Paylaş
En çok ilgi gören çalışma, değişimi engelleyen etkenleri keşfetmeyi öğreten çalışmaydı.
Katılımcılar bu metotu hem örgütlerine hem de kendi hayatlarına uyguladı. Bir haftada bile inanılmaz yol kat edip, mesaj atanlar oldu.
Sanırım bu işin en büyük hazı, insanların hayatlarına katkıda bulunmak.
Nedir değişimin önündeki engeller?Bunu irdelemek için ilk önce iki kavramı açmak gerekiyor.
TEKNİK SORUNLAR VE ADAPTİF (UYUMSAL) SORUNLAR
Sorunları ikiye ayırmak mümkün: teknik ve adaptif (uyumsal) sorunlar. Teknik sorunlar bir hareket ile çözülebilecek sorunlar.Ama adaptif sorunları çözmek için yeni bir işleyiş/düşünüş/yaşam tarzına uyum sağlamak gerekiyor.
Örneğin, damar tıkanıklığından dolayı ameliyata alınan kişinin bu sorunu, bir ameliyat ile çözülebilir. Bu ameliyat teknik bir çözümdür. Ama bu sorun aynı zamanda bir de adaptif çözüm gerektirir.
Kişinin yaşam tarzını değiştirmesi gerekir. Spor yapması, yağlı yememesi gibi.
ÖRGÜTLERDEKİ ADAPTİF SORUNLAR
Şirketlerde de hem teknik hem de adaptif sorunlar var, ama en büyük yanlış adaptif sorunları keşfedemeyip teknik sorunlar ile uğraşmak. Daha büyük bir yanlış da adaptif sorunları teknik yollar ile çözmek.
Örneğin, bir sirkette bir müdür işleri delege edememektedir. Bu sorunu çoğu şirket teknik yollar ile çözmeye çalışır. İşinin şu kadarını şu kişilere ver gibi, tavsiyelerde bulunurlar. Ama bu sorun aslında adaptif bir sorundur.
Delege etmemesinin altında yatan en büyük sebep, o müdürün çalışanlarının yetkinliğine güvenmemesi. Diğer kişilerin kendisi kadar iyi bir iş çıkartamayacağını düşünmesi.
Bu sorunu çözmek için şirketteki yetkinlik sorununu çözmek ve müdürün varsayımını değiştirmek gerekiyor. Bunu yapmadan o kişi o davranışını değiştiremez.
SORULAR
Bu konuya nereden geldik?Sizlerden gelen mesajları okudum.Bazı sorunlara çözüm arıyorsunuz. Hepsine aynı yöntemi uygulayabiliriz.
Soru 1- “özgür bey , yazılarınız çok güzel ve aydınlatıcı...
bir de HAYIR kelimesini kullanmakla ilgili olarak da bir yazınızı beklerim...”
İltifat için teşekkür ediyorum.
Soru 2- “özgür bey, .....arkadaşım sürekli konuşuyor. Bu neden olabilir?”
Bu mesajda iltifat yoktu : )
Bu da adaptif bir sorun. Bundan sonra bir şey istendiğinde hayır diyeceksin tamam mı, gibi talimatlar ile çözemeyiz. Zaten çözüm bu olsaydı, o kişi bunu yapardı.
Hayır diyememeninaltında yatan adaptif bir sorun var. Asıl sorun o kişinin kabul görme ve sevilme ihtiyacı. Hayır derse, kabul görmeyeceğini düşünüyor.
Bu davranışın altında yatan varsayım ne?
İnsanlar kendi ihtiyaçlarını karşılayan kişileri severler varsayımı.
Hayır diyenlerde bu varsayım var mı? Yok ya da az. Onlarda ne varsayım var?
İnsanlar birbirini sadece birey olarak değerli gördüğü için sevebilir.
Hayır diyemeyen kişi varsayımını test etmeli ve değiştirmeli.
NEDEN ÇOK KONUŞURUZ?
Aynı şekilde bunun da altında yatan adaptif sorunlar var. Bir tanesi şu:
Çok konuşan kişi ortamı konuşarakkontrol altına almak ister. Konuşmadığı zaman kontrolün elinden gittiğini düşünür ve korumasız hisseder.
Aslında bu bir özgüven sorunudur.
Bazıları da çok konuşarak kendilerini ispatlamaya çalışır. Bu da özgüven sorunudur.
Aslında çok konuşma sorun değil, sadece adaptif sorunun bir belirtisi.
Bu davranışların altında başka sorunlar olabilir.Yukarıda yazılı olan açıklamaların doğru olduğunu nereden biliyorum?
Çalıştaylarda bu metotu uyguladığımda insanlar kendileri ile ilgili bunları keşfediyor ve söylüyor.
Sizin sorununuzun altında başka sebep olabilir. Onu siz keşfedeceksiniz.
Not: Yorumlar ve tartışmalar için www.facebook.com/bolatozgur adresindeyim.
Paylaş