Paylaş
Ümit milli oyuncu, hem takımına kritik puanlar kazandırıyor, hem de kendi piyasa değerini yükseltiyor. Sezon başında, yerli ve yabancı kulüplerin transfer listesine giren Berat’ın, ara transfer döneminde taliplerinin artacağı kesin. Beştepe’nin kapısı her an çalınabilir. Böyle bir durum, rahmetli Başkan İlhan Cavcav zamanında olsa ne yapardı diye düşündüm. Kendisinin anlattığı ve yakınında olanların paylaştığı, bana göre, ibretlik iki transfer hikayesi aklıma geldi.
GENÇLER BİZİM DEĞERİMİZ
Bucaspor’da yıldızı parlayan, büyüklerin de transfer etmeyi istediği bir oyuncu vardı. Başkan bu genç yeteneği Beştepe’ye getirmeye kararlıydı. O dönem yaşanan gelişmeleri, şöyle anlatmıştı:
“Bucaspor kulübüne teklifimi ilettim. 1 milyon TL civarında bonservis bedeli ile birlikte bizim 2 genç oyuncumuzu bedelsiz istediler. Kesinlikle futbolcu vermem, sizin oyuncunuzu, bonservisi neyse öder alırım. Alt yapıdaki gençlerimiz, bizim değerimiz, bizim geleceğimizdir, dedim. Pazarlık yaptık, sonuçta 1 milyon 700 bin TL’ye anlaştık.”
O oyuncu, kısa süre sonra Beştepe’ye geldi. Olgunlaşması için Hacettepe’ye verildi. Ardından Gençlerbirliği’ne geçiş yaptı. Başkan Cavcav, futbolcu oynatılmadığı zaman nedenini ısrarla soruyor, genç yeteneğin, fayda sağlayıp, gelecekte yıldız olacağına duyduğu inancını dile getirerek, takımda mutlaka yer alması gerektiği uyarısında bulunuyordu. O oyuncu, Taylan Antalyalı idi. Gençlerbirliği’nde yeterince şans bulamadığı için Erzurumspor’un yolunu tutan, şimdi ise yabancı transferler arasından sıyrılıp Galatasaray’ın orta sahasını parselleyen, her geçen gün kalitesini yukarı taşıyan ve A Milli Takıma koşan Taylan... Sahi, Taylan Erzurumspor’dan, Galatasaray’a geçerken yapılan ‘hülle’ sonucu, kırmızı-siyahlılar devre dışı bırakılmış, Beştepe’nin bu transferden alacağı pay ‘buhar’ olmuştu. Bu konuyla ilgili Gençlerbirliği, hukuki bir süreci gündeme getirmişti, sonucu ne oldu doğrusu merak ediyorum. Duayen başkan döneminde, bu transferin seyri asla böyle olmaz, kulüp oyuncuyu kazanır, parasını da kimseye bırakmazdı.
OYUNCU DA HUZURSUZ OLUR
İkincisi, 2016-2017 sezonunun ara transfer döneminde Ahmet Çalık’ın, Galatasaray’a gidiş sürecinde yaşananlardı. Sarı-kırmızılılar, transferde ısrarcı olunca, İlhan Cavcav, kurmaylarını toplar ve ‘ne yapalım’ diye sorar. Tartışmalar uzayınca, oylama yapmaya karar verir. Gençlerbirliği, puan ve sıra olarak idare eder noktadadır. Savunmanın önemli bir isminin takımdan ayrılmasıyla 2. devre işlerin zorlaşabileceği düşüncesinde olanlar, ileride daha yüksek rakamların verilebileceğini öne sürüp Çalık’ın kalmasının daha doğru olacağını söyler. Bazı isimler ise transfere onay verilmesinden yanadır. Başkan Cavcav, tartışmaya noktayı koyar... “Bu rakamları bir daha bulamayabiliriz. Gençlerbirliği’nde daha çok Ahmet’ler yetişir. Değerini bulanı, isteyeni varsa vermeliyiz. Gitmezse oyuncu da huzursuz olur” der ve Ahmet Çalık, 2.5 milyon Avro karşılığında, Galatasaray’ın yolunu tutar.
Benzer hikayeler elbette çoğaltılabilir... Kritik soru şu. Gençlerbirliği’nin mevcut yönetimi, böyle bir teklif gelirse ne yapacak, nasıl bir reaksiyon gösterecek ? İçinde bulunduğu zorlu ekonomik şartları göz önünde tutup, oyuncuya yol mu verecek, yoksa takımın en önemli dişlilerinden birinin koparılmasının bedelinin ağır olacağını düşünerek, kapıları mı kapatacak ?
Hem Murat Cavcav, hem de arkadaşları için tercih yapmak zor olacak.
Paylaş