Paylaş
Bu karikatür üç liderin etkinlik derecesini çok iyi şekilde ifade ediyor. Şöyle ki:
Lider ile diğer insanlar arasında üç tür ilişki oluşabilir.
Bağımlılık, zıt bağımlılık ve karşılıklı dayanışma.
İlk ikisi sorunludur. Üçüncüsü değer yaratır.
BAĞIMLILIK
Bu ilişkide insanlar, lidere bağımlı (bağlı demiyorum) durumdadır.
Bu durumda bütün kararları lider verir. Diğer insanlar sorgulamadan bunu yapar. Tek otoritedir. Yaratıcılık azalır. Etkin karar verme mekanizması zayıflar.
Lidere bağlılık içten değildir. Korkudan ya da çıkar ilişkisinden dolayı oluşur. Liderin dışındaki kişiler çok da sorumluluk hissetmez.
Erdoğan’a baktığımız zaman görüyoruz ki kendisine tam bir bağımlılık yaratmış durumda.
Bu bağımlılığı, CHP’de ve MHP’de de görmek mümkün.
ZIT BAĞIMLILIK
‘Zıt bağımlılık’ durumunda, kişiler lidere karşı çıkıyormuş gibi görünse de aslında lidere bağımlıdır. Lider ne yaparsa, kişiler onun zıttını yapar.
Yani kişilerin zıt davranışını belirleyen, yine liderdir.
Bana göre, yukarıdaki karikatür de tam olarak bunu anlatmaktadır.
MHP ve CHP, AKP’ye zıt bağımlıdır. Amblemlerini var eden, AKP’nin ampulü olmuştur.
Baykal, Erdoğan ne yaparsa zıttını yapmaktadır.
Bahçeli ise bazı durumlarda Erdoğan’a bağımlı, bazı durumlarda ise zıt bağımlıdır.
Sonuç olarak davranışları belirleyen, Erdoğan’dır.
Aslında Kılıçdaroğlu bu kısır döngüyü biraz bozmuştur.
Kılıçdaroğlu “Biz insanlara yeni bir vizyon sunmalıyız” diyerek aslında AKP’ye zıt bağımlı olmayı bırakalım demektedir. Bu fikri Baykal’dan da destek görmüştür.
ANTİ ÖRGÜTLENMELER
Anti sözcüğü ile başlayan bütün örgütlenmeler ‘zıt bağımlıdır’.
Örneğin, antivirüs, virüse bağımlıdır. Antiterör, teröre bağımlıdır.
Terör bitince, antiterör de bitecektir.
Fethullah örgütlenmesi eleştirilmektedir ama karşısına alternatif bir vizyon konulmamaktadır. Ya da alternatifler çok güçsüz kalmaktadır. Alternatif bir vizyon yaratılmadıkça, insanlar bu örgütlenmeye zıt bağımlı olmak zorundadır.
KARŞILIKLI DAYANIŞMA
Peki, üç lider de bu kısır döngüden nasıl kurtulacak?
Liderleri lider yapan unsurları bilmek gerekiyor.
Salı günkü yazımda bahsettiğim gibi en önemli unsur ortak vizyon.
Buna sevda, hayal, düş de diyebiliriz.
Kısır döngüden çıkmak için liderler ortak bir vizyon sunmali.
Tamam, belki bu bir ütopya. O zaman her lider kendi vizyonunu sunmalıdır.
Terörizm yerine antiterörizm değil, barışı sunmak gibi.
En önemlisi de bizi bu vizyona inandırmalıdır…
Paylaş