Kadir Topbaş taksi terörüne dur diyecek mi?
Taksici kardeşim,
Beş hafta önce ailem İstanbul’a geldi. Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan 34 TKC 37 plakalı arabana binip, Şişli’de indiler.
75 TL tutmuş ama köprü parası da var deyip, 100 TL almışsın. Bir de fiş kesmişsin. Kestiğin fiş elimde. 25 TL köprü parası olur mu?
Şimdi ayıp değil mi bu? Bu para haram değil mi? Kul hakkı yemedin mi?
İstanbul Şöförler Esnaf Odası’na ismini ve plakanı verip şikayette bulundum. Aradılar, çözeceğiz dediler.
Siz de sahtekarlığın bir parçası olmazsınız umarım, demiştim ama bir aydır cevap yok.
Haaaa, bir de Sabiha Gökçen Havalimanı işletmesine mesaj atayım dedim. Websitelerindeki form bile çalışmıyor. (İsterseniz deneyin. http://www.sgairport.com/havaalani/tr/bizeulasin.asp)
Bu taksilerin bağlı olduğu Sabiha Gökçen S.S 127 Koop’a mesaj attım (http://www.ss127koop.com/). Cevap bile yok. Herkes sistemin parçası olmuş anlaşılan.
TERS YÖN
Dahası da var.
Can güvenliğimizi de tehlikeye atıyorsunuz. (Çok beyefendi taksi şöförleri var. Onları tenzih ediyorum.)
Biliyorsunuz geçenlerde, bir taksici yüzünden motosiklet kullanıcısı hayatını kaybetti.
Sürekli neden ters yöne girersiniz, sinyal vermezsiniz, pat diye yolun ortasında durursunuz anlamış değilim.
Bakın bu iki fotoğrafı geçen gün çektim.
Her ikisinde de ters yöne girdiniz.
Bu arada bir de biz tek şeritli yolda beklerken, saygısızca yan şeritten uyanıklık yapıp önümüze geçiyorsunuz. Bakın önümüze geçen 4 otomobil de taksi.
TAKSİLERİN ÖNEMİ
Taksilerin verdiği zarar uluslararası boyutta.
Makedonya’da bir kafede bir Ukraynalı, bir İngiliz, bir Romanyalı ve bir İspanyalı arkadaş ile oturuyorum. (Bu bir fıkra değildir.)
İngiliz ile Ukraynalı Türkiye’ye gidecek. Romanyalı uyarıyor:
‘Taksicilere dikkat et. Sizi kazıklar.’
Dünyanın bir köşesinde, küçücük bir köyde, küçücük bir kafede Türkiye hakkında böyle konuşuluyor.
DİĞER ÜLKELERDE DURUM NE?
1970’ler. Yer İngiltere. Taksicilik yapmak istiyorsunuz. Ama öyle kolay değil. Arabanız ve siz teste girmek zorundasınız.
Hem iyi sürücü olmanız hem de yolları iyi bilmeniz gerekiyor.
Yeter mi? Hayır. İki tane de kefil götürmeniz lazım. O kişiler diyecek ki bu kişi güvenilirdir. Sonra taksici oluyorsunuz. Taksici olmak bir gurur kaynağı.
Şu anda kefil uygulaması kaldırılmış ama test hala var. Londra’nın tüm yollarını bilmeniz gerekiyor.
Singapur’da yabancı uyruklular taksici olamıyor. ‘Neden?’ diye soruyorum.
‘Bizim toprağımız yok. Turizm önemli bir gelir kaynağı. Bir turist kazıklansa, imajımız sarsılır. Taksiciler bizi temsil ediyor’ diyor devlet görevlisi.
KORNA
Bir de korna sorunu var.
Beşiktaş’ta 60 saniye durdum ve kornaları saydım. 84 korna çalındı. Bunların %80’i taksici ve minübüs. (Videolar çekiyorum. Yakında yayımlayacağım.)
Taksicilerin çevreye verdiği zararı başka hiçbir araç vermiyor.
YETKİLİLER NE YAPMALI?
Kadir Topbaş başta olmak üzere, trafik polislerine, şöför odalarına ve ilgili bakanlık görevlilerine sesleniyorum.
Bu teröre bir son verin artık.
Yöneticiler sistemi değiştirmek istiyorsa, ilk olarak bir ‘kaldıraç noktası’ bulmak zorundadır. Bu liderlik derslerinin ilk prensibidir.
Eğer İstanbul’u yaşanır hale getirmek istiyorsanız, taksiler sizin kaldıraç noktanız. Yani taksi terörünü çözün, diğer sorunları çözmeniz kolaylaşacak.
Hem bize insanca yaşama hakkı vermeniz gerekiyor hem de Türkiye’nin imajını düzeltmeniz.
Lütfen!
