Harvard, MIT, Oxford mezunları iş bulamıyormuş!

Gila Benmayor dün köşesinde bir okurun yazdıklarını aktardı. Harvard’lı, MIT’li (Massachusetts Institute of Technology) ve Oxford’lu gençlerin iş bulamadığını söylemiş, okur.

Haberin Devamı

Evet! Bu okullardan mezun olan ama iş bulamayan gençler var.

 

İşverenin ne istediğine bakınca, aslında bu o kadar da anormal bir durum değil.

 

Bu kişiler için, iş garantisi olacak diye bir kaide de yok.

 

DÄ°PLOMA TEORÄ°SÄ°

 

İyi bir okuldan alınan diplomayı, işverenin önemsediği kesin.

 

Ama bazı ekonomistlere göre, bu diploma sizin çok iyi olduÄŸunuzu deÄŸil, baÅŸka bir ÅŸeyi gösteriyor.Â

 

Haberin Devamı

Bu teoriye göre, işveren bir Harvard mezununu Harvard’da eğitim aldığı için işe almıyor. Çok seçici bir kurum olan Harvard tarafından seçildiği için işe alıyor. Harvard Diploması, senin 30,000 kişi arasından seçildiğini gösteriyor.

 

Yani, işverenin yapması gereken ön seçimi; Harvard, işveren için yapmış oluyor.

Böylece işveren, seçilmiş kişiler arasında seçim yapıyor.

 

İşverenin, iyi okullardan alınan diplomaya bakış açısı bu şekilde.

 

ÖZ SENSİN!

 

Bu anlamda, iyi okulda okumak avantajlı. Ama bir de şöyle bir durum var. İşveren şunu da biliyor:

 

Bir öğrenci, Harvard’da okuduğu için iyi olmuyor; iyi olduğu için Harvard’da okuyor.

 

Yani Harvard, senin iyi olduğun kadar ya da senin talep ettiğin kadar sana katkıda bulunuyor. Seni baştan yaratmıyor. Onun için işverenin asıl derdi sensin, okulun değil.

 

Harvard’da okumak, orada okumaya hak kazanmış olmak dışında çok da şey söylemiyor aslında.

 

Haberin Devamı

Yani; öz, birey. Okul, değil!

 

OKUL EŞİT DEĞİLDİR EĞİTİM

 

Ä°ÅŸverenin bildiÄŸi bir ÅŸey daha var. Okul eÅŸit deÄŸildir eÄŸitim.

 

Harvard’da okumuş 10 Harvard’lı, farklı eğitimlere sahip olabilir. Okul aynı, eğitim farklı.

 

İşveren okula bakıyor, ama onun için eğitim daha önemli.

 

Okula ile eğitim farklı olunca, şöyle farklar da ortaya çıkıyor.

 

Öğretmek ile öğrenmek farklı.

Sınıf geçme ile gelişim farklı.

Diploma ile beceri farklı.

Bilmek ile yaratmak farklı.

Okul başarısı ile hayat başarısı farklı.

 

En iyi okullardan mezun olanlar, yukarıda saydıklarımın birincilerine sahip olabilir (hepsi okulla ilgili), ama ikincisine (eğitimle ilgili olanlar) sahip olmayabilir.

Haberin Devamı

 

Bu durumda da iş bulmaları doğal olarak zorlaşıyor.

 

Hatta iddia edebilirim ki en iyi okullarda okuyan öğrencilerin çoğu, genellikle okul üzerinde durmakta ve eğitimi kaçırmaktadır.

 

Öğrenmekten değil, bilmekten zevk almaktadır. Çünkü eğitim öğrenmeyi, okul bilmeyi gerektirir.

 

Tabii ki genelleme yapamayız. Hem çok iyi okullarda okuyan hem de çok eğitimli bireyler var.

 

Sonuç olarak; gelişimi, eğitimi, öğrenmeyi, beceri kazanmayı ve dönüşümü daha önemli gören kişiler, iş hayatında daha çok tercih ediliyor. İşveren, öğrenebilen kişileri tercih ediyor.

 

‘Eğitiminiz’ yoksa, Harvard’lı veya Oxford’lu olmanız, işverene çok şey ifade etmiyor.

 

Yazarın Tüm Yazıları