Yememe takıntısından kurtulmanın yolları

Araştırmalar yeme bozuklukları ve yememe takıntısının süratle yayıldığını gösteriyor. Çevresel etkenler, sosyal ve medyatik baskılar bu hızlı yayılmanın en önemli tetikleyicileri.

ÖZELLİKLE ‘daha ince ve zayıf bir beden’in daha sağlıklı, güzel, kabul edilebilir, özgüveni arttırıcı ve hoş olduğunu, böyle bir bedenle işin, eşin, servetin, başarı ve şöhretin daha kolay yakalanacağını telkin eden haberler, görüntüler, kitap ve dergiler, en önemli sabotajcılar gibi görünüyor. Beslenme bozuklukları genetikle de ilişkili. Genetik yapısı ‘mükemmeliyetçi ve sıradanı beğenmeme’ ile karakterli olanlarda yeme bozuklukları daha yaygın ve sık görülüyor. Modern yaşamın değiştirdiği aile ve çevre koşulları da bir başka sorundur. Aile içi sorunlar, boşanma ve ayrı yaşamalar, iç göçler, sık sık ev-iş şeklini değiştirmeler, ekonomik gelgitler, yeme bozukluklarının sıklaşmasının diğer etkenleridir.

BELİRTİLERİ NELER

Bir kez daha belirtelim: ‘Daha ince ve zayıf olmanın, daha seksi, güzel, daha çok finansal-ekonomik başarı, özgüven, moral ve sağlık demek olduğu’nu telkin eden bir medya bombardımanının bu önemli sorunun yaygınlaşmasındaki birinci faktör olduğundan kimse kuşku duymuyor!

Periyod/Adet düzensizliği.

Hızla oluşan kansızlık (Anemi).

Cilt ve saç sorunlarının ortaya çıkması: Saçlarda kırılma, incelme, dökülme, ciltte kuruma, pullanma ve tüylenme.

Soğuğa tahammülsüzlük.

Yanaklarda şişme: ‘Sincap yanaklar’ tükrük bezlerinde şişmeye bağlıdır.

Gerginlik, takıntı işaretleri, sinirlilik, aileden ve arkadaşlardan uzaklaşma, yalnız kalma isteği, depresyon, özgüvende azalma, mükemmeliyetçilik gibi ruhsal değişimler.

Yorgunluk ve bitkinlik.

Unutkanlık, öğrenme ve kavrama güçlüğü, odaklanmada zorlanma.

Hiperaktivite belirtileri, sürekli kıpırdanmak, aşırı egzersiz yapmak.

BİR YAKININIZDA VARSA

Anoreksia ve bulimia’nın belirtilerini öğrenmelisiniz.

Sağlık yardımlarının neler olduğunu ve hangilerinin daha etkili olduğunu bilmelisiniz.

Onlarla güvene dayalı, anlayışlı, hoşgörülü ve sevecen bir ilişki kurmalısınız.

Olaylara sorumlu kişinin bakış açısıyla yaklaşmalısınız. Yeme bozukluğuna yakalanan yakınınızla gerçekler ve mantıktan çok, mevcut durum, gelişen olaylar, çözümleri ve onun duyguları ve beklentileri üzerine konuşmalısınız.

Ona kızmak, öğüt vermek yerine sağlığına yönelik endişelerinizden bahsetmelisiniz. Sağlığı ile ilişkili endişelerinizi bilgiyle ve sabırla anlatmalısınız. Bunu yaparken kilosu konusundaki kaygılarınızdan bahsetmemelisiniz.

Sorunun profesyonel bir yardım gerektirdiğini ve en iyi çözümü profesyonel ve uzman bir kadro ile üretilebileceğini belirtmeli, böyle bir klinikten yardım almaya ikna etmelisiniz.

Danışmanı, arkadaşı, ailesi, hocası; kısacası maddi ve duygusal bir destekçisi ve güvenilir bir yakını olarak ona her zaman ve her koşulda yardımcı olabileceğinizi anlatmalısınız.

Bütün bu yaklaşımlar onda herhangi bir değişiklik yaratmıyor veya onu tedirgin ediyorsa ısrarcı olmamalısınız. Durum biraz bile umutlu olsa bir dahaki konuşmanıza kadar kapıyı aralık bırakmaya çalışmalısınız.

Umut gördüğünüzde, fırsat buldukça, sabırla, hoşgörü ve içtenlikle tekrar denemelisiniz. Yardım için hep hazır olduğunuzu açıkça belirtmelisiniz.

Eğer durumu hızla kötüleşiyorsa hemen acil tıbbi yardım istemelisiniz.

Ünlü top model Kate Moss’un 1990’lı yılların başında yıldızı parladığında, tüm genç kızlar onun gibi zayıf ve ince olma çılgınlığına kapılmıştı. Dünyanın birçok ülkesinde anoreksiya tehlikesi belirince de Kate Moss, ‘yememe sorunu olmadığını, bu konuda hakkında çıkan iddiaların yalan olduğunu’ belirtmişti.

YEME BOZUKLUĞU OLAN BİR GENÇSENİZ

Sorununuzun önemli ve sağlığınız için tehlikeli olduğunu kabul edin.

Ümitsizliğe kapılmayın, panik yapmayın. Sadece yardım isteyin. Sorunun ‘çözümlenebilir’ olduğundan kuşku duymayın.

Yemekten veya yememekten değil, dengeli beslenmekten ‘sağlık’ bekleyin. Yorucu, sakatlayıcı, hastalık davet edici yoğun egzersiz yerine eğlenceli ve ılımlı egzersizleri tercih edin.

Desteğe ihtiyaç duyduğunuzda yiyeceklere değil, arkadaşlarınıza veya dostlarınıza yönelin.

Profesyonel yardım için sadece uzmanlaşmış merkezlere, bilimsel organizasyonlara güvenin. Tamamlayıcı desteklerden hiçbirini doktorunuzla konuşmadan kullanmayın. Doktorunuzla konuşup bedensel ve ruhsal destek ve değerlendirme almadan diyet uzmanları veya egzersiz danışmanları ile yeme bozukluğunuzu-yememe takıntınızı düzeltmeye, tedavi ettirmeye kalkmayın. Tamamlayıcı tıp önerilerine doktor gözetiminde bile olsa soğuk bakın.

İyileşme sürecinize siz de katkıda bulunun. Herşeyi çevreniz, aileniz, profesyonel uzman, tıbbi organizasyonunuz ve doktorunuzdan beklemeyin. Tedavide köstekleyici veya izleyici değil, destekleyici ve katılımcı olun.

Utanç ve çocukluk duyguları, yeme bozukluklarını başlatan ve tetikleyen en önemli ruhsal sabotajcılardır. Bu tür sorunları süratle çözümleyin. Suçluluk, utanç ve sorgulayıcı çabalara gereğinden fazla yoğunlaşmayın.
Yazarın Tüm Yazıları