Toplu yeni doğan ölümleri ve karton kutuda teslim edilen bebek cenazesi ile gündeme oturan Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Hastanesi’nin Başhekimi Opr. Dr. Leyla Mollamahmutoğlu’nun Türk Jinekoloji Derneği Ankara Şubesi’ne başkan seçildiği genel kurul yargıya taşındı.
Türk Jinekoloji Obstetrik Derneği, Mollamahmutoğlu’nun başkan seçildiği Ankara şubenin genel kurulunda usülsüzlük yapıldığı gerekçesiyle iptali için nöbetçi asliye hukuk mahkemesinde dava açtı. Dava dilekçesinde, genel kurula, yasaya aykırı şekilde dernek üyesi olmayan Zekai Tahir Burak Hastanesi yöneticilerinin alındığı ve kulis yaptıkları öne sürüldü.
Yedek denetim kurulu seçilmedi
Dava dilekçesinde seçimin tümüyle "kargaşa ortamında gerçekleştirildiği" ve yedek denetim kurulu üyelerinin belirlenmediği, genel kurulun organ seçimlerini tam olarak gerçekleştirememiş olmasının başlı başına iptal nedeni olduğu savunuldu. Genel merkezin davacı, Ankara şubenin davalı olduğu dava yeni adli yılda görülmeye başlanacak. Dava dilekçesindeki ilginç iddialar ise bakın şöyle:
Dernek üyesi olmayan kişiler, özellikle genel kurulu yasaya aykırı biçimde yönlendirmeye çalışan Zekai Tahir Burak hastanesi yönticileri toplantı yerine alınmış bu kişiler seçimi etkileme ve üyeleri yönlendirmek maksadıyla tüm üyelerle tek tek görüşmüşlerdir. Bu husus Dernekler Yönetmeliği’nin açık ihlalidir. Oylama açık yapıldı, tüzüğe aykırı
Genel kurulda organların seçimlerinin gizli oy ve açık tasnifle yapılması tüzükte amir hükümdür. Bu açık ve net kurala ve toplantı sırasında dernek genel bakanının divan heyetini bu konuda bizzat yazılı olarak uyarmasına karşın oylamaların tamamının açık yapılması genel kurulun iptalini gerektirir. Dernek yönetim kurulu başkanı Prof Dr Bülent Tıraş, genel kurul sırasında oylamanın hazırlanacak kapalı kabinlerde yapılması gerektiğini içeren itiraz dilekçesi sunmuştur.
Seçim manipüle edildi, özgürlük ihlali yapıldı
Uyarıya rağmen divan başkanlığınca önlem alınmamış gizli oylama yöntemi uygulanmamış ve toplantı böyle sonuçlandırılmıştır. Dernek üyelerinden oluşan bir grubun dernek üyesi olmayan art niyetli kişilerle el ve işbirliğine girerek, şube genel kurulunda yapılan seçimi manipüle etmek üyeleri etkilemek ve özellikle üyelerin iradelerini baskı altına almak maksadıyla hareket ettiği, tüzüğü açıkça ihlal etmiş olduğu; bu yolla hem dernek tüzel kişiliğinin hem de üyelerin dernek çalışmalarına katılma hak ve özgürlüklerinin ihlali suretiyle yaptığı anlaşılmaktadır.
Kime oy verildiği görülüp denetlendi
Yazık ki, divan bir grubun üyelere lanse ettiği adaylara oy verilmesini sağlamak için giriştiği bu hukuk dışı davranış önlenememiş, üyelerin açık oy vermesine ve birtakım artniyetli kişilerin üyelerin kime oy verdikleri görüp denetlenmesine izin vermiştir. Bu hukuken kabul edilemez.
On kadın doğumcu tanık gösterildi
Davada, Başkent, Gazi, Hacettepe ve Ankara Üniversitesi tıp fakültelerinden profesör ve doçentlerin aralarında bulunduğu on ünlü kadın doğum uzmanı tanık olarak gösterildi. Kadın doğumculardan oluşan on kişilik tanık listesi şöyle:
"Prof Dr Hulusi Zeneloğlu (Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi), Prof Dr Haldun Güner (Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi)Prof Dr Oya Gökmen, Prof Dr Özgür Deren (Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi), Doç Dr Bülent Berker (Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi), Doç Dr Bülent Gökmen (Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi) Prof Dr Sevinç Dinçer Cengiz (Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi), Prof Dr Fulya Dökmeci (Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi), Doç Dr Çağatay Taşkıran (Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi), Dr Orhan Aksakal."
Tartışmalı genel kurulla ilgili son sözü artık yargı söyleyecek...
Kleptoman eşten raporla boşanılacak
EŞİN cebinden habersiz para almayı "güven sarsıcı davranış" diye nitelendiren ve boşanmaya yeterli gören Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, çalma hastalığı olan kleptomaniyi ise tek başına boşanma nedeni saymadı. Yargıtay, kleptoman davalı kadın hakkında ihtisas kurulundan rapor alınarak, karar verilmesini istedi. Yargıtay, çiftin boşanma kararını da bozdu. Bakın dava nasıl açıldı:
İzmir’de oturan N.D’nin kleptoman olduğu iddiasıyla kocası M.D, aile mahkemesinde boşanma davası açtı. Mahkeme kocayı haklı görerek, çiftin boşanmasına karar verdi. Kadın kararı Yargıtay’da temyiz etti. Yargıtay boşanma kararının eksik incelemeyle verildiği gerekçesiyle hükmü bozdu. Kararda şöyle denildi:
"Olayların oluş şekli ve çalınan eşyanın niteliği çalıntının devmallığı dikkate alınarak davcalının kleptomani (çalma hastalığı) olup olmadığının anlaşılması için sağlık kurulunaü gönderilerek, bu konuda görüş alınması sonucuna göre hükmün kurulması gerektiğinin düşünülmemesi eksik inilcelemeye karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Hükmün açıklanan nedenlerle davalı kadın yararına bozulmasına"
Yargıtay’ın bu kararının ardından kadın sağlık muayenesinden geçirilecek ve mahkeme sonucuna göre yeni bir hüküm kuracak.