III. Mersin Uluslararası Müzik Festivali

Mersin Uluslararası Müzik Festivali’nin üçüncüsü 30 Eylül - 12 Ekim tarihleri arasında yapılıyor. Kitap imzalamaktan, imza günlerine katılmaktan, konferans vermekten, televizyona çıkmaktan hoşlanmam.

Hoşlanmadığım için de görev sorumluluğu olmadıkça böyle şeyler yapmıyorum. Ama bir Mersinli olarak bundan önceki iki festivale de katıldım. Festival için yapmam gerekenleri yaptım. Bundan sonrakilere de katılacağım, üzerime görev düşerse ‘kent bilinci’ doğrultusunda yerine getireceğim.

Mersin Uluslararası Müzik Festivali, emeklemedi, taytaya kalkmadı, doğrudan yürüdü. İlk yılın deneyimi beni mutlu etmişti; çevreme, ‘Mersin bir iş yaparsa, işte böyle yapar!’ demiştim. Hemen ‘Mersin şovenizmi yapıyorsun, habbeyi kubbe yapıyorsun!’ dediler. Ama ikincisini görünce, değerlendirme abartması yapmadığımı anladılar.

*

İki yıllık başarılı deneyim şimdi korkutuyor beni. ‘Keşke emekleseydi, sonra taytaya kalksaydı, sonra da tökezleye tökezleye yürümeye başlasaydı!’ Çünkü önümüzdeki yıllar daha zor olacak, insanlar daha zor beğenmeye başlayacaklar.

Bundan dört yıl önce, Vali’den Büyükşehir Belediye Başkanı’na, Ressam Doğan Akça’dan ilkokul arkadaşım tüccar Özcan Eroğlu’na, Erol Makzume’den Lina Nasif’e neredeyse bütün Mersin bir tür unutulmuşluktan söz ediyorlardı.

Eşim Ülker de ilk gelişinde Akdeniz ile Toroslar arasına sıkışmış Mersin’le ilgili olarak ‘Sanki Türkiye’de değilmişim gibi bir izlenimim var!’ demişti.

Ama Mersin Uluslararası Müzik Festivali’nin başlamasıyla birlikte yazılı ve görsel medya Mersin’i görmeye başladı. Mersin’i Türkiye’ye gösterme çabasında Ticaret ve Sanayi Odası’nın, Mersin Ticaret Borsa’nın, Deniz Ticaret Odası’nın ve Ziraat Odası’nın katkı paylarını önemle belirtmek isterim. Mersin Liseliler Derneği’ne, sivil toplum örgütlerine ve Mersinli bilincine sahip dostlara teşekkür etmek gerekir.

*

Mersin Uluslararası Müzik Festivali’nin ardından Mersin Uluslararası Film Festivali geliyor. Mersin Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin önderliğinde kuruluşu tamamlanan festivalin hamiliğini ve sponsorluğunu Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin yüklenmesi çok olumlu bir adım.

Belediyelerin, sanayi, ticaret, tarım ve borsa oda ve birliklerinin, üniversitenin, sivil toplum örgütlerinin ve kentlilerin bir kent bilinci doğrultusunda Mersin’in kültürel varlığını oluşturma çabalarının önümüzdeki yıllarda daha da yoğunlaşmasını bekliyorum.

Bunun başarılması için Mersin’de her türlü oluşturucu var, evet para da var! ‘Pinti Hamitlik’ yapmanın gereği yok...

Hedef Mersin Uluslararası Müzik Festivali’nin Uluslararası Festivaller Birliği’ne katılması, daha doğrusu kabul edilmesi. Sanırım bu da yakında gerçekleşecek!

*

Büyük Kompozitör Nevit Kodallı, Lamos’ta Mersin’in kalesini bekliyor. Mersin Devlet Opera ve Balesi Mehmet Ergüven’in rejisi ile Nevit Kodallı’nın Van Gogh operasını sahneliyor (1 Ekim, Cuma), şef Murat Kodallı.

Fazıl Say, Mersin’i ve festivali iyice sahiplendi artık. Bence Fazıl’ı Mersin’in hemşerisi yapmalı bir belge ile. 8 Ekim Cumartesi günü Fazıl Say’ın Názım’ını dinlemek için stadyuma gideceğiz. Fazıl’ın beste ve piyanosuyla birlikte Genco Erkal ve Zuhal Olcay’ın sesinden Názım’in şiirlerini dinleyeceğiz.

Daha başka ne var?

2 Ekim, Cumartesi: Devlet Opera ve Balesi / Tango Plus - Carmen

3 Ekim, Pazar: Ayşegül Kirmanoğlu - Gülden Teztel - Reyent Bölükbaşı / Tro’le Oda Müziği konseri

4 Ekim, Pazartesi: Toros Can / Piyano Resitali

5 Ekim, Salı: Mertol Demirelli - Veriko Chumburidze - Hasan Gökçe / Parlayan Yıldızlar

6 Ekim, Çarşamba: Şirin Pancaroğlu & Tatjana Masurenko / Arp-Viola İkilisi

9 Ekim, Cumartesi: Rajko Orkestrası / Çigan Müziği

10-11 Ekim, Pazar - Pazartesi: Burhan Öçal / Trakya Çalgıcıları

11 Ekim, Pazartesi: Vicri Bottazzini - Lilian Tonela / Flüt ve Piyano için Fanteziler

12 Ekim, Salı: Hüseyin Sermet / Piyano Resitali

*

Bunların dışında, III. Mersin Uluslararası Müzik Festivali’nin iki dünya şairi konuğu var. Andre Velter (Fransız) ile Yang Lian (Çinli). İki şair, Mersin Üniversitesi (4 ekim), Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (5 Ekim) ve Adana, Çukurova Üniversitesi’nde (7 Ekim) edebiyat ve sanat şöyleşileri yapacaklar, şiirlerini kendi dillerinde okuyacaklar.

*

Avrupa’yı Yumuktepe’den ihraç eden Mersin’e de böyle şeyler yaraşır zaten!
Yazarın Tüm Yazıları