Paylaş
Gece 3’te uçağa biniyorum, kitabımı okumaya koyuluyorum. Kitabın sayfalarına bakarken birden gözümün önünde “mutfakta kim var” yazısı beliriyor. Kabin görevlisi menüyü gözüme sokar gibi uzatıyor. Buyurun falan da demeden... Uçuşu önemsemediklerini hemen algılıyoruz. Uçuşlar arasında bir önem derecesi olsa gerek diye düşünüyorum.
Havaalanına iniyoruz. Bir hengame içinde buluyorum kendimi.
Vize başvuruşu için sıraya giriyoruz. 20 dakika falan bekliyoruz. Oldukça sistemsiz ve oryantal bir çalışma sistemi. Heyetteki diğer kişiler “Türkiye’de 20 yıl önce böyleydi” diyor. Bina içinde sigara içiliyor. Memur bir fırt çekip, vizemi kontrol ediyor.
Bizi bekleyenlerden habersiz yola çıkıyoruz. Kurak ve 50 derece sıcaklıkta bir Irak bizi bekliyor. Otelimiz 10 km uzaklıkta ama bizim otele gelmemiz tam iki saat sürüyor çünkü en az 10 tane kontrol noktasından (check point) geçiyoruz. Oteldeki işlemler de bir yarım saat sürüyor. Elimizde fotoğraf makinesi. Bir ben bir arkadaşım Erbay gizli gizli fotoğraf çekiyoruz.
KUZEY IRAK'TA SIRA DIŞI BİR YAŞAM - Foto - analiz
Paylaş