Darwin’i anlatabilmek!

Salı günkü yazıma farklı kesimlerden birçok olumlu ve olumsuz tepki geldi.

Haberin Devamı

Bu tepkilerin niteliği de farklılık gösterdi. Bir okuyucu çok güzel bir mesaj atmış:

‘Özgür Bey, hem evrime inandığınızı hem de inançlı olduğunuzu söylediniz. Bu bağlantıyı, bizimle paylaşırsanız, çok mutlu olurum’ demiş.

Eleştirmeden önce anlamaya çalışmış. Belki eleştirisini sonra yapacak. Biz bu davranışı kazansak, toplum olarak inanılmaz yol kat ederiz.

DÄ°N VE EVRÄ°M

Ben hem Allah inancı olan hem de evrime inanan bir kişiyim.

Her ikisinin aynı anda olamayacağını söyleyenler ve Allah’a inandığım için beni eleştiren evrimciler oldu. Her ikisi de olabilir çünkü din, inanç sistemi üzerine kuruludur.

Bunu nasıl bağdaştırıyorum?

Bilim insanları, laboratuar ortamında metan, hidrojen, karbondioksit ve amonyak karışımından, kaba deyişle canlı elde edebiliyorlar. Bunu da evrimin tek hücreli canlılardan başladığının ispatı olarak sunuyor.

Peki, bu elementleri oraya kim koyuyor? Bu elementleri kim yaratmış? Bunu da Yaratıcı’nın yaptığını düşünüyorum.

Belki de evrim, Yaratıcı’nın kurduÄŸu sistemin bir parçasıdır.Â

EVRÄ°M VE YENÄ° TÃœRLER

Salı günü, durumu kapsamlı olarak yazmadığım için hem eleştiren hem de bütün süreci öğrenmek isteyen okurlar oldu. Burada bunların tümünü anlatmak çok zor ama kısaca özetlemek isterim.

Birinci nokta şu: Bilim insanları, evrimi mikro ve makro seviyede inceliyor. Mikro seviye tür içindeki değişimlere bakarken, makro seviye daha çok türlerin başka türe dönüşümüne bakıyor.

İkinci nokta da şu: Evrime sebebiyet veren tek mekanizma Darwin’in doğal seleksiyonu değil. Genetik sürüklenme, genetik göç, mutasyon hepsi genetik farklılıklara yol açıp, evrimsel süreci başlatabilir.

Benim salı günü verdiğim örnekler, mikro seviyede olan doğal seleksiyon örnekleriydi.

Bu örnekler, bütün evrimsel süreçleri açıklamaz ama bu örnekler de evrim örnekleri değildir, diyemeyiz.

Salı günü verdiğim örnekler evrim örnekleridir. Çünkü doğal seleksiyonun olması için gereken şartları sağlamaktadır.  Bu özellikler (i) farklılık gösterir, (ii) kalıtsaldır ve (iii) bireylerin farklı yaşamda kalma ve üreme başarıları vardır.

Okuyucuların bazıları, ama yeni tür oluşmadı, diyor.

Doğal seleksiyon, her zaman türleşmeye sebebiyet vermeyebilir. Evrim de doğal seleksiyon olmadan olabilir.

Bir türün genetik yapısında da çok sayıda değişiklik oluşursa, bu değişiklikler birikerek yeni bir tür oluşabilir. ‘Büyük gaga’ genleri sürekli diğer jenerasyonlara aktarılırsa,  büyük gagalı yeni bir tür oluşabilir.

Bu, diğer değişiklikler ile birleşirse, başka türlere de dönüşebilir.

Örneğin, kanadı olan fakat uçamayan penguenlerin bir kuştan türediği düşünülmektedir.

Bir de şöyle yanlış bir kanı var. Evrimciler diye bir grup var zannediliyor. Nasıl dini konularda ilahiyatçılar arasında çok ciddi yorum farkları oluyorsa, evrimciler arasında da farklılıklar ve fikir ayrılıkları var.

Durumu, siyah veya beyaz olarak görmemek gerekiyor.

DoÄŸal seleksiyon sürecinin, hiperaktifliÄŸi anlamakta bana nasıl yardımcı olduÄŸunu ve bu kiÅŸilerin eÄŸitimi için neler yapılabileceÄŸini yazacaktım ama baÅŸka bir yazıya kaldı.Â

Yazarın Tüm Yazıları