Önce gözlük attı sonra çiçek gönderdi

Oya BERBEROĞLU

Bu bir sabotajdır diye bağırdı... Hiddetle gözlüğünü yere fırlattı...

Yaşamının en önemli anıydı. Bu aksilik de nereden çıkmıştı? Çok sinirlendi, çok üzüldü, üzdü...

Neyseki Süleyman Demirel'in, Sakıp Sabancı'nın sözleriyle ortalık yumuşadı. Hoş bir anı olarak belleklere yerleşti.

Bazılarınız da benim gibi TV ekranlarında izlemişsinizdir.

İşadamı Kadir Has, yaptığı hayırişleri dolayısıyla ‘‘Devlet Üstün Hizmet Madalyası’’yla onurlandırıldı. Tıpkı işadamı İzzet Baysal ve Prof. Dr. İhsan Doğramacı gibi...

Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Çankaya Köşkü'nde düzenlenen törenle Kadir Has'a madalyasını taktı. İşte bu törende Has, elindeki metni, yanlış gözlük takması dolayısıyla okuyamayınca çok sinirlenmiş ve gözlüğünü yere fırlatmıştı.

Kadir Has, özel sohbetlerinde çok neşelidir, takılmadan edemez. Lafını hiç esirgemez, düşündüğünü açıkça söyler... Birazcık da sinirlidir...

Kadir Has, tören için hazırlanan konuşma metnini, okuma gözlüğünü, 1 yaşında evlatlık edindiği, şimdi 30 yaşında olan, yeğeninin kızı Zekiye Hanım'a teslim etmiş, zamanı geldiğinde almak üzere.

Bir an için gözlerine perde indiğini sanan Kadir Has, o anı şöyle anlattı:

‘‘Çok heyecanlanmışım demek ki, verdiğim gözlüğü tekrar geri almışım. Yani okuma gözlüğünü alacakken normal gözlüğümü verip onu tekrar almışım elinden. Zekiye de bilerek aldığımı zannetmiş. Bana yanlış gözlük aldığımı söylemeye cesaret edememiş, kızarım diye. Bakıyorum bakıyorum bir türlü harfleri göremiyorum. Bir dakika filan sürdü. Zorladım kendimi, Allah yardım etti de bu işin gözlükten olduğu aklıma geldi. O sinirle de fırlattım gözlüğü. Eşim de olsa ona belki daha fazlasını yapardım... Tabii Zekiye de biz de çok üzüldük. Ona çiçek gönderdim, özür diledim. Avrupa'ya göndereceğim gönlünü almak için...’’

Türkiye'nin ilk sanayicilerinden olan, trilyonluk servetinin her kuruşunu hayır işlerine ayıran Kadir Has'ın genç işadamlarına önerileri var. Bunları, ‘‘Çok çalışmak, dürüst olmak, hesabını bilmek, beş kazanırsa dördünü biriktirmek’’ olarak özetleyebilirim. Şu sıralar, Orta Doğu teknik Üniversitesi'nden Prof. Dr. Vacit İmamoğlu, Has'ın hayatını kitaplaştırıyor. Bu sene sonunda sanırım kitap bitmiş olacak. Has'ın unutamadığı anısı nedir dersiniz? Has, bunun için ‘‘en acı anımdır’’ diyor. ‘‘Türkiye'de daha otobüs filan yok. Tamamen yerli 10 otobüs ürettim. Piyasaya çıkardık. Tanesi 50 bin lira. Hiç tutmadı. 300 bin lirayı tahsil etmek için akla karayı seçmiştim. Neler çektim neler...

Ammmaa pes etmedim. Sonra biliyorsun Mercedes fabrikasını kurdum ve o acı olayı bertaraf ettim...’’

Mayo Clinic'i kim kapacak?

Hedfleri sağlık sektöründe bir numara olmak. İlk gözağrıları inşaat sektöründe ise ilk 5'te kalmak. Bayındır Holding'den söz ediyorum.

Ankara'daki Bayındır Tıp Merkezi'nden sonra İstanbul'da Trakya ve Anadolu yakasında iki hastane daha kurmakta olan Bayındır Holding, ana hedef olarak sağlık sektörünü seçti. Bu sektöre iddialı giriyorlar. Süren hastane yatırımlarının yanı sıra yine İstanbul, Ankara ve İzmir'de olmak üzere 8 tane poliklinik-semt tanı merkezi kurma projeleri var. Bayındır Holding'in patronu Kamuran Çörtük de bir haftadır ABD'de görüşmeler yapıyor. Eğitim ve teknolojide işbirliği birinci planda.

Bayındır Holding'in de sağlık sanayiinde ABD'nin ve dünyanın dev kuruluşu Mayo Clinic'le görüştüğünü, temasların ileri safhada olduğunu öğrenince biraz kafam karıştı. Nasıl karışmasın... Cıngıllıoğlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Sema Cıngıllıoğlu da ekonomi servisimizden Zeynep Subaşı'yla yaptığı sohbette, Mayo Clinic'le anlaştığını ve İstanbul'da 5 yıldızlı bir hastane kuracağını söylemişti.

Mayo Clinic, ismini Türkiye'de sadece bir gruba vereceğine göre son durum neydi? Bunu araştırırken, Mayo Clinic'ten bir açıklama geldi. Türkiye'de herhangi bir grup, kişi veya sağlık müessesesiyle ortaklık anlaşması yapmadıklarına ve hastane inşaa etme düşüncesinde olmadıklarına ilişkin.

Tabii bu açıklama hiç bir Türk grubuyla işbirliği yapmayacakları, ileride ortaklık kurmayacakları anlamına gelmiyor.

Bakalım Kamuran Çörtük'ün temasları ne sonuç verecek? Bayındır Holding, teknoloji işbirliğiyle başlayıp Mayo Clinic ismini Türkiye'ye taşıyabilecek mi?

Dedeman'dan şiir kitabı

Eğer işadamı olmasaydı yazar olmak isterdi. Gerçi yazıyor, şiir yazıyor ama mütavaziliğinden bunlara şiir demiyor. Kendi tabiriyle onlar birer ‘‘düzmece, uydurmaca.’’

96'lık delikanlı Mehmet Kemal Dedeman'ın 3 bin'e yakın şiiri var. Bu şiirler yakında kitaplaşacak. Aşka dair, işe dair, Allah'a, ölüme dair şiirler...kendi kendiyle sohbetleri, öğütleri, yakarışları, isyanı...

Dedeman Şirketler Topluluğu'nun madencilikte 50, turizmde 30'uncu yılı, Beylerbeyi Sarayı'nın bahçesinde kutlanmıştı geçen cuma akşamı. Başbakan Mesut Yılmaz, Turizm Bakanı İbrahim Gürdal, İçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu, ANAP'lı Nejat Arseven, İlhan Aküzüm, bürokratlar, işadamları, Dedemanları yalnız bırakmamıştı.

18 yaşında iş hayatına başlayan, bakkallıktan, çay bahçesi, kahvehane işletmeciliğinden sanayiciliğe atılan Mehmet Kemal Dedeman, Kayserili olmakla hep

öğünür. Bir şeyle daha öğünür: Atatürk'ün 10'uncu Yıl Nutku'nu okuduğu platformu inşaa etmekle (Dedeman'ın aldığı ilk devlet ihalesi de budur), Atatürk'ü 15 metre yakınından dinlemiş, izlemiş olmakla, Atatürk'e olan hayranlığından, 30 yaşında Kemal adını almakla...

O gece, Timur Selçuk yönetimindeki senfoni orkestrasının, abartısız şahane konseriyle de mest olunmuştu. Yavuz Top'un sazı, Mutlu Torun'un tanburu, orkestrayla tarifi olanaksız bir uyum oluşturuyordu. Münir Nurettin Selçuk da anılmıştı.

Kral arı başka kovanda!

Arı dünyasında kral arı yoktur, kraliçe arı vardır tabii. Ama ne yapayım ki bu arı dünyasının başında bir erkek var. Ben de ona ‘Kral Arı’ diyorum.

Kemal Köprülü, ANAP Arı Grubu Koordinatörü. ANAP'ın arıları (Şimdi 325 kişiler ve 14 ilde örgütlenmiş durumdalar) kendilerini bir parti gençlik teşkilatı gibi değil, düşünce platformunun üyeleri olarak nitelerler. Arı gibi de didinirler. Üçüncü kitapçık çalışmaları da ‘‘Refahyol Hükümeti ile Ekonomide Bir Yıl’’ yayınlandı. Grubun, Düşünce ve Çözüm Üretim Kümesi'nin bir çalışması olan bu kitapçıkta söz konusu dönem ‘‘ekonomide yanlışlar dönemi’’ olarak nitelendiriliyor. Örneğin enflasyonla mücadelede, Refahyol Hükümeti'nin ‘‘bilinçli genişletici parasal politikalarla’’ enflasyonu 1 yılda 20 puan yükselttiği vurgulanarak, gelir dağılımındaki bozukluk, kayıt dışı ekonomideki hızlanış da irdeleniyor.

Hafta başında arılarla beraberdik. Kemal'in güzel organizasyonuyla keyifli bir gece geçirdik. Arıları yalnız bırakmayan siyasetçiler arasında, ANAP'lı Lütfullah Kayalar, Kaya Erdem, Rüşdü Saracoğlu, Lale Aytaman ve Demir Berberoğlu da vardı.

ANAP kovanının yanı sıra Kemal Köprülü özel kovanını da kurdu. Bu genç yaşına (34), 13 yıllık bankacılık (Citybank-Interbank) deneyimini sığdıran Köprülü, artık patron. Kurduğu 4 Boyut Danışmanlık Şirketi'yle, finans, proje, ortak yatırımlar gibi konularda da hizmet verecek.