Sinem neden öldü

Erköseoğlu Ailesi’nin avukatı Rezan Epözdemir, sosyal medya hesabından Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca’ya, “Adli kontrol tedbiri yok. Beraati bozulan sanık Can Paksoy ya yurtdışına kaçarsa ve bu cinayet cezasız kalırsa, bunun hesabını kim verecek?” diye sitem ettiği bu dosyada neler olduğu merak ediliyor. Bu hafta bu dosyayı araştırıp yazdım. Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nin sanık kardeşlerden Can Paksoy’un beraatini bozup ağabeyi Mahmut Emre Paksoy’un beraatini onadığı kararda ne deniyor? Gözlerin çevrildiği çok tartışılan davada hangi flaş gelişme yaşandı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ağabey Mahmut Emre Paksoy’un beraatine neden itiraz etti? Dava dosyasına göre yargılama süreci ve bu soruların yanıtı bakın şöyle:

PAKSOY KARDEŞLERE CİNAYET SUÇLAMASI

Boston Üniversitesi’nden mezunu 26 yaşındaki Nazlı Sinem Erköseoğlu’nun cesedi, 26 Eylül 2010’da İstanbul Beyoğlu’nda Paksoy kardeşlerin dairesinin bulunduğu 10 katlı apartmanın havalandırma boşluğunda bulunmuştu.

İncelenen görüntülerde, iki kardeşin o gece bir kulüpte ve apartman girişinde görüntüleri tespit edildi. Ağabey Mahmut Emre Paksoy ile kardeşi Can Paksoy hakkında “kasten adam öldürmek” suçundan müebbet hapis talebiyle dava açıldı.

İKİ YARGILAMADA DA BERAAT

Yargılamayı yapan İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi, 4 Aralık 2014’te karar verdi. Mahkeme, “Şüpheden uzak yeterli delil elde edilemediği” gerekçesiyle sanık kardeşlerin ayrı ayrı beraatine hükmetti. Bu kararı, Erköseoğlu Ailesi’nin avukatı Epözdemir ile katılan kurum Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın avukatları Yargıtay’da temyiz ettiler. Dosyanın geldiği Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ilk tebliğnamesinde, “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın suçtan zarar gördüğünü, Bakanlığın açılan kamu davasına katılma hakkının hatırlatılmadan davaya devam edilerek hüküm verilmesi nedeniyle dosyanın bozulması yönünde görüş bildirdi.

ŞÜPHEDEN YARARLANDILAR

Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 23 Mayıs 2018’de ilk temyiz kararını verdi. Tebliğnamedeki görüş ışığında dosya usulden bozuldu. İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yeniden yargılama sonucu, 5 Şubat 2020’de ikinci kez beraat kararı verildi. 20 sayfalık gerekçeli kararda sanıkların cezalandırılması için yeteri delil elde edilemediği savunuldu. Olayın intihar olabileceğine dikkat çekilen kararda bu konuda şu tespit yapıldı:

GENÇ KIZI SUÇLAYAN KARAR

“26 yaşına gelmesine rağmen ailesinin desteğine muhtaç olarak yaşayan, çağrıldığı halde babasının düğününe gitmeyen, daha önceden sadece selamlaştığı bir erkek ile beraber alkol alarak duygusal yakınlık kurup gece 03.00’te evine giden, belli bir aşamada cinsellik yaşayan, erkek ev sahibesinin sızmasına veya uyuya kalmasına rağmen uyumayan mağdurenin ne yaptığını, ne düşündüğünü tespit etmek mümkün değildir. Maktulenin Can ile birlikte olmak için çıkardığı iç çamaşırını kendisinin giymesi ve hayatta yaşadığı olumsuzlukların etkisi ile atlamış olma ihtimalinin de varlığını bu davada düşünmek gerekmektedir. ”

YARGITAY BOZDU

İkinci kez verilen beraat kararını savcı, aile ve Bakanlık temyiz etti. Başsavcılık ikinci tebliğnamesinde de sanık kardeşlerinin ikisinin de beraat kararının bozulmasını istedi. Tebliğnamede, yerel mahkeme hükmünün yasaya aykırı olduğu, sanıkların “kasten öldürme” suçundan cezalandırılması gerektiği belirtildi.

BİRİNE ONAMA BİRİNE BOZMA

* İkinci kez temyiz incelemesi yapan Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 25 Eylül’de oyçokluğu ile sanıklardan Can Paksoy hakkındaki beraat kararını bozdu. ‘Kasten öldürmek’ten müebbet hapisle çarptırılmasını istedi. Daire, sanık Mahmut Emre Paksoy hakkındaki beraat kararını ise tebliğnameye aykırı onadı. Daire kararında, Can Paksoy’un beraat kararı bozulurken, şu tespitler yapılması dikkat çekti:

CAN’A AİT DNA PROFİLİ BULUNDU

* Sanık Can’a ait DNA profilinin bulunması, sadece erkek cinsiyetinde bulunan ve sanık ile aynı soy ağacındaki bireylerde olduğu bilinen Y-STR DNA profiline uyumluluk saptanması hususlarının maktulle eve geldikten sonra geçtikleri odada uyuduklarını, yakınlaştıklarını ancak cinsel temas aşamasına gelmedikleri, sonrasını ise hatırlamadığını ifade eden sanığın savunmalarının aksini gösterdiği.

YÜKSEKTEN DÜŞMÜŞ OLAMAZ

* Otopsi görüntüleri ve tıbbi belgelere göre maktulün kafasının arka kısmında tespit edilen 6 çarpı 8 cm ebadındaki ekimotik alanın yüksekten düşme bulgularıyla uyumlu bulunmadığı.

* 8. kattan düşen maktulün başındaki bu yaralanmanın havalandırma bölümündeki klima dış üniteleri boru veya diğer çıkıntılı bölümlere sert şekilde çarpmayla oluşabileceğine dair bu cisimler üzerinde kan, saç deri gibi dokulara rastlanmadığı gibi, ilgili yerlerde kırık veya ezilme şeklinde oluşmuş bir hasar bulgusuna da yer verilmediği.

STRAPLEZ ELBİSE DETAYI...

* Yerden yüksekliği 76 cm olan pencereye çıkarak, kendisin aşağıya attığı savunulan 171 cm boyunda ve 61 kilogram ağırlığındaki maktulün düşüş şekli ile travma ve yaralarının özellikle vücudunun yüz ve ön bölgesinde lokalize olduğu, maktule ait herhangi bir vücut izine pencerede veya yakınında rastlanmadığı.

* Sanık ile aralarında gerçekleştiği anlaşılan fiziksel ve cinsel yakınlaşmaya rağmen maktulün aynı odadaki pencereden arkadan fermuarlı straplez dar elbisesi kolu açıkta ve özensiz bir şekilde giydirilmiş ve iç çamaşırı ters giyilmiş şekilde düşmüş olduğu.

* Savunmalarında yorgunluktan yatakta sızıp kaldığını, annesinin telefon etmesi üzerine uyandığını belirten sanığın anlatımlarının HTS kayıtlarıyla doğrulanmadığı

* Kasten öldürme suçunu işlediği sabit olan sanığın mahkûmiyeti yerine dosya içeriğindeki delilerle bağdaşmayan, kendisini suçtan kurtamaya yönelik çelişkili savunmalarına itibar edilerek hakkında yazılı şekilde beraat kararı verilmesi yönünden hükümde hukuka aykırılık bulunmuştur.

ABİNİN DE CİNAYETTEN YARGILANMASI İSTENDİ

* Başsavcılık, tebliğnamesine aksi olarak beraati onanan sanık Mahmut Emre Paksoy hakkındaki karara YCGK’da geçen hafta itiraz etti. İtirazda, Mahmut Emre Paksoy’un da sanık kardeşi Can Paksoy gibi Erköseoğlu’nu “kasten öldürmek” suçundan cezalandırılmasını istedi.

PEKİ NE OLUR?

İtirazda, Mahmut Emre Paksoy hakkındaki beraat kararının bozulması, Yargıtay 1. Ceza Dairesi’nce verilen onama kararının kaldırılması talep edildi. Kurul, olayın cinayet mi intihar mı olduğu konusundaki tartışmayı çözerek noktalayacak. Kurul, ağabey Mahmut Emre Paksoy’un beraat kararını da kaldırırsa, kardeşi Can Paksoy ile birlikte müebbet hapisle ağır ceza mahkemesinde yeniden hâkim karşısına çıkacaklar.