Eski CİA ajanı Graham E.Fuller niçin Türkiye’yi neden İslam dünyasına örnek gösteriyor; Arap ülkeleri de aralarında olmak üzere İslam ülkeleri Türkiye’yi gerçekten örnek alabilir mi, almak ister mi? Düşünüyorum:
Kendi demokrasilerini kurmakta olan Malezya ve Endonezya Türkiye’yi neden kendisine örnek alsınlar? Almayacakları şundan belli: Bir süre önce Türkiye’ye gelen eski Malezya başbakanı, siyasi nezaketi bir yana bırakarak, “Türkiye’nin başbakanı olsam, IMF’yi hemen kapı dışarı ederdim” demedi mi? Geriye Arap ülkeleri kalıyor ki Graham E.Fuller gibi bir ülkede istasyon şefi olmuş bir CIA ajanının, emirleri, prensleri, despotları, aydınları, zenginleri ve halkıyla Arap dünyasının Türkiye’yi örnek almayı aklından geçirmediğini bilmesi gerekir. Oynanan oyun başka: Türkiye’yi Türkiye’ye örnek göstermek; böyle ılımlı İslam olursanız, Cumhuriyet’in ilkelerinden ve geleneklerinden uzaklaşıp Nurculaşırsanız, Fethullaçılaşırsanız komşularınız sizi beğenir ve Müslüman dünyanın önder-patronu olursunuz! Daha ve en önemlisi ABD sizi beğenir ve destekler!.. Tam anlamıyla bir Karga ile Tilki meseli... *** AKP’ye sorarsan sadece “İslami hassasiyeti” olan kesimlerden değil, toplumun her katmanından oy aldığını söyler. Böyle konuşması siyasi açıdan doğrudur. Ancak bunalım süreçlerinde AKP’nin bir tür ANAP yapısına sahip olduğu da görülüyor. AKP en azından üç tür oy kaynaklı parti (Milli Görüşçü, Muhafazakar ve liberal). Bu da seçmenin AKP’ye dinsel kaygıların ötesinde ekonomik ve siyasal kaygılarla oy verdiğini gösteriyor. Buna karşın Graham E.Fuller bu çok iyi bildiği durumu bir yana bırakıp AKP’yi bakın nasıl takdim ediyor (Radikal, 24.09.04): “Çarpıcı gerçek şu ki Türkiye, Müslüman dünyanın tarihinde İslamcı (veya AKP’nin kendini tarif ederken kullanmayı tercih ettiği şekliyle, İslami köklerden beslenen) bir partiyi özgür seçimlerle iktidara getiren ilk ülke olma özelliği taşıyor. Yönetimde herhangi bir dini müdahale işaretini uyanık bir biçimde takip eden Türk ordusuna da, halkın ezici çoğunlukla tercih ettiği ve öyle ya da böyle Türk siyasetinin ideolojik sınırları dahilinde çalışan AKP gerçekliğini kabul etmek kalıyor.” *** Graham E.Fuller için “yanılıyor” demek istemiyorum, saptırıyor ve yanıltmak istiyor. AKP’yi tercih eden seçmen kitlesinin halkın ezici bir çoğunluğunu temsil etmediğini eski ajan bilmiyor mu? Kuşkusuz biliyor! İslamcı kaygıları olan bir seçmen kitlesinin Avrupa Birliği’ne girmek için yüzde 70-80 oranında can atmayacağını bilmiyor mu? Kuşkusuz biliyor! Türkiye’de AB’ye girmek istemeyen kitlenin ancak yüzde on kadarı İslamcı yönelimlere sahiptir. Bunu da biliyor. Graham E.Fuller’in amacı başka: 1923 Cumhuriyeti’nin yapılarının model olarak eskidiğini, Türkiye için geçerli olmadığı gibi “gerçekten laik” kimliğiyle Müslüman ülkelere örnek olamayacağını göstermek; laiklik, İslamcılık ve Kürtçülük sorunlarını kaşımak; ve Türkiye kamuoyuna İkinci Cumhuriyet’i önermek. Eski de olsa bir CIA ajanından beklenen, beklenmesi gereken bir girişim! *** Cumhuriyet’in kuruluşundan 81 yıl, Atatürk’ün ölümünden 66 yıl sonra benim bunları yazmak zorunda kalmam son derece düşündürücü, uyarıcı ve uyandırıcı olmalı. Bugün 10 kasım! Bilmeyenlere ve unutanlara anımsatayım: Atatürk 10 Kasım 1938’de vefat etmişti!