Yargıtay: Bilgisayara girip not değiştirme bilişim suçu
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
ÇUKUROVA’da başlayan ve Ankara’da Yargıtay’a kadar uzanan bir aşk hikayesi, öğrencilerin not cinliğini ortaya çıkarırken, yüksek mahkemenin bir dairesi ile başsavcılığı karşı karşıya getirirdi. Nasıl mı bakın şöyle:
Adana’da, Çukurova Üniversitesi’nde işçi olarak çalışan M.H, aynı üniversitede öğrenci olan E.B’ye aşık oldu. Sevgilisinin derslerinin kötü gittiğini gören M.H ona yardım etmek istedi. Asıl mesleği bilgisayar programcılığı olan M.H, bir plan yapıp üniversitenin bilgisayar sistemine girmeyi başardı. Çılgın aşık sevgilisinin kırık notlarını düzeltti. Bununla da kalmayan M.H, sevgilisinin iki arkadaşının daha notunu düzeltti.
SORUŞTURMA AÇILDI
Üniversite yönetimi olayı fark edip soruşturma başlattı. Yapılan inceleme sonunda durum ortaya çıkt. Üniversite, E.B’nin aralarında bulunduğu üç öğrencinin notlarının bilgisayar sistemine girelerek, düzeltildiğini savcılığa bildirdi.
DAVA AÇILDI
Savcılık, M.H ile üç öğrenci hakkında dava açtı. Mahkeme notu düzeltilen "Bizim hiçbir şeyden haberimiz ve olayla da bir ilgimiz yok" diye savunma yapan E.B ile iki öğrenci arkadaşı hakkında, "beraat" kararı verdi. Bilgisayar sistemine giren çılgın aşık M.H’ye ise "bilişim" suçundan 5 ay hapis cezası verdi. Mahkeme cezayı da erteledi.
DAİRE: SUÇ EVRAKTA SAHTECİLİK OLUR
İlginç dosya da Yargıtay 11. Ceza Dairesi’nin önüne geldi. 11. Ceza Dairesi, sanık M.H’nin eyleminin, "bilişim suçu" değil, 3 yıldan 8 yıla kadar ağır hapis cezası öngören "evrakta sahtecilik" olduğuna ve ağır cezada yargılanmasına karar verdi. Daire, bu görüşle dosyayı bozdu.
BAŞSAVCILIK İTİRAZ ETTİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise "Suç evrakta sahtecilik değil, bilişim suçu" diye itiraz etti. İtirazda, "resmi evrakta sahtecilik" olabilmesi için "İmza içeren, elle tutulur, taşınabilir bir belgeye ihtiyaç duyulduğunu" savundu ve şöyle denildi:
"Olayda, hukuki hüküm ifade edecek şekilde bir belge düzenlenmediği gibi, gerçek sınav sonuçlarını içeren ve öğretim üyeleri tarafından imzalanan listelerde, herhangi bir tahrifat da yapılmamıştır. Bu durumda sahte belgeden söz etmek mümkün değildir"
GENEL KURUL SON NOKTAYI KOYDU
Bilişim sistemi üzerinde not cinliği davasında son sözü ise geçen hafta Yargıtay Ceza Genel Kurulu söyledi. Kurul, Başsavcılığın itirazını yerinde gördü ve daire kararını kaldırdı. Kurul kararıyla, bilgisayar sistemine girip not düzeltme suçunun "Evrakta sahtecilik" değil "Bilişim suçu" olduğuna hükmedildi.
Örnek niteliği taşıyan bu karar, ders çalışmak yerine bilgisayar sistemine girip "not cinliği" yapmak isteyen tüm öğrencilerin de kulağına küpe olacak gibi görünüyor...
Tanımadığınız kişiye kapınızı açmayın...
GEÇEN bayram hep aynı hikayeyi dinledim. 70 yaşlarında yaşlı bir kadın. Zile basıp su istiyor. Evin hanımı, yaşlı kadını görünce açıyor. Suyu veriyor sorduğu adresi tarif ediyor. Ama bir süre sonra yarı uykulu bir hale geçiyor. Aklı başından gidiyor. O halde, 70’lik nineyi köşe başına kadar da geçiriyor. Sonra eve dönüyor. Kendine geldiğinde, bir bakıyor ki, kolundaki dört bilezik yok. Kadın nasıl soyulduğunun farkına bile varmıyor. 70’lik nine de sır oluyor.
Aynı şekilde kapıyı tanımadıkları insanlara açıp kendilerinden geçen ve sonra da evleri soyulanların hikayeleri Ankara’da şehir efsanesine dönmüş durumda. Rivayetler muhlelif. Bazılarına göre mağdurlar hipnotize edildiler, kimilerine göre büyü ile zihinleri bağladı. Ama, ben annemi bile tembihmedim. Söz verdi. Artık, apartmanın dış kapısından basana "pat" diye kapıyı açmayacak. Diyafondan gelenin kimliğini soracak. Siz de kapınızı 70 yaşında yaşlı bir kadın çalıyor olsa da tanımıyorsanız, "kimsiniz, ne istiyorsunuz" diye sormadan açmayın...