ASKERDE, idari görevde ve kaza kurşunuyla ölenlerin şehit sayılmaması gibi kaza geçirenlerin malül-gazi sayılmaması da tartışma yaratıyor.
Ankara’da yaşayan bir okurum, 20 yaşındaki oğlunun askerde kaza geçirilip yaralandığını, malül-gazi sayılıp sayılamayacağını, bu konudaki yargı kararlarını sormuş. Bu yanıt için üzgünüm. Ama savaşta ya da terörle mücadele dışında ölenler şehit sayılmadığı gibi yaralananlara da gazilik statüsü verilmiyor. Ama, oğlunuz önce bu yönde başvuru yapmalı. Ret yanıtı verilmesi halinde ise bu idari işleme karşı dava açabileceği yer Askeri Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM) olacak. Ancak, AYİM’in verdiği kararlar da benzer şekilde.
Kuaför er de gazi sayılmadı
AYİM, son olarak, mesleği kuaförlük olan ve havan eğitimi sırasında sağ eli yaralanan erin malül-gazi sayılması için açtığı davayı reddetti. O dava bakın şöyle açıldı: İstanbul’da askerlik hizmetini yapan er A.K, havan namlucuk atışları sırasında sağ elinden yaralandı. Ardından, yaralanan er yapılan tedavilere rağmen sağ elini kullanma yeteneğini kayıp ettiği, asıl işi kuaförlük mesleğini yapamayacak hale geldiği savundu. Dava dilekçesinde, bu olayda hiçbir kusuru bulunmadığını, kusurun idarede olduğunu savunarak, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, gazi statüsü verilmesi için dava açtı. AYİM 3. Dairesi, davayı oybirliği ile reddetti. Örnek karar da özetle şöyle: “Davacının yaralanması havan eğitimde havan namlucuk atışları esnasında meydana gelmiştir. Devletin sınırlarını korumak ve güvenliğini sağlamak ile harpte veya terör örgütlerine karşı yapılan mücadele veya her çeşit düşman silahlarının tesiri ile veya harp bölgesindeki harekatlar esnasında meydana gelmemiştir. Malül gazi sayılmak için kanunda sayılan hallerde yaralanma meydana gelmedğinden davacının malül gazi saygılması mümkün değildir.
Hukuka aykırılık yok
Davacının malül gazi sayılmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Davacının yaralanma olayı kanun kapsamında olmadığından kusur oranının tespiti de sonuca etkili değildir. Bu nedenle kusur oranının tespiti için bilirkişi dinlenmesine gerek görülmemiştir.”