Zenginlerin ömrü daha mı uzun?

İskoçya’da nüfus kayıtları esas alınarak yapılan bir araştırma, zengin semtlerde yaşayanların, fakir bölgelerde yaşayanlardan daha uzun ömürlü olduğunu göstermiş. Sürpriz değil. Bu uzun zamandır zaten biliniyor.

Haberin Devamı

Şimdiye kadar yapılan birçok çalışma, ekonomik imkanı iyi olanların -eğer genel kurallara dikkat ederlerse- düşük gelir grubunda olanlara göre daha uzun yaşadıklarını gösterdi.

Aradaki farkın pek çok nedeni var ama en önemli neden, paranın daha iyi sağlık kurumlarına ulaşma imkânını artırması.

Eğer mali durumunuz iyiyse doğal olarak hiçbir ekonomik kaygı duymadan sağlık kontrollerinizi düzenli yaptırma, zamanında tedavi olma ve bunları çevrenizdeki en iyi sağlık kurumlarıyla birlikte gerçekleştirme imkanı buluyorsunuz.

Uzun ömrün önemli şartlarından birinin koruyucu tıbba önem vermek, diğerinin de sağlık sorunlarını en iyi merkezlerde, en kısa zamanda tedavi ettirmek olduğu biliniyor.

Ne var ki son yıllarda “ticari” hatta “endüstriyel” bir karakter kazanan sağlık yapılanmaları çok pahalı hale geldi. Teşhis ve tedavide kullanılan teknolojiler ve ilaçlar müthiş pahalı. Hastane ücretleri çok yüksek.

Bütün bunlar sürekli olarak vurguladığımız “sağlık kontrollerini düzenli yaptırma” ve “erken teşhisten faydalanma”, “doktor ve sağlık kurumlarına müracaatta geç kalmama” kurallarının parası pulu olanların lehine işlemesine yol açıyor.
Bunun tek bir çözümü var. O da şu: Sağlığınızı sigortalatacak, sağlık sigortalarından faydalanmaya bakacaksınız.

İSTİSNALAR DA VAR!

Burada dikkat edilmesi gereken önemli bir nüans da şu: Yukarıdaki bilgiler her zaman ve illa ki “zengin ve refah düzeyi yüksek ülkelerde yaşayanların daha sağlıklı oldukları” veya “ortalama ömürlerinin daha uzun olduğu” anlamına gelmeyebiliyor.

Eğer sağlık organizasyonları yeterli değil, sağlık kurumları ve doktorlara ulaşma olanakları iyi planlanmamış, sağlık sigortaları yeteri kadar gelişmemiş bir ülkede yaşıyorsanız, yaşadığınız ülke ne kadar zengin olursa olsun bu durum sizin sağlığınız ve ömür sürenize yeteri kadar yansımayabiliyor.

Bu durumun tipik örneği Amerika’da yaşanıyor. Obama yönetiminin yerleştirmeye çalıştığı yeni sağlık düzeninin temel amacı da bu ayrımın etkilerini azaltmak.
Sağlıklı ve uzun bir ömür sürmenin refah ve zenginlikle ilgili bir yanının da olduğu kesin. Ama bu avantajı yakalamak için daha pek çok şeye ihtiyaç var. Bunlardan biri sağlığınızı da sigortalatmak, tedavi giderlerini bu şekilde karşılamaktır. Diğer yolları yarınki yazımızda gözden geçireceğiz.

Haberin Devamı

Yorgunluğun gözden kaçan sebebi: Lokal enfeksiyonlar

Haberin Devamı

Bazen diş kökünüze, böbreklerinize, idrar torbanıza, bademciklerinize, sinüs boşluklarınıza veya yumurtalıklarınıza yerleşen bir enfeksiyon vücut tarafından kontrol altına alınır.

Ama oradan tamamen yok edilemezse, yani orada sınırlı ama sürekli bir iltihap haline gelirse, bu duruma tıpta “Lokal enfeksiyon” adı verilir.
Lokal enfeksiyonların zaman zaman ortaya çıkan hafif ateşler, eklem, kas ağrıları, sebepsiz terlemeler dışında en önemli belirtisi, bir türlü geçmeyen yorgunluktur. Eğer uzun süredir yorgunsanız ve yorgunluğunuza yukarıdaki belirtiler de eşlik ediyorsa, nedenin gizli kalmış bir iltihap odağı olabileceği aklınızda olsun.

Doğal yiyeceklerde de toksin var

Haberin Devamı

Organik besinlerde bile doğal toksinler vardır. Yeşil patatesteki solanyum buna örnektir. Ancak bunlar gerektiği kadar tüketildiklerinde nadiren sağlık sorununa yol açarlar.

Peki bitkilerde doğal toksin neden var? Bitkiler, hayvanlardan farklı olarak istilacı organizmalardan korunmaları gerektiğinde onlardan kaçınmazlar. Onların zararlarını azaltmak için doğal toksinler üretirler.

İşte bu nedenle doğal yiyeceklerde bile organikle üretilseler de bir miktar toksin olabilir. Ama bu toksinler genellikle bir sağlık sorununa yol açmaz.

Yazarın Tüm Yazıları