BİR kez daha yazayım: Edebiyatımızın seçkin uzmanları tarafından hazırlanan listeye kesinlikle karşı değilim. Falancanın listeden çıkması, filancanın listeye girmesi konusunda da herhangi bir önerim yok.
Okulda özgür okuma sorununu tersine çevirdiği ve en önemlisi en küçük bir uygulama olanağı bulunmadığı için ‘100 Kitap’ listesini ciddiye almıyorum.
* * *
Kitap özetlemeyi Mersin Lisesi Orta 2. sınıfta öğrendim. Çünkü Türkçe öğretmenimiz Boncuk lakabıyla ünlü Samime Altay, sömestr tatilinde bir roman okumamızı ve özetlememizi istemişti. Ben de Sarı Beniz adlı romanı okuyup özetlemek yerine yeniden yazdım. Samime Hanım özetlemenin nasıl yapılacağını hem yazılı hem de sözlü olarak açıkladı bana.
* * *
Orta üçten itibaren edebiyat dergilerini izlemeye başladım. Lise 1’de edebiyat öğretmeni ve büyük folklor ve halk şiiri uzmanı Cahit Öztelli’nin sınıflarında okuyan bütün öğrenciler, Varlık Dergisi ve her ay iki kitap okurdu. Saik Faik, Orhan Kemal, Mahmut Makal, Yaşar Kemal, İlhan Tarus, Samet Ağaoğlu, İlhan Tarus, Ziya Osman Saba, Cahit Sıtkı Tarancı, Orhan Veli, Melih Cevdet, Oktay Rifat, Ceyhun Atuf Kansu, Behçet Necatigil, Attila İlhan gibi çağdaş Türk şair ve yazarlarını; Dostoyevski, Tolstoy, Çehov, Gogol, Turgeniyev, Stendhal, Balzac, Sartre, Camus, Charles Morgan, Hemingvay, Steinbeck, Rilke, B.Traven, Panait İstrati gibi klasik ve çağdaş dünya yazarlarını lise 1, 2 ve 3. sınıflarda ders programı dışında okuduk.
Belki ben ve birkaç arkadaşım öteki sınıf arkadaşlarımıza göre biraz fazla okumuş olabiriz; ama 1951-1956 yılları arasında Mersin Lisesi’nde Cahit Öztelli’nin öğrenciliğini yapanlar bu yazarları okudular. Öteki öğretmenler Ziya Arıkan ile Aytekin Yakar’ın öğrencileri Divan Şiiri’ni bizden daha iyi öğrendiler; ama biz halk şiirini onlardan daha iyi bilirdik.
Bu üç öğretmenin elinde dönemin MEB tarafından hazırlanmış 100 Kitap listesi yoktu ama epeyce özgür bir eğitim ve öğretim ortamı ve onların öğretmenlik idealleri vardı.
* * *
En önemlisi bu üç öğretmen cumhuriyet devriminin ve aydınlanmanın öğretmenleriydi. 1950’de başlayan Karşı Devrim MEB’e kısmen egemen olmuştu; ama ilk ve ortaöğretim öğretmenlerinin çoğunluğu cumhuriyet oevrimlerine, cumhuriyetçi aydınlanmaya yürekten bağlıydılar ve bu geleneği uyguluyorlardı. Bu öğretmenlerin bir bölümü öldü, bir bölümü emekli oldu, bir bölümü pıstırıldı. Ve örnek modeller yok edildiler.
100 Kitap Projesi’ni uygulamak için böyle öğretmenler nereden bulunacak? MEB kadrosunda adını verdiğim üç öğretmen düzey ve kapasitesinde kaç öğretmen var? Behçet Necatigil bu üç öğretmenin döneminde Zonguldak ve İstanbul’da edebiyat öğretmeni idi. Bu düzeyde yüzlerce öğretmen vardı!
100 Kitap Projesi, Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nu titizce uygulayan, laik, demokratik, çağdaş bir öğretim ortamında gerçekleşebilir. Günümüz MEB bu özelliklerden belki de en yoksun olanı. Okul tekrar cumhuriyetin okulu olmadan 100 Kitap projesi göz boyasından başka bir şey değildir. İşte bu nedenle seçici kurulda yer almayı kabul etmezdim!