcı değildir.

Kadın okutulmaz, çalıştırılmaz, daima gözaltındadır, zorla evlendirilir, isteği dışında doğurtulur, töre cinayetine kurban gider, vs.

Fakat bütün bunlar var diye HER karı-koca kavgasında "İşte gördünüz kadın eziliyor" diye ayağa kalkılmaz.

Kimse numara yapmasın!

İtişip kakışmayan karı-koca yoktur. Zaten hiç ummadığımız kadınların, 30 yıl sonra "İnanmayacaksınız ama ben de şiddet gördüm" diye ortaya çıkışına şahit oluyoruz zaman zaman.

Ama ben "Vah vah" diyemiyorum o "şiddet"e. Çünkü bakıyorum kadın okumuş yazmış, iş güç sahibi... ÇARESİZLİK yok yani. E, çaresizliğin olmadığı yerde yenmiş dayağı "kadına şiddet" olarak nitelendiremem, kimse kusura bakmasın!

Ha, itişip kakışmanın da bir dozu olmalıdır elbet.

Ama biz ayarlayamayız o dozu.

Tarafların seviyesi belirler.

Sevan Nişanyan ayıp etmiştir hakikaten.

Kendisinden beklenmeyen bir "seviyesizlik"tir bu.

Utanmalıdır.

Aklı başında kimse onaylamaz yaptığını.

Ama o kadar.

Milletçe Sevan Nişanyan’a karşı birleşmek...

I-ıh.

Biz de onun kadar "abartmış" oluruz.

Sevan Nişanyan, 17 yıl sonra bir sabah kalkmış, kavanoza dışkılamış, sonra gidip bunu karısının başından aşağı dökmüş değildir herhalde.

Karşılıklı bir sürü şey yaşanmıştır 17 yıl boyunca, eminim.

Ama son darbeyi Sevan Nişanyan indirmiştir işte! "Daha yaratıcı çıkmıştır" da denilebilir.

Pardon!

"Sondan bir önceki darbe" diyecektim. Son darbeyi indiren Müjde Nişanyan oldu, Sevan Nişanyan 70 milyonun dışkısını başından aşağı yedi!

Ha, karşılıklı değil de tek taraflı sürüp gittiyse "bir kavanoz dışkı"ya kadar varan hakaretler... Müjde Nişanyan’ın "sabır taşı" olarak heykeli dikilmelidir hakikaten.

İki insan birbirinin nesi olursa olsun... İki kardeş, iki arkadaş, ana-kız, baba-oğul, karı-koca... 10 yıl, 20 yıl bir eve kapattığınızda olacağı budur!

Hele karı-koca olma hali...

İnsanın zıvanadan çıkması işten değildir!

Başlı başına "azmettirici"dir evlilik!

Yine iyi beklemiş o kavanoz!

MIŞ-MUŞ

ABD’de, düşük belden poposu görünen kadına 3 ay hapis cezası verilecekmiş.Bizde görünmezse ceza var: "Kadınlıktan men" cezası!

Rahmi Koç, "Sakallı ve bıyıklıyı katiyen işe almam" demiş.Cumhurbaşkanı, Başbakan ve hükümet üyelerinde travma yaratmasın bu?!