BANA mail atan Bahçelievlerde bir apartmanda kiracı olan okurumun yazdıkları çok ilginç. Üst kat komşusunun, "Siz kiracısınız, çatıya anten koyma hakkınız yok. Anteni kurarsanız kiremitler kırılır, salonumun tavanına yağmur suları sızar" diye karşı çıktığını yazmış. "Ben ne yapabilirim diye" sormuş.
Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre, oturma (sükna) hakkına sahip olan kiracılar apartmanın garaj, teras, çamaşırhane, çamaşır kurutma alanı gibi "ortak yerlerden" diğer evsahipleri gibi arsa payı oranında yararlanabilirler. Evsahibinin "halefi" olarak ortak yerleri aynı şekilde kulanabilirler. Kiracının bu haktan yararlanmasını diğer kat malikleri yani evsahibi olan komşular engelleyemez.
ANTEN DAVASI AÇMAK MÜMKÜN
Yargıtay’ın da bu konuda, "Kiracının ortak yerlerden yararlanma hakkı vardır. Gerektiğinde bu konuda dava açabilir" şeklinde içtihat niteliği almış kararları var. Bu kararlardan biri mail atan okurumun sorduğu sorunun ve izlemesi gereken yolun yanıtı gibi. Örnek dava şöyle açılmış.
Ankara’da bir apartmanda 2 numaralı dairede kiracı olarak oturan davacı A.S, çatıya televizyon anteni kurmak istedi.Ancak buna 5 numaralı dairede oturan komşusu karşı çıktı. Bunun üzerine, A.S bu müdahalenin önlenmesi ve ortak yer olan çatıya anten koyabilmek için dava açtı. Mahkemede de davayı haklı buldu. Yargıtay da davalı, anten koydurmayan komşunun temyiz itirazını reddedip kararı oybirliği ile onadı.
KİRACILAR MERDİVENİ BİLE KULLANAMAZ
Karar ise bakın şöyle:
"Olayda davacı kat maliki değil kiracıdır ve davayı bu sıfatla açmış bulunmaktadır. Bu itibarla sorunun evvela umumi hükümlere ve Borçlar Kanunu’nun kira sözleşmesine ait hükümleri dairesinde çözümlenmesi gerekir. Borçlar Kanunu’nun 248. maddesinde belirtildiği üzere kira akdi bir şeyin kullanılmasını kiralayan tarafından kiracıya terk edilmesinden ibarettir.
Olayın niteliği bakımından bu kullanma hakkının geniş şekilde kabulü gerekir. Yani kat mülkiyeti kurulmuş bölüme münhasır olmayıp o bağımsız bölümle bağlantılı olan ortak yerlere de şamil olduğundan şüphe edilemez. Zira aksi düşüncenin kabulü ortak yerlerden olan binanın merdivenlerinden dahi kiracının faydalanmasına izin verilmemesi gibi sözleşmenin yerine getirilmesini imkansız hale sokacak bir netice doğurur."
KİRACININ DAVA HAKKI SINIRLI
Ortak yerlerin kullanmasının engellenmesi halinde kiracıların da hakimin müdahalesini isteme yani dava hakkı da var. Ancak, bu dava hakkı evsahiplerinki kadar geniş değil. Kiracılar evsahipleri gibi her türlü davayı açamıyorlar. Kat malikleri kurulunun bir kararına karşı dava açabilmeleri için özel bir çıkarlarıyla ilgili olması hak ve yararlarının doğrudan zedeleniyor olması gerekiyor. Kiracılar çatı dışında ortak yerlerden yararlanmalarını sınırlayan şu örnek durumlarda davacı olabiliyorlar:
Genel merdivenin diğer kat maliklrinden biri tarafından yararlanmalarını kısıtlar biçimde haksız işgali
İşyeri olarak kiraladıkları bağımsız bölümün kapısına veya dışarıdaki uygun bir yere tanıtı levha koymalarının engellenmesi
Kat malikleri kurulu tarafından apartmana giriş ve çıkışın haksız yere kısıtlanması, dış kapının belli saatlerde kilitlenmesi
KİRACI ÇEVRE DÜZENLEMESİ PARASINI KİRADAN DÜŞER
Eryaman’da bir sitede oturan H.T ise sitenin ortak çevre düzenlemesi bedelini kiracı olarak ödemek zorunda olup olmadığını sormuş.
Kat Mülkiyeti Kanunu’na göre ortak giderlerin ödenmesinde evsahibi ile birlikte sorumlu. Ancak, sorumluluğu kira miktarı ile sınırlı ve sözleşmede aksine hüküm yoksa yaptığı ödemeyi de kiradan düşebiliyor. Bu durumda kiracı okurum da çevre düzenlemesine ilişkin ortak gidere katılıp, kiradan düşebilir. Bu konudaki yasal düzenleme ise şöyle:
"Kat maliklerinin payına düşecek gider ve avans borcundan ve gecikme tazminatından bağımsız bölümlerin birinde kira akdine oturma hakkına veya başka bir sebebe dayanarak devamlı bir şekilde faydalananlar da müştereken ve müteselsilen sorumludur. Ancak, kiracının sorumlulğu ödemekle yükümlü olduğu kira miktarı ile sınırlı olup yaptığı ödeme kira borcundan düşülür."