Paylaş
Bu klasik sorunlar çözülse bile, eğitimdeki sorunlar devam edecektir. Çünkü asıl sorun, daha derin, sistematik ve kültüreldir.
TEPEDEN İNME POLİTİKALAR
Bir okuyucum, mesaj atmış. Nimet Çubukçu’nun talimatı ile olsa gerek, Bakanlık, okullardaki sorunlar ile ilgili Milli Eğitim Müdürlükleri’nden bir rapor istemiş.
Güzel bir çalışma gibi görünse de aslında asıl sorun tam olarak bu.
Verilen mesaj açık: sorunları tespit edin, bize gönderin, biz çözeceğiz.
Bu durumda hiçbir müdürlük, okul veya öğretmen çözümün bir parçası olmayacak ve sorumluluk almayacaktır. Öğretmenler, sorumluluk almadıkça da hiçbir politika etkili olmaz.
Bakanlık, öğretmenleri kendilerine söyleneni yapmak zorunda olan çalışanlar olarak görmemelidir. Tam aksine onları, karar mekanizmasına dahil etmeli ve sorumluluk vermelidir.
ÖĞRETMENLİĞİN YAPISI
Aslında bu sorun, öğretmenlik kimliği ile alakalıdır.
Yıllarca uygulana politikalardan dolayı, öğretmen görevini sadece sınıfta ders anlatmak ile sınırlı görmektedir.
MEB’e göre, okuldan sorumlu olan kişi müdür olduğu için, öğretmene göre de müdürdür. Bundan dolayı, öğretmenler okul gelişimi ve reformu ile ilgili bir inisiyatif almamaktadır.
Bu öğretmen kimliği değiştirilmelidir. Bakanlık bunun üzerinde çalışmalıdır.
ÖĞRETMENLİK BİLGİSİ
Deneyimlerime dayanarak rahatlıkla iddia edebilirim ki eğitilmesi en zor meslek grubu eğitimciler.
Çünkü eğitimcinin otoritesi, ‘bilmek’ üzerine kuruludur.
Bazı öğretmenler kendilerini öğrenmeye açtığı ve “Ben bilmiyorum, öğrenmem ve gelişmem gerekir,” dedi zaman, bu otoritenin sarsılacağını düşünür. Yeniliklere kendini açmayan bir öğretmen, özellikle bu çağda, çok etkili olamaz.
Bakanlık ‘bilen’ değil, ‘öğrenen öğretmen modeli’ yaratmak üzerine çalışmalıdır.
HİYERARŞİNİN YAPISI
Okullar sorgulamayan öğrenci yetiştirmektedir.
Okulda öğretmenleri önünde hazır olda bekleyen öğrenciler; ileride müdür, işveren ve bakanlar önünde aynı şekilde durmaktadır.
Sanayi Bakanı Nihat Ergün’ü elleri önünde bağlı karşılayan kişileri hatırlayın. Hepsi okulların ürünü.
Öğrenmek ve sorgulamak için değil, öğretmenin sorularını doğru yanıtlamak, öğretmenin gözüne girmek için ezber yapan öğrenciler ileride aynı yapıyı iş hayatında göstermesi çok doğal.
Sorgulayan öğrenci yetiştirmek, bu şekilde imkansız.
Bakanlık, bu yapıyı değiştirmelidir.
Bu sorunların hepsi kültüreldir. Sistematik çözüm ve zaman ister.
Bu bir değişim sürecidir.
Sayın Çubukçu, bu sürece hemen başlamalı ve çok iyi yönetmelidir.
Paylaş