Paylaş
Ama onlar ölümü de iki kişilik yaşadı.
Kimden mi bahsediyorum?
Tunceli’de halı sahada futbol oynarken şehit olan Komiser Cem Kerman ve eğitim gönüllüsü eşi Dilay Kerman’dan.
Ölümü seçmek
Cem Komiser, yaralanıp düşünce, eşi düşünmeden ona yardıma koşuyor ve O da vuruluyor, şehit oluyor.
Aslında Dilay Öğretmen ona koşarken, ölüme koştuğunu biliyor.
Nasıl yaralanan koruma polisi komadan çıkınca, ‘Keşke komiserim değil ben ölseydim’ dediyse, Dilay Öğretmen de onu o an söylüyor.
Cem Komisere duyduğu aşk, zaten kaç ölüm eder....
Ölümsüz aşk
Cem Komiser daha Ankara’da Polis Akademisinde öğrenciyken, Dilay Öğretmen ile oryantiring sporu yaparken tanışıyor.
Cem Komiser, Dilay öğretmeni görünce daha o zamanlar arkadaşlarına ‘benimle ölüme gelecek dağ gibi bir hayat arkadaşı’ buldum diyor.
Dilay Öğretmen o kadar hayat dolu ve pozitif ki arkadaşları ona “dilaylaylay” diyor.
Meslek hayatı
Polis Akademisinden mezun oluyor, Sakarya’da göreve başlıyor, ama Dilay Öğretmen Ankara’da kalıyor.
Cem Komiser, haftada 6 gün her gece çalışıp izinli olduğu tek günde 36 saat uykusuz kalarak 300 km yola rağmen Ankara’ya gidip Dilay Öğretmeni görüyor.
Görüyor derken yanlış anlamayın. Genç aşıklar gibi gezmiyorlar.
Dilay öğretmen bir Kızılay gönüllüsü. Bu ender görüşmelerinde bile, Dilay Öğretmen Cem’ini de yanına alıp diğer gönüllüler ile çalışıyor.
Dilay Öğretmen, ‘bir gün bile uzak kalsam umut ışığı söner’ diye korkuyor.
Hayvan sevgisi
Dilay Öğretmenin başka aşkları da var: sokak köpekleri.
Bahçesinde sokak köpekleri besliyor. Pis, dokunma dedikleri birçok sokak hayvanını seviyor, bağrına basıyor, evine alıyor, yıkıyor, besliyor ve bırakıyor sokağa.
Evlenme
An geliyor ve evlenme kararı alıyorlar. Düğün yapılıyor.
Ama evlilikleri de kolay olmuyor.
Dilay Öğretmen KPSS’ye giriyor ve atanmayı bekliyor. Cem Komiser de onun yanına tayin istemeyi planlıyor.
Ama terslikler bırakmıyor. KPSS skandalının ardından sonuçların açıklanması erteleniyor ve planlar alt üst oluyor.
Evli çiftler günlerce arkadaşlarının evinde yaşamak zorunda kalıyor.
Tayin için tercih zamanı geliyor ve Tunceli’yi seçiyorlar.
İşte orada, bir halı sahada....
Dilay Öğretmen ölümde bile Cem’ini yalnız bırakmayacağını gösteriyor........
............
............
Polis Akademisi
Polis Akademisinde hayat farklıdır, diyor Cem Komiserin devreleri Komiser Erdem ÖZLER ve Komiser Doğan TOPÇU.
‘Orada gerçek dostluk vardır. Ancak 8 yıl boyunca Cem’le birlikte aynı ranzayı, aynı koğuşu, aynı sırayı paylaşanlar anlayabilirler bu dostluğu.
Akademililik 8 yıl boyunca 7 gün 24 saati birlikte geçirip birbirinden sıkılmamaktır. Aradan yıllar geçmesine rağmen ve bunca yıl tek bir telefon görüşmesi yapmamana rağmen her zaman orada senin uğruna seve seve canını verebilecek birinin varlığını yürekten bilmektir.’
Şimdi Türkiyen’nin her köşesinde görev yapan Akademili’ler, Cem Komiser’in mezun olduğu okula onun adına bilgisayar sınıfı yaptıyor.
Belki de bize kurşun sıkan hainlere biz eğitimle yanıt veriyoruz, demek istiyorlar.
Düğün hediyesi
19 Eylül tarihinde de Cem Komiserin ve Dilay Öğretmenin evlilik yıl dönümünde onlara bir hediye vermek istiyorlar.
Tek istedikleri Ankara ya da Edirne’de bir sokağa onların isimlerini verdirmek.
Bize düşen de onların bu çabasına destek olmak. Siz de destek olmak istiyorsanız, lütfen Edirne Belediyesi ve Ankara Büyükşehir Belediyesine mesaj atınız.
Şiir
Devreleri, Cem Komiser ve Dilay Öğretmen için Yusuf HAYALOĞLU’ndan uyarladıkları bir de şiir gönderiyor.
birer yolcuyduk aynı karakolda kaybolmuş
aynı siren sesiyle ürperen birer serçe
hep aynı kaderde buluşurduk sevmeye tutuklu gibi...
birer tomurcuktuk resmiyetin kolarında
birer çiğ damlası
bahar sabahımda içtima alanında
dedim ya hiç yoktan susturuldu şarkımız
yüreğim yanıyor, yüreğim kanıyor
bitmeseydi öykümüz böyle...
Paylaş