Paylaş
Edebiyat alanında da yalan bozdum, yanlış düzelttim. Tamircilik yaptım. Aynı işi şimdi siyaset alanında yapıyorum ve bu işi iyi yaptığımı da biliyorum. Bugünkü konumuz da söylenen yalanlar için paravana ve kanıt olarak kullanılan İspanya Anayasası. Onarım çantamızı açalım:
1978 tarihinde kabul edilen İspanyol Anayasası demokrasi dünyasının en yeni, en demokratik, en çoğulcu anayasalarından biri, belki de birincisi. Bu anayasanın
yapılış tarihçesi şöyle:
* * *
17 Haziran 1977’de yapılan kurucu meclis seçimleri sonunda oluşan parlamento, bütün siyasal oluşumların temsil edildiği, 36 milletvekilli bir Kurucu Komisyon
tayin ediyor ve bu Kurucu Komisyon da 7 üyesini Anayasa metnini yazmakla görevlendiriyor: Demokratik Merkez Birliği’nden (UCD), (Merkezciler ve hükümet partisi) 3 üye; İspanyol Sosyalist Partisi’nden (PSOE) 1 üye; postfrankist Halk Birliği’nden (AP) 1 üye; Katalan Azınlık ve Bask Milliyetçi
Partisi’nden 1 üye; İspanya Komünist Partisi’nden (PCE) 1 üye.
İspanyol Anayasası’nın Babaları olarak adlandırılan bu 7 üye 15 Ocak 1978 tarihinde ilk taslağı hazırlıyor. Taslak 21 Temmuz 1978’de Senato’ya
geliyor ve daha sonra, birkaç yıl sonra Nobel Ödülü’nü alacak olan Camilio José Cela dilsel redaksiyon için görevlendiriliyor.
31 Ekim 1978 günü Kongre ve Senato’nun oluşturduğu Cortes’de kabul ediliyor. Kral Juan Carlos anayasa metnini 3 Kasım 1978 günü imzalayıp
yayınlıyor ve Anayasa 6 Aralık 1978 günü yapılan referandumla halk tarafından kabul ediliyor. Söz konusu anayasanın başlangıç bölümü (dibacesi) aşağıdadır:
* * *
“Adalet, özgürlük ve güvenliği tesis etmek, onu oluşturanların tamamının ortak iyiliğini gerçekleştirmek azmiyle, İspanyol Ulusu;
Anayasa ve kanunlar dairesinde, ekonomik ve sosyal bakımdan adil bir düzen içinde, demokratikçe bir arada yaşamayı teminat altına almak; Ulusal iradenin
tezahürü olarak kanun egemenliğini teminat altına alan bir hukuk devleti tesis etmek; İnsan haklarından yararlanmaları, kültürleri, gelenekleri, dilleri ve kurumlarıyla yaşamaları bakımından tüm İspanyollar ve İspanya’nın bütün halklarını himaye etmek; Herkesin onurlu bir yaşam sürmesini teminat
altına almak amacıyla kültür ve ekonominin gelişmesini sağlamak; İleri bir demokratik toplum oluşturmak; Ve tüm dünya halkları arasında, barışçı ilişkiler ile etkin bir işbirliğinin güçlendirilmesine katkıda bulunmak iradesini egemen olarak ilan eder. Bundan hareketle, (Meclisler) ve İspanyol halkı aşağıdaki Anayasa (metnini)
kabul eder ve onaylar:”
* * *
Dibace metninde İspanya’nın tüm halklarının insan haklarından yararlanmak, dil, kültür ve kurumları yaşamak, yaşatmak bakımından himaye göreceği ifade edilmekle birlikte, metnin ilk ve son cümlelerinde, sırasıyla İspanyol Ulusu ve İspanyol halkı deyimleri kullanılmıştır. TC 1982 Anayasası’nda yer alan Türk, Türk ulusu, Türk halkı gibi deyiş ve tanımları milliyetçi ve faşistmeşrep bulan Kürtçüler, DTP ve Bobstil demokratlarımız, bilindiği gibi, bize 1978 İspanyol Anayasası’nı liberal ve demokratik anayasalarının şaheseri olarak sunmaktaydılar (takdim etmekteydiler).
Bunu yaparken bize gene yalan söylemekteydiler. Bunun kanıtı İspanyol Anayasası’nın başlangıç bölümüdür.
Bize yalan söylenmesin.
Çünkü bütün yalanlar.
Paylaş