Paylaş
* * *
[“Üniversite kapısına dayanmış çoluğum çocuğum yok ama şu katsayı işine beş yüz yerden kafayı takmış durumdayım. Ana takıntım, artık zerre şüphe duymadan inanmış olduğum, memlekette haksızın sesinin haklının sesinden kat be kat daha güçlü çıkıyor olması gerçeğidir. Sayılar kabacadır ve tam da gerçeği yansıtmıyordur ama mesela bir milyon kişi üniversite sınavına girecekken ve bunların dokuz yüz bini düz lise mezunuyken, yüz bin nüfuslu imam hatipliler nasıl olur da gündemi bu kadar işgal ederler ve düz liseliler hiç ses çıkaramazlar? Fazladan bir tane soru çözebilmeleri umuduyla yıllarca, milyarlarca lira verip çoluğunu çocuğunu dershaneye gönderen ve bunun maddi külfetini eve daha az et, diğer kardeşe daha az eğitim, eşe daha az sağlık çözüm(süzlüğ)üyle dengelemeye çalışan haklı çoğunluk nasıl bir ‘gık’ bile diyemez? Nasıl olur da, devletin televizyonunda aynı görüşten dört kişi saatlerce imam hatipliler hakkında ferman verirken numuneten bir kişi de düz liseliler için bir şeyler söylemez? Nasıl olur da, işi memurun hakkını savunmak olan Memur-Sen bir gün önceki eyleme katılmazken hemen ertesinde bağıra çağıra katsayı çığırtkanlığına soyunur? Nasıl olur da, plansız programsız bir şekilde, oy deposu, arka bahçe, fesatlıklarıyla imam hatiplere tıkıştırılan milyonlar işsiz, çaresiz kalınca ülkenin Başbakan’ı yarattığı pisliğin üstünü örtebilmek için hem yargıya hem de düz liseli haklı çoğunluğa kafa tutabilir?”]
* * *
[“Ben askeri lise mezunuyum ve ordunun ne kadar subaya ihtiyacı varsa askeri liselere o kadar öğrenci alırlar; yüz fazlası, yüz eksiği olur ancak. Ülkede cami sayısı belli, ihtiyaç duyulan imam ve hatip sayısı belli, devletin imkânları belli iken neden ihtiyacın onlarca kat üzerinde öğrenci alınır bu okullara? Başbakan, bu haksız ama bir de kandırılmış kitlenin derdine deva olacaksa bunu düz liselilerin ekmeğine el uzatarak değil, mesela, yandaşa, dindaşa peşkeş çektiği paraları biriktirip her namaz vaktine bir imam görevlendirerek yapabilir!
Bu okullar hakkında benim görüşüm şudur: Her biri ayrı bina, öğretmen, ısıtma, aydınlatma, bakım, onarım gerektiren ve çıktısının neredeyse hiçbir ekonomik değeri olmayan bu okullar kapatılmalı ve yerlerine mümkün olduğunca fazla denizcilik meslek lisesi açılmalıdır ki denizcilik çağın mesleğidir. İşli dünyevilik, işsiz uhrevilikten pek tabii ki dinimizce de daha caizdir. İmam hatip liseleri de ilahiyat fakültelerinin olduğu şehirlerde ve düz lise binalarında açılmalı, az sayıda öğrenci alınmalı ama gerçek anlamda din ve sosyal bilimler eğitimi verilmelidir. Adları da imam hatip lisesi değil ‘Din Bilgileri Lisesi’ olarak değiştirilmelidir, nasıl endüstri meslek liselerine usta-çırak lisesi demiyorsak.”]
* * *
Okur belki düşüncesini daha açık seçik yazabilirdi. Kendisine ben yardımcı olacağım. Okurumuz genel lisenin, meslek teknik lisesinin ve imam hatip lisesinin, kuruluş amaçlarının gereklilik ve zorunluluğu olarak birbirinden kesinlikle ayrılmasını; ortaöğrenim 1. Genel lise, 2. Meslek teknik lisesi, 3. Din bilgileri lisesi olarak üçe ayrılmasını istiyor.
Milli Eğitim Temel Kanunu’na göre bu çok kesin ayrım kesinlikle var ama AKP hükümeti ile AKP’nin YÖK’ü bilerek ve isteyerek her şeyi birbirine karıştırıyor.
(Cumaya devam edeceğim.)
Paylaş