Oya Berberoğlu: Cuma hutbesinde otomobil reklamı

Oya BERBEROĞLU

Şirketlerin bayi toplantıları, Anadolu'nun değişik renklerini yansıtması açısından da ilginçtir.

Şirketler bayilerini dinleyip hem tüketicinin nabzını almaya çalışır, hem de satışı artırmanın yollarını ararlar.

Geçenlerde bir ithal otomobil şirketi, Türkiye genelindeki bayilerini bu amaçla topladı.

Bayilerin hepsine 5-10 dakika süre verilip, serbest konuşmaları istendi. Bayilerden biri, yaşadığı bir satış olayını anlatınca, salon kahkahaya boğuldu...

Şirketin bir üst düzey yöneticisinen bize aktardığına göre olay şöyle gelişmişti:

Bir gün Doğu illerimizden birindeki otomobil bayisine orta yaşın üzerinde bir alıcı gelir. Sergilenen otomobilleri inceler, bir modeli beğenir. Bayi ile aralarında pazarlık başlar.

- Ben bu arabayı oğluma alacağım. Biraz indirim yapar mısınız?

Bayi, otomobil satışlarının durgunluğunu dikkate alarak, belirli indirimini yapıp, yeni rakamı söyler.

- Bakın beyefendi, ben falanca caminin imamıyım. Biraz daha indirim yapsanız.

- İmam efendi, yapacağımız indirim ancak bu kadar olabiliyor.

- Ama, ben imamım. Hem bu işin cuma hutbesi var. Cuma hutbesinde sizin otomobil markanızdan söz edebilirim...

Bayi hemen imam efendiden izin isteyip, namazında niyazında olan ortağına koşar:

‘‘Abi burada bir müşteri var. İmam olduğunu söylüyor. Ekstra indirim yapmamız halinde, cuma hutbesinde otomobil markamızdan söz edeceğini belirtiyor. Ne yapayım?’’

Ortak, ‘‘Aman dur ben konuşayım’’ der ve imamla pazarlığı kendisi yürütür. Sonuçta imam hatırına biraz daha indirim yapılır...

Tabi, imamın cuma namazları ve hutbeleri yakın takibe alınır. Sonunda bir cuma hutbesinde imam şu sözleri söyler:

‘‘Ey cemaati müslümin, size falanca sureyi sorsam çoğunuz bilmezsiniz, filanını sorsam bilmezsiniz, Nisa suresi desem yine bilmezsiniz... Ama, .... desem hemen bu marka otomobili bilirsiniz.’’

GSD Holding'de Yılmaz operasyonu

YÜZ tekstil firmasının ortak olduğu bir kuruluştur GSD Holding. Finans sektöründe de vardır. Tekstilbank'ın ortağıdır. Bir süre önce yatırım bankası da kurdular. GSD Holding deyince akla Turgut Yılmaz gelir. Başbakan Mesut Yılmaz'ın kardeşi Turgut Yılmaz ANAP MKYK üyesidir. İşadamlığının yanı sıra aktif olarak politika da yapmaktadır. Mesut Bey'den daha iyi politikacı olduğu söylenir...

GSD Holding'de kısa süre önce sessiz sedasız bir yönetim operasyonu oldu. GSD Holding'in kurucu Genel Müdürü Ferruh Tanay, gruptan ayrılmak zorunda kaldı. Ferruh Tanay, GSD Factoring, GSD International, GSD Sigorta ve GSD Yatırım Bankası Yönetim Kurulu Başkanlıkları görevlerini de yapıyordu.

GSD'deki operasyon için kulislerde, ‘‘Turgut Yılmaz getirdi, Turgut Yılmaz götürdü’’ deniliyor.

Tanay'ın yerine ise Akgün Türer vekaleten atandı. Türer, GSD Holding Yönetim Kurulu üyesi. Turgut Yılmaz'ın Delta Deri firmasındaki yakın çalışma arkadaşı.

Ferruh Tanay'ın gruptan ayrılmak zorunda kalmasının ana nedeninin şirket yönetimi ve şirketin geleceğine ilişkin Turgut Yılmaz'la yaşadığı fikir ayrılıkları olduğu sürüyormuş.

GSD Holding'den bir üst düzey yetkili, ‘‘Tanay'ın tarzını değiştirmemesiyle ilgili bir durumdur bu. Tanay ekip çalışması yapmıştır. Yetki dağıtmıştır. Tarzı bizim şirkete pek uymadı anlaşılan. Bir kişinin herkese her şeye hakim olması isteniyor maalesef’’ diyor.

Ferruh Tanay, şimdi sanırım kendi şirketlerini geliştirecek. Tanay, Harley-Davidson'un Türkiye distribütörü Efsane Motor Servis ve Ticaret Şirketi ile Bang& Olufsen'in distribütörü Efsane Müzik Sistemleri A.Ş'nin ortağıdır. Fenerbahçe camiası da kendisini çok iyi tanır. 1907 Fenerbahçe Derneği Başkanı'dır. Mühendis kökenli olan Tanay, bankacılık da yapmıştı. Ülkemizde ilk forfaiting ve factoring uygulamalarını başlatmıştı. Çok renkli bir simadır Ferruh Bey. İyi basketbol oynar. Rock müzik sever. Yılın finansçıcı, yılın profesyonel yöneticisi gibi ödüllerin sahibidir.

Ferruh Bey, bizim Fenerbahçe'nin hali ne olacak söyler misiniz? Biraz yardım edin Ferruh Bey!

GYİAD'da başkanlık mücadelesi

TANSİYON yüksek. Bu kez başkanlık için ciddi yarış var.

Genç Yönetici ve İşadamları Derneği (GYİAD) Genel Kurulu önümüzdeki çarşamba günü İstanbul'da yapılıyor. Sivil toplum örgütlerinde, son dönemde, Türkiye'nin geleceğinde söz sahibi olma aktivitesi GYİAD'da da kendini gösteriyor.

1986 yılında TÜGİAD kurulduktan sonra, buradaki görüş ayrılıkları dolayısıyla kopan ekibin kurduğu GYİAD şimdi 320 üyeye sahip. İşadamlarından ziyade genç yöneticiler ağırlıkta. Her iki derneğin tekrar birleşmesi yönünde geçmişte temaslar oldu. Ama kültürel ve yapı farklılığı, siyasete yakınlık ve uzaklık noktalarında ayrı düştükleri gerekçesiyle bugüne kadar birleşme gerçekleşmedi.

Dediğim gibi GYİAD da çarşamba günü seçim var. 16 kişilik yönetim kurulu üyesi seçilecek. Yönetim de kendi arasından başkanı belirleyecek.

Başkanlık için üç aday var. Ali Midillili, Ulvi Süvarioğlu ve Hüsamettin Beyazıt.

Ali Midillili, Egon Zehnder International danışmanlık şirketinin hem ortağı hem bölge sorumlusu. Uluslararası şirketlere üst düzey yönetici buluyorlar. Beyin avcılığı yapıyorlar anlayacağınız. Ulvi Süvarioğlu, Sagra'nın başında. Hüsamettin Beyazıt da Ata Tel'i yönetiyor. Her üç adayın da yönetim kuruluna seçileceklerine kesin gözüyle bakılıyor. Bakalım hangisinin listesinden yönetim kuruluna daha çok kişi girebilecek.

Başkan adayları ve listelerine aldıkları gençlere bakıldığında ülkenin geleceği için çok umutlanıyor insan.

Soruların çözümleri

CUMA günü bu köşede Emrehan Halıcı'dan iki soruya daha yer vermiştim.

A partisi enflasyon düşecek, B partisi ise düşmeyecek diyordu. A partisinin söylediklerinin doğru çıkma oranı 2/3, B partisinin 3/4 idi. Sadece bu bilgilere dayanarak enflasyonun düşme olasılığının hesaplanması istenmişti.

A partisinin yanlış B partisinin doğru çıkma olasılığı= 1/3x3/4=1/4

B partisinin yanlış, A partisinin doğru çıkma olasılığı= 1/4x2/3=1/6 Düşme olasılığının düşme olasılığına oranı 1/4'ün 1/6'ya oranıdır. Bu da 3'ün 2'ye oranına eşittir. Dolayısıyla düşmeme olasılığı 3/5, düşme olasılığı ise 2/5

Diğer soru bir seçim kampanyası süresince elde edilen sonuçlar üzerineydi. Elde edilen veriler; başbakan sabahleyin konuşma yaparsa öğleden sonra borsa yükseliyor, başbakan öğleden sonra açıklama yaparsa o günlerin sabahında borsa yükseliş kaydediyordu. Kampanya süresince başbakanın konuşma yaptığı gün sayısı 9 idi. 6 sabah ve 7 öğleden sonra borsada yükseliş kaydedilmişti. Kampanya en az kaç gün sürmüş olabilirdi.

(6+7-9)/2=2 gün borsa hem sabah hem öğleden sonra yükselmiştir. O halde kampanya 9+2=11 gün sürmüştür.