Paylaş
Büyük Yunan şairi Yannis Ritsos, Albaylar Cuntası zamanında önce gene hapse gönderilmiş, bir süre sonra uluslararası baskının etkisiyle Samos (Sisam) Adası’ndaki Karlovassi kasabasındaki yazlık evinde göz hapsine alınmıştı. Karısı Falitsa kasabada doktorluk yapıyordu. 1960’ların sonunda Ritsos’un ünü dünyaya yayılmıştı. Theodorakis’in bestelerinin üçte ikisinin sözleri Yannis Ritsos’un şiirleriydi. Dünyanın dört bir yanından davetler ve ödüller alıyor ama Yunanistan dışına çıkmak istemiyordu. Yunanistan dışına çıkmasına izin veren cunta geri dönmesine izin vermeyebilirdi. Bundan korkuyordu.
KULÜP’E BENZERDİ
Yannis Ritsos’un gençliğinden beri bir akciğer sorunu vardı. Başka hastalıkları da vardı ve en önemlisi prostat idi. Kanser miydi, bilmiyorum, bana “prostat” demişti.
Bana anlattığına göre prostatın iyice azdığı bir gün Sisam’dan alınıp helikopterle Atina’ya mevcutlu olarak götürülmüş, bir hastaneye yatırılıp kapıya nöbetçiler dikilmiş.
Hepsi Ritsos hayranı olan doktorlar onun ameliyatına karar vermişler. Ritsos:
“Ameliyat sırasında sigara içmeme izin verirseniz ameliyat olurum” demiş. “Nasıl olur? Anestezi olacaksınız” demişler. “Öyleyse ameliyat olmam” demiş.
Bunun üzerine doktorlar lokal anestezi ile ameliyat yapmaya karar vermişler. Ritsos fosur fosur sigara içerek ameliyat olmuş. “Dünyada sigara içerek ameliyat olmuş tek insan benim” der, kıkır kıkır gülerdi. Bu olayı ilk kez bana anlatmıştı. Daha önce yazıp yayınlamamışsam ilk kez sizler öğreniyorsunuz. Yannis Ritsos “Karelia” marka sigara içerdi. Yunanistan’da bulunduğum zamanlar bizim eski Kulüp sigaralarına benzeyen bu sert sigaradan ben de içerdim.
Yannis Ritsos 1 Mayıs 1909 tarihinde doğdu. 11 Kasım 1990 gecesi saat 22.00’de, kronik bronşit ve karın anevrizması tanısıyla kaldırıldığı hastanede öldü. Ve benim için artık Agios Yannis (Aziz Yannis) oldu. Geçen yıl eşeklik edip 11 Kasım 2009’da ölümünün 10. yıldönümü için yazı yazmamışım ama bereket versin 1 Mayıs 2009’da 100. doğum yıldönümünü kutlayan bir yazı yazmışım.
Yannis Ritsos benim babam gibiydi, ben onun oğlu gibiydim. Ondan çok şey öğrendim. 12 Eylül’den sonra gittiğim Atina’da “Hayatın tehlikede ise kal burada, sana ben bakarım, ama aksi durumda asla ülkenden ayrılma!” deyişini hiç unutmadım, unutmam.
FAŞİST BASKILAR
Bu yazıyı, sigara içenlerin hedef olduğu genel faşist baskıları protesto etmek için yazdım. Tütün içmeyen insanlarla bir arada olmaktan ben de hoşlanmıyorum. Artık kamuya açık yerlerde çok az bulunduğum için bu konuda hiçbir sıkıntım yok!
Ancak kahve, lokanta, bar, meyhane gibi yerlerde, sigara içenler için konforlu özel bölümler hazırlanmasına ya da tütün kullananlar için özel mekânlar açılmasına izin verilsin! Tütün kullananlar nasıl olsa geberip gidecekler. Sigara içmeyenlere uzun ömür dilerim. Bu arada hükümetin tütün üretimine izin verip içilmesini yasaklamasına da aklım ermiyor.
Paylaş