Paylaş
İlki “Evet ben özelim”, diğeri ise “Hayır ben özel değilim” diyor.
Sizce, bu kişilerden hangisi özgüvenlidir?
BEN ÖZELİM
Ünlü Araştırmacı Roy Baumeister, özgüven üzerine yapılmış olan tüm araştırmaları tarıyor ve keşfediyor ki cezaevindeki çoğu mahkumun özgüveni oldukça yüksek.
Özgüveni yüksek olan kişi, neden suç işlesin ki? Sonuçta özgüvenli insanlar sorunlarını şiddet uygulamadan, barışçıl yolla çözer.
(Aslında Baumeister, bu çalışmasında ‘özdeğeri’ araştırıyor. Özdeğer, özgüvenin sadece bir boyutu. Ben kolaylık olsun diye ‘özgüven’ yazıyorum.)
Sonra fark ediliyor ki çoğu araştırmacı ‘yüksek özgüven’ ile narsisizmi karıştırmış. Nasıl mı?
NARSİSİZM
Narsisizm, değersizlik duygusunu kapatmak için, kişinin kendisini olduğundan daha iyi gösterme çabasına denir.
Bu kişiler kendilerini çok iyi sundukları için, insanlar bunu ‘özgüven’ zannetmiş.
Aslında narsisizm tam tersi bir özgüven eksikliği.
Yukardaki soruma dönecek olursak, kendini ‘özel’ gören insanlar, işte özgüveni olmayan bu narsist insanlar. Neden mi?
İKİ FARKLI YÖNTEM
Narsist insanlar değersizliklerini gizlemek için iki farklı yöntem kullanıyor. Kendilerini üstün ve diğer insanları düşük görüyor.
İlki için kendilerini övüyor, ikincisi için de diğer insanları aşağılıyor.
Üstün görmenin sonucu olarak da kendilerini ‘özel’ kabul ediyor.
Yani, özgüveni yüksek olan değil, düşük olan insan kendisini ‘özel’ görüyor.
Peki, özgüveni yüksek olan (yani narsist olmayan) kişi kendisini nasıl görüyor?
EŞSİZ
Bu kişiler kendilerini ‘eşsiz’ hissediyor.
‘Özel’ olmak üstünlük belirtir ama ‘eşsiz’ olmak belirtmez.
Çünkü siz özel olunca, diğer insanlar sizden daha özel olamaz. Dolayısıyla kendinizi onlardan üstün hissedersiniz.
Ama siz ‘eşsiz’ olursanız, diğer insanlar da aynı anda ‘eşsiz’ olabilir. Bu sebeple üstünlük hissetmezsiniz. Özgüvenli bu insanlar, diğer insanları aşağılamaz ve kendilerini övmez.
Peki, ikisini de hissetmeyen insanlar var mıdır?
NE ÖZEL NE EŞSİZ
Evet, vardır.
O da özgüvensizliğinin başka bir boyutu: utangaçlık.
Narsistler özgüven eksikliklerini nasıl ‘üstünlük’ ve ‘gösteriş’ ile kapatmaya çalışıyorsa, bu insanlar da kendilerini saklayarak kapatmaya çalışıyor.
Narsistler saldırarak utangaçlar ise kaçarak, özgüvensizliklerinle başa çıkmaya çalışıyor.
İLİŞKİ
Kısacası, ‘özel’ olmak, özgüvensizliği kapatma yoludur.
Amacımız ‘özel’ değil, ‘eşsiz’ çocuk yetiştirmek olmalıdır.
Onun için çocukları “Bu çocuk çok özel bir çocuk” diyerek etiketlememeliyiz.
(Özel eğitim ihtiyacı olan çocukları kastetmiyorum.)
Kendini ‘özel’ hisseden insan, diğer insanlara yukardan baktığı için; anlamlı bir ilişki kuramaz.
Kendisini ‘eşsiz’ gören, diğer insanları da ‘eşsiz’ görür. Böylelikle eşit ve samimi ilişkiler kurar.
Mutluluğun temelinde de zaten bu samimi ilişkiler vardır. Çocuk anlamlı bir yaşam sürer.
NOT: Bu Cumartesi 14.00’te TÜYAP 12. Salon’da ‘Beni Ödülle Cezalandırma’ isimli kitabımı imzalayacağım. Kitap severlerle görüşmek üzere.
Paylaş