Türkiye model olamaz

TÜRKİYE’yi ille de birine model yapacaklar. Önce Irak’a, şimdi de Mısır’a.

Irak kendisine İslamcı bir anayasa ayarlayarak ilerde AKP Türkiye’sine örnek olacak ülkeler arasına katıldı. On gündür, gazeteci milletimiz karşısına çıkan her Mısırlı’nın yakasına yapışıp “Türkiye’yi örnek alacak mısınız?” diye soruyor. Kasap et derdinde, davar can derdinde.
Yakayı ele verenlerden biri de Mısır’ın Akil Adamlar Komitesi Sözcüsü Amr Hamzavi. Bu konuda şunları söylüyor (Akşam, 14.01.11):
“Hayır, hayır. Türkiye bize model olamaz. Mısırlılar kendi modellerini yaratacaklar!”
Amr Hamzavi çok doğru söylüyor. Türkiye’nin yarattığı yapıtı (eseri) öyle kolay kolay tekrarlamak mümkün değil. Ama o bunu henüz bilmiyor. Bilemez zaten!

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuyla ilgili herhangi bir olumlu bir görüş açıklamayan Amr Hamzavi, AKP’nin izinden gitmeleri gerektiğini söylüyor. “Askerlerin sivil hayata ve siyasete müdahalesini azaltan önemli işler yaptınız son yıllarda” diyor.
Türkiye’nin ve modelliğinin güm güm kafasına vurulmasına sinirlenen Amr Hamzavi, “Peki laik bir Mısır ne kadar ihtimal dahilinde?” sorusunu da şöyle yanıtlıyor:
“Zorlu bir geçiş dönemine giriyoruz. İstediğimiz, siyaset ve dinin, din ve devletin ayrıldığı demokratik bir devlet kurmak. Ama bu, dinden ilham alan partileri siyaset dışı bırakacağımız anlamına gelmiyor. Demokratik sisteme saygı gösteren tüm partiler sürece dahil olacak.”

Dikkat ederseniz, Amr Hamzavi, laiklikten değil, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrıldığı Anglosakson tipi bir sekülerleşmeden söz ediyor. Bu bile büyük bir gelişme. Çünkü Mısır’da laik bir anayasa hazırlanması, eğitim ve öğretimin laikleşmesi, laik bir medeni kanunun uygulamaya konması olanaksız. Bunun böyle olduğunu, çok değil, birkaç ay içinde göreceğiz. Ben bunu biliyorum. Bilmeyenler öğrenecekler. İslam’ın, kültür ve uygarlık anlamına geldiği, dil ve edebiyat ile özdeşleştiği, tarih ve mitolojiyi yarattığı bir ülkede, laik bir anayasa ve medeni kanun mümkün değildir. Bu nedenle, kimse hayal görmesin, gerçekçi olup din ile devlet işlerinin birbirinden güya ayrıldığı yandan çarklı bir seküler rejimle idare edilsin.

Amma velakin, El Ezher gerçeğine gözlerimizi kapatamayız. Akil Adamlar Komitesi’ne girmesi olası kişiler arasında El Ezher’den bir temsilcinin adına rastlamadım. Bu, komitenin El Ezher’siz olacağı anlamına mı geliyor, yoksa “El Ezher zaten elde birdir!” anlamına mı? Yeni Anayasa’nın hazırlayıcıları arasında da El Ezher olacak mı? Amr Hamzavi’nin gücünü küçümsediği Müslüman Kardeşler yeni Anayasa’yı hazırlayanlar arasında olacak mı?
Türkiye Cumhuriyeti yirminci yüzyılın en büyük mucizesidir. Göçmüş ve çürümüş bir imparatorluğun kalıntısı üzerinde, feodal bey ve mirlerin, tarikat şeyhlerinin ve mütegalibenin elinde oyuncak olmuş bir halktan çağdaş bir ulus yaratmıştır.
Cumhuriyetçiler, Türkiye’nin olur-olmaz yerlerde örnek gösterilmesine öfkeyle itiraz ediyorlar. Çünkü bu zevzeklik Türkiye
Cumhuriyeti’ne yapılacak en büyük hakarettir. Hiçbir İslam ülkesi Türkiye’nin yaptığını başaramaz! Halep oradaysa arşın burada! Görelim!
Yazarın Tüm Yazıları