BENİ arayan okurum 20 yıllık evli üç kızı olan bir kadın. Kocasının, oturdukları, "aile konutu" niteliği taşıyan evi satmak istediğini belirterek, "Ben ne yapabilirim. Dava açma hakkım var mı? Açsam nasıl sonuçlanır" diye soruyor.
Hem bu maili atan kadın okuruma hem de diğer kadınlara iyi bir haberim var. Artık kocanız sizden habersiz oturduğunuz evi yani "aile konutunu" satamaz. İster yeni Medeni Kanun’un yürürlüğü girdiği 2002’den sonra isterse, 20 yıl önce evlenmiş olun yargı aile konutlarını koruma altına aldı. Kocanız sizin onayınız olmadan "aile konutunu" satarsa, satışı iptal ettirmeniz mümkün.
YARGITAY KARAR ALDI
İstanbul’dan açılıp Ankara’da Yargıtay’a kadar uzanan dava sonunda, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, "Aile konutunun, eşlerin ikisinin birden onayı olmadan satılamayacağına" ilişkin bu düzenlemenin, yeni Medeni Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih olan 1 Ocak 2002’den önce edinilmiş aile konutları için de geçerli olduğuna karar verdi. Bu karar da şu anlama geliyor: 2002’den önce evlenmiş çiftlerin "aile konutları" da aynı şekilde koruma altına alındı. Evlilik tarihi ne olursa olsun eşlerden ikisinin de onayı olmadan ailenin oturduğu konut satılamayacak ya da kiralıksa kira sözleşmesi feshedilemeyecek. Devrim niteliği taşıyan bu karar bakın şu süreç sonunda alındı:
KARISININ İTİRAZINA RAĞMEN EVİNİ SATTI
2005’te İstanbul’da eşi ve çocuklarıyla birlikte oturduğu konutu satışa çıkaran Ahmet K. adlı koca, karısının "satma" demesine hiç kulak asmadı. Kadın, "Ben evimizi satmak istemiyorum" itirazını alıcıya da söyledi. Buna rağmen ev, Bilal T. adlı üçüncü kişiye satıldı.
KADIN YILMAYIP DAVA AÇTI
Mağdur kadın satışa konu evin "aile konutu" olarak kullanıldığını, onay vermemesine rağmen yapılan satışın aileyi zor duruma düşürdüğünü öne sürdü ve satışın iptalini istedi. Mahkeme, anlaşmazlığa konu evin yeni Medeni Kanun’un yürürlük tarihinden önce edinilmiş olması nedeniyle talebi reddetti. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi kadının temyiz talebi üzerine satış işleminin iptaline karar verdi. Yargıtay kararı da özetle şöyle:
AİLE KONUTU SATILAMAZ
Medeni Kanunu 1 Ocak 2002’de yürürlüğe girmiş ve bu kanunla, ’aile konutu’ adı altında yeni bir hukuki kavram getirilmiştir. Yeni kanunun 194’üncü maddesi, ’eşlerden biri diğer eşin açıkça rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez; aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz’ hükmünü içermektedir.
AİLE KONUTU KORUMA ALTINDA
Yeni düzenleme ile tapu sicilinde konutun sahibi olarak görülen eşin, hukuki işlem özgürlüğü, diğer eşin katılmasına ve onayına bağlanmıştır. Düzenlemenin amacı, ailenin ve aile konutunun koruma altına alınmasıdır. Bu koruma, evlilik birliği devam ettiği sürece yeni Medeni Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih olan 1 Ocak 2002’den önce edinilmiş aile konutları için de geçerlidir.
KADININ RIZASI OLMADIĞI SABİT
Dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu ve davacı kadının satışa razısının olmadığı sabittir. Konutu satın alan davalı kişi de, davacı kadının bu satışa rızasının olmadığını bilmektedir. Bu açıklamalar karşısında davanın kabulü gerekirken, reddi yasaya uygun görülmemiştir.
BENİ arayan okurum 20 yıllık evli üç kızı olan bir kadın. Kocasının, oturdukları, "aile konutu" niteliği taşıyan evi satmak istediğini belirterek, "Ben ne yapabilirim. Dava açma hakkım var mı? Açsam nasıl sonuçlanır" diye soruyor.
Hem bu maili atan kadın okuruma hem de diğer kadınlara iyi bir haberim var. Artık kocanız sizden habersiz oturduğunuz evi yani "aile konutunu" satamaz. İster yeni Medeni Kanun’un yürürlüğü girdiği 2002’den sonra isterse, 20 yıl önce evlenmiş olun yargı aile konutlarını koruma altına aldı. Kocanız sizin onayınız olmadan "aile konutunu" satarsa, satışı iptal ettirmeniz mümkün.
YARGITAY KARAR ALDI
İstanbul’dan açılıp Ankara’da Yargıtay’a kadar uzanan dava sonunda, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, "Aile konutunun, eşlerin ikisinin birden onayı olmadan satılamayacağına" ilişkin bu düzenlemenin, yeni Medeni Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih olan 1 Ocak 2002’den önce edinilmiş aile konutları için de geçerli olduğuna karar verdi. Bu karar da şu anlama geliyor: 2002’den önce evlenmiş çiftlerin "aile konutları" da aynı şekilde koruma altına alındı. Evlilik tarihi ne olursa olsun eşlerden ikisinin de onayı olmadan ailenin oturduğu konut satılamayacak ya da kiralıksa kira sözleşmesi feshedilemeyecek. Devrim niteliği taşıyan bu karar bakın şu süreç sonunda alındı:
KARISININ İTİRAZINA RAĞMEN EVİNİ SATTI
2005’te İstanbul’da eşi ve çocuklarıyla birlikte oturduğu konutu satışa çıkaran Ahmet K. adlı koca, karısının "satma" demesine hiç kulak asmadı. Kadın, "Ben evimizi satmak istemiyorum" itirazını alıcıya da söyledi. Buna rağmen ev, Bilal T. adlı üçüncü kişiye satıldı.
KADIN YILMAYIP DAVA AÇTI
Mağdur kadın satışa konu evin "aile konutu" olarak kullanıldığını, onay vermemesine rağmen yapılan satışın aileyi zor duruma düşürdüğünü öne sürdü ve satışın iptalini istedi. Mahkeme, anlaşmazlığa konu evin yeni Medeni Kanun’un yürürlük tarihinden önce edinilmiş olması nedeniyle talebi reddetti. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi kadının temyiz talebi üzerine satış işleminin iptaline karar verdi. Yargıtay kararı da özetle şöyle:
AİLE KONUTU SATILAMAZ
Medeni Kanunu 1 Ocak 2002’de yürürlüğe girmiş ve bu kanunla, ’aile konutu’ adı altında yeni bir hukuki kavram getirilmiştir. Yeni kanunun 194’üncü maddesi, ’eşlerden biri diğer eşin açıkça rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez; aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz’ hükmünü içermektedir.
AİLE KONUTU KORUMA ALTINDA
Yeni düzenleme ile tapu sicilinde konutun sahibi olarak görülen eşin, hukuki işlem özgürlüğü, diğer eşin katılmasına ve onayına bağlanmıştır. Düzenlemenin amacı, ailenin ve aile konutunun koruma altına alınmasıdır. Bu koruma, evlilik birliği devam ettiği sürece yeni Medeni Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih olan 1 Ocak 2002’den önce edinilmiş aile konutları için de geçerlidir.
KADININ RIZASI OLMADIĞI SABİT
Dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu ve davacı kadının satışa razısının olmadığı sabittir. Konutu satın alan davalı kişi de, davacı kadının bu satışa rızasının olmadığını bilmektedir. Bu açıklamalar karşısında davanın kabulü gerekirken, reddi yasaya uygun görülmemiştir.
Ankara’da yeni moda: İçsel estetik
ÜMİTKÖY’de üç yıldır hizmet veren Magic Care adlı klinikte hem anti-aging yaptırıp geçmişi geriye sarmak ve SPA merkezinde rahatlayıp fiziksel olarak daha iyi görünmek hem de NLP teknikleriyle sağlık, ilişki, kariyer konularında, "içsel bütünlük" sağlamak ve stres atmak mümkün.
İstanbul’daki benzerleri gibi olan çok kapsamlı bir kompleks olan klinikte, iki haftadır NLP uzman eğitimcisi-siyasi koç Mustafa Kılınç hizmet veriyor. Bu uygulamayla Türkiye’de bir ilke imza atan merkezden, kilolarınızdan, kırışıklarınızdan, takıntı ve korkularınızdan kurtularak, yepyeni bir imajla çıkmak mümkün oluyor. Plates başta olmak üzere spor yapan, lazer, SPA ve tepeden tırnağa bakımla estetik destek alan kadınlar, kendilerini yeniden şekillendirmek, rahatlamak ve stres atmak için de Kılınç’tan yardım alıyorlar. Ankara sosyetesinin özel bir üyelik sistemi ve günlük girişle yararlandığı klinikte Kılınç, kadınların NLP teknikleri ile zayıflamalarına, hırsız, karanlık, yükseklik, kapalı yerde kalma gibi korkularını yenmelerine yardımcı olurken, sigarayı bırakma konusunda da destek veriyor. Kılınç’a göre güzellik bir bütün. Fiziksel güzellik ancak içsel rahatlık ve mutlulukla bütünleşirse, daha çarpıcı olabiliyor. Kılınç, merkezde, çocuklara da ÖSS ve OKS’ye hazırlık koçluğu da yapıyor. Bu konuda daha detaylı bilgi almak isteyenler www.magiccare.com.tr adresine girebilirler.