Reflü neden artıyor?

Asit yapıdaki mide sıvısının yemek borusuna geri kaçmasına “gastroözofagual reflü” deniyor. Yemek borusu yapısal olarak asit yapıdaki mide sıvısına dayanıklı değil. Yemek borusu ile mide arasındaki kapak ve kelepçe mekanizmaları şu veya bu nedenle bozulduğunda, mide muhtevası yemek borusuna geri kaçıyor (reflü sözcüğü yabancı dilde “geriye kaçan” anlamına geliyor), asitli mide suyu yemek borusunu tahrip ve tahriş ediyor. Hemen belirtelim ki, sorun sadece asit tahrişinden kaynaklanmıyor, mide muhtevasının yemek borusuna kaçması da bazı problemlere yol açıyor.

SORUN BESLENME HATALARI

Reflüden yakınanların çoğalmasının birkaç nedeni var. En önemlisi beslenme hataları. Son yıllarda yaygınlaşan rafine gıda tüketimi artışı, un, şeker, nişasta yüklü besinler, karbonhidrattan yoğun beslenme alışkanlığı, fast food yiyecekler reflü şikâyetlerini sıklaştırıyor. Hızlı ve çabuk yemek, ayaküstü atıştırmalıklarla beslenmeyi alışkanlık haline getirmek de reflü olasılığını yükselten yanlışlar. Akşam yemeği porsiyonlarının büyümesi, yatağa tok girilmesi de reflüyü tetikliyor.

BİR ÖNERİ

Reflüsü olanlara tavsiyeler

-  Rafine ürünleri, unlu, şekerli besinleri azaltın.
-  Kızartmaları en aza indirin.
-  Fast food yiyeceklere dokunmayın.
-  Aşırı yağlı yiyeceklerden uzak durun.
-  Akşam yemeğini erken yiyin ve hafifletin.
-  Yatmadan önce bir şey yemeyin.
-  Bol ve sık su için.
-  Yoğurt, kefir gibi probiyotikli besinleri sık tüketin.
-  Portakal suyu, domates suyu, limon, limonata, greyfurt suyu reflüyü tahrik edebilir.
-  Çiğ kuru soğan, kızarmış patates, kepekli yiyecekler reflüyü tetikleyebiliyor.
-  Çay, kahve, çikolata reflü olasılığını artırıyor.
-  Şarap ve biradan uzak durun.

Aklınızda olsun

-  Göğüste ağrı ve basınç hissi
-  Mide ve göğüs bölgesinde yanma, ekşime, kaynama, ağırlar
-  Ağza acı su gelmesi
-  Yiyeceklerin ağza gelmesi duygusu
-  Ses kısıklığı öksürük, nefes darlığı gibi şikâyetler
-  Ağız kurluğu
-  Hıçkırık
-  Kalp ağrılarıyla karıştırılabilen göğüs ağrıları

NEDEN ÖNEMLİ?

Her şeyden önce yaşam kalitesini bozduğu, tekrarlayıcı şikâyetlere neden olduğu için önemli ama reflünün yol açtığı en ciddi sorun uzun vadede yemek borusu kanserlerine yol açabilmesidir. Asitli mide sıvısı yemek borusunun yüzeylerini tahriş edince önce “metaplazi” denilen değişimler ortaya çıkıyor. Sorun bu dönemde ortadan kaldırılmazsa metaplazi bir süre sonra kansere dönüşüyor. Araştırmalara göre “metaplaz” gelişenlerde yemek borusu kanseri riski 100-150 kat artıyor. Son yıllarda yemek borusu kanseriyle daha sık karşılaşılmasının nedeni olarak da reflü sorununun yaygınlaşması gösteriliyor. Bu yanlış bir görüş de değil. Yukarıda belirttiğim gibi reflüsü olanlarda, özellikle metaplazisi olanlarda özfagus kanseri olasılığı artıyor. Barretözofasusun kanamalara yol açtığını da hatırlatalım.

STRES VE OBEZİTEYE DİKKAT...

Reflü sorununun yaygınlaşmasında obezitenin yaygınlaşmasının da rolü var. Obezite karın içi basıncı artırarak reflüyü tetikleyen bir sağlık sorunu olarak gösteriliyor. Stres de önemli bir faktör. Kronik stresin yol açtığı aşırı kortizol salgısı, yemek borusu-mide arasındaki kapağın genişlemesine sebep oluyor. Uyku sorunu olanlarda da reflüye sık rastlanıyor.
Kısacası reflü salgınının temel nedeni de “yaşam tarzı yanlışları”mız!