‘Herkes burnunu sokmasın’

TARKAN, 12 Eylül Anayasa referandumunda “Hayır” mı yoksa “Evet” mi oyu verecek? Hiç merak etmiyorum.

Paşa gönlü bilir! Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, demokrasi adına, Tarkan’ı adam yerine koymuyor. Bu yazı ile durumu kendisine haber vereyim demiştim, ama başkaları benden çok önce davrandı. Bir hafta geç kaldım:

TARKAN EMRE UYACAK MI?

1 Eylül tarihli Hürriyet Gazetesi’nde yayınlanan habere göre, baraj sularının altında kalma tehlikesiyle karşı karşıya olan Allainoi antik kenti ile ilgili “Yok olmasın” çağrısında bulunan Tarkan’la ilgili olarak:

“Sanatçı arkadaş sanatıyla ilgilensin, herkesin bir ihtisası vardır. Herkes bilmediği konuya burnunu sokarsa çok yanlış olur!” demiş. Der ki der!

Peki Tarkan, “Referandumda ‘evet’ oyu vereceğim. Evet oyu, 12 Eylül ile hesaplaşmak anlamına gelir. Demokrasinin ve özgürlüklerin önünü açacaktır. Ben de tıpkı Boydak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Boydak gibi düşünüyorum. Referandumda ‘evet’ çıkarsa ekonominin önü açılacak ve Türkiye’nin itibarı daha da artacaktır!” deseydi ne olacaktı?

“Tarkan, Anayasa uzmanı ve ekonomi analizcisi mi olacaktı?” (Boydak, Zaman, 01.09.10)

Tarkan’ı ve meslektaşlarını kandırmak için sabah kahvaltıları vereceksiniz, açılım ve kapanımların propagandasını yapacaksınız. Toplantılarınıza katılanlar yüksek demokratik bilinç sahibi olacaklar. Ama vatandaş olarak yaptıkları açıklamalar işinize gelmediği zaman “O kendi işine baksın, sanatıyla ilgilensin!” diye çıkışacaksınız.

Tarkan olayı, referandumda ‘Evet’ oyu vermek için birbiriyle yarışan ‘güzide sanatçılar’ın kulağına küpe olsun. AKP’nin gözünde değerleri kağıt mendil kadardır.

ŞU ORHAN PAMUK’UN İŞLERİ

Ben Melih Aşık’tan öğrendim (Milliyet, 01.09.10). O da Ali Sirmen’den esinlenmiş. İkisine de selam!

Türkiye’nin Nobel ödüllü yazarı Orhan Pamuk “Anayasa’dan çok fazla anlamam, çünkü hukuki ve siyasi bir belgedir” demiş.

Ali Sirmen, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun kendisiyle görüşmek istediği ve telefon marifetiyle görüştüğü ünlü yazar Orhan Pamuk’u şöyle değerlendiriyormuş:

“Yapılacak referandumda anlamadığı anayasa konusunda vereceği oy benim de yazgımı çizecek. Hiç değilse ‘Anayasadan çok fazla anlamam, onun için referandumda oy kullanmayacağım demeliydi.”

Orhan Pamuk bu, anlamadığı anayasa değişikliği için, “evet” oyu vereceğini açıklar, ama soranlara oyunu açıklamak zorunda olmadığını söylemez. Çünkü iktidarın yanında yer aldığını duyurmak istemektedir. Tarihçi olmadığı halde, Türklerin bir milyondan fazla Ermeni’yi, otuz bin Kürt’ü öldürdüğünü dünyaya ilan eder. Orhan Pamuk bu, 12 Eylül’le hesaplaşmak (!), tarihle yüzleşmek (!) için bizim cebimizden harcar!

Bakan Eroğlu arkeolojiden anlamayan Tarkan’ın ağzının payını veriyor ama anayasadan anlamadığı halde ‘evet’ oyu veren Orhan Pamuk’un önünde saygı ile eğiliyordur.

Referandum panayırında, böyle bir bakan ve böyle bir yazarla Türkiye’nin işi çok zor!
Yazarın Tüm Yazıları