Sanayi Bakanlığı’ndan otogaz yolsuzluğuna suç duyurusu
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
HAYDAR Bölen, dedektif gibi çalıştı ve Ankara’daki otogaz yolsuzluğu konusunda savcılığın harekete geçmesini sağladı.
Kendisi de akaryakıt sektöründe çalışan Bölen, Ankara’da faaliyet gösteren T. adlı şirket üzerinden dolandırıcılık yapıldığı, vergi kaçırıldığı iddiasıyla Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne başvurdu. Sonuç alamayınca yılmadı araştırmaların sürdürdü ve elindeki onlarca belgeyi ekleyerek, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na şikayette bulundu. Bakanlık, şikayetini Teftiş Kurulu Başkanlığı’na havale etti. Konu incelendi ve suç duyurusu raporu ile savcılığa bildirilmesi kararı çıktı.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Teftiş Kurulu, Ankara’da kurulan T... adlı bir otogaz şirketinin bir harf değişikliği ile sanki İstanbul’da kurulmuş ama Ankara’da faaliyet gösteren ayrı bir şirket gibi gösterilip, usulsüzlük yapıldığı sonucuna vardı. Bakanlık, "Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçunun oluştuğu iddiasıyla H.T.E ve M.M.E hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu da savcılık tarafından işleme konuldu.
İki değil tek şirket
Bakanlığın 20 Mart 2009 tarihli 13 sayfalık suç duyurusu bakın şöyle:
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından verilen 4 Ekim 2002 tarih, İşyeri açma ve çalışma ruhsatı Ankara-... sicil nolu T. şirketine verilen bir ruhsattır. Ancak başvuru belgeleri arasında yeralan oda sicil kayıt sureti ise İstanbul-...sicil nolu T şirketinin Ankara şubesine aittir. Yine başvuru sahibi M. M. E ise İstanbul-...sicil nolu T şirketinin yetkili müdürüdür. E-vergi levhası ise yine İstanbul-...sicil nolu T şirketine ait olduğu anlaşılmakla birlikte, işe başlama tarihi Ankara’daki şirketin işe başlama tarihidir. Oysa İstanbul-...sicil nolu T şirketi kuruluş anasözleşmesi 23.06.2006 tarihli Türk Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlanmıştır. Diğer bir ifade ile İstanbul T. şirketinin 2002 yılında faaliyete başlaması mümkün değildir.
Görevlileri yanıltma amaçı
Yapılan inceleme ve tespitlere göre Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından verilen LPG-Bay/941 ...sayılı LPG otogaz bayilik lisanınsının alınması için dilekçe ekinde verilen belgelerin aynı unvanlı iki şirkete ait olan belgeler olduğu ve tamamen belge düzenlemekle yetkili görevlileri yanıltmayı amaçladığı kanaatine varılmıştır. Zira anılan bayilik lisansı Ankara-... sicil nolu T şirketinin İşyeri açma ve çalışma ruhsatı kullanılarak alınmıştır. Ancak başvuru sahibinin yetkisi ve diğer belgeler İstanbul-...sicil nolu T şirketine ait bulunmaktadır.
Şirket yetkilileri arandığı için adres değişikliği yapıldı
Ankara-...sicil nolu T ltd şirketinin Ankara Ticaret sicili memurluğu sicil dosyasına göre anılan şirket ve yetkilileri hakkında icra takipleri savcılık soruşturmaları açılmış ve açılmış davaların olduğu şirket adına yapılan icra ve savcılık soruşturmalarına konu olan eylemlerle ilgii olarak şirket yetkililerinin aranması nedeniyle Ankara-...sicil nolu T şirketinin adresinin bilinçli olarak değiştirilmesinin düşünüldüğü tescilli adresinde bulunmaması nedeniyle şirketin vergi dairesinden terkin edildiği oysa otogaz faaliyetlerinin devamı için gerekli olan ruhsat belge ve lisansalarının ilk faaliyete başladığı tarihte Ankara-...sicil nolu T şirketi adına verildiği, bu faaliyetin devamı ve alınmış belgelerin iptalini engellemek için 2008 yılında İstanbul Ticaret Sicili Memurluğu’nda yapılan unvan değişikliği ile aynı kişilerin ortak olduğu iki aynı unvanlı şirket yaratıldığı.
Yalan beyanda bulundular
Ankara’da kurulu bulunan şirket adına alınan çalışma ruhsatı ve vs belgeler kullanılarak İstanbul’da kurulu T. şirketinin Ankara’da faaliyetinin sürdürülmesine çalışıldığı ve dolasıyla otogaz bayilik lisansını düzenlemekle görevli Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ve Hizmet Yeterlilik Belgesi’ni düzenlemekle görevli Türk Standartları Enstitüsü yetkililerine yalan beyanda bulunarak suç işlendiği eylemin TCK’nın 206. maddesinde düzenlenen "Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçunu oluşturduğu bu nedenle H.T.E ve M.M.E’nin anılan kanun maddesi iyuranca cezalandırılmaları gerektiği kanaat ve sonucuna ulaşılmıştır.