Plastik kaplar sağlığa zararlı mı

Modern insan zamanı iyi değerlendirmeye bakıyor. Bir eyleme ayırdığı süre ve enerjiyi, birkaç sefer kullanmaya çalışıyor.

Haberin Devamı

Hanımların çoğu hem çalışıp hem de ev hanımlığı ve hatta annelik sorumluluklarını da birlikte yürütürken, eskilerin deyimiyle â??işini bilmeden kolayını bilâ? dercesine teknolojinin tüm olanaklarından yararlanıyorlar.
Hafta sonları, yemek pişirdiklerinde ya da hafta içinde gerektiği zaman kullanabilecekleri malzemeleri hazırladıklarında, bunları sıklıkla plastik kaplara doldurup derin dondurucuya yerleştiriyorlar.

Plastik kaplar ne kadar sağlıklı
Derin dondurucuda kullanılmak üzere özel üretilmiş kaplar güvenlidir. Bu kaplardan bir oranda kimyasal madde besinlere geçiş yapsa da oran sağlıklı ve güvenli sınırlar içerisindedir. Başka gıdalara ait tek kullanımlık ya da yalnızca taşıma için değerlendirilen kaplarda yiyecek dondurmak sakıncalı olabilir.
Aynı durum mikro dalga fırınlarda kullanılan kaplar için de geçerlidir. Üzerinde â??mikrodalga fırında kullanılabilirâ? açıklaması olmayan bir kabı kesinlikle kullanmamak gerekir.

Haberin Devamı

Dondurma ile mikroplar kırılır(!) mı
Derin dondurucuların baş konuğu çiğ etlerdir. Dondurma işlemi zararlı bakteri öldürmez. Yalnızca büyümelerini durdurur. Et eritildiğinde, dondurulmadan önce barındırdığı bakteriler çoğalmaya devam eder.
Zararlı bakterilerden kurtulmanın en emin yolu pişirmektir. Etleri en az 70 Câ??nin üzerinde pişirmek gerekir.

Çözdürmeden pişirmek zararlı mı
Hayır, donuk haliyle eti pişirmenin zararı yoktur. Kızartmak, tütsülemek, mikrodalga fırında pişirmekten çok fırına vermek önerilir. Unutulmaması gereken nokta, öngörülen pişirme süresinin yaklaşık iki katı zaman gerektiğidir.
DR. EVREN ALTINEL

Dişleri her gün fırçalamak ömrü uzatıyor
Sağlığınızı tehdit eden mikropların ve iltihabi olayların çoğu diş köklerinde ve diş etlerinde yuvalanıyor. İyi bir diş bakımı ve düzenli olarak dişleri fırçalamak, bu ve benzer yangısal süreçleri engellediğinden vücuttaki iltihabı süreçler azalıyor.
Her gün düzenli olarak dişlerini fırçalayanlarda diş eti hastalıklarına, özellikle periodontidis gibi sorunlara ve diş çürüklerine daha az rastlanıyor. Kaliteli bir diş fırçası ile dişlerinizi düzenli olarak temizleyin. Diş ve diş eti sağlığında keramet(!) macunda değil fırça ile yapılan özenli temizliktedir. Fırçanın yeterli temizlik yapmadığı durumlarda â??diş ipiâ? de kullanabilirsiniz.
DYT. ALİ DERELİ

Tansiyon yüksekliği cinsel gücü olumsuz yönde etkiliyor
Hipertansiyonlu hastaların bir kısmı önerilen ilaçları kullanma konusunda isteksiz davranırlar. Bunun nedeni ilaçların cinsel güçlerini azaltacağı korkusudur. Bu duruma özellikle erkek hastalarda sık rastlanır. Erkekler ilaçlarla sertleşme problemi yaşayacakları endişesine kapılır.
Uzmanlara göre bu bazen doğru da olsa çoğu zaman yersiz bir endişedir. Çünkü hipertansiyon hastalarında sertleşme sorunları beklenenden daha sık görülmektedir. Hipertansiyonun özellikle damar sertliği süreçlerini hızlandırarak sertleşme sorunlarına yol açabileceği biliniyor.

Ellerinizi yıkamayı ihmal etmeyin
Sıradan zannettiğiniz hastalıkların çoğu, hatta bazı önemli bulaşıcı hastalıklar, genellikle ellerde taşınan mikroplarla bulaşıyor. Mikrobik hastalıkların insandan insana geçmesinde ellerimiz önemli bir mikrop kaynağı ve taşıyıcısı haline gelebiliyor.
Elimizden düşürmediğimiz cep telefonları, paralar, cüzdanlar, kalemler, kapı tokmakları, yani elimizin temas ettiği birçok araç gereç, ellere mikrop bulaşmasına yol açabiliyor. Bu nedenle günde en az iki kez elleri ciddi bir şekilde yıkamak gerekiyor. Bu yıkama esnasında mutlaka sabun kullanmak, yıkadıktan sonra elleri iyice durulayıp kurutmak da şart...
Eğer el yıkamayı düzenli bir alışkanlık haline getirebilirseniz, anne-babalarınızın öğrettiği sofraya oturmadan önce elleri yıkamak ve yemekten sonra bu işi tekrar yapmak sürecini yeniden hayatınıza sokabilirseniz, birçok hastalıktan uzak kaldığınızı siz de göreceksiniz.

Tip2 diyabette genetik testler işe yarıyor mu
Diyabet uzmanları sadece genetik testlere dayanarak Tip2 diyabetle ilgili bir ön tahminde bulunmanın doğru olmayacağı fikrindeler. Bunun nedeni şeker hastalığının birden çok nedeninin olması... Bilindiği gibi şeker hastalığına yol açan faktörler sadece genetik miras ile sınırlı değil. Kötü beslenme, hareketsizlik, fazla kilolar, aşırı miktarda şeker, un ve nişastalı besin tüketimi de diyabeti kolaylaştırabiliyor.
DYT. TUĞÇE BAHÇE

Diyetiniz kaliteli mi

BİR SORU: Kalori alımının dönem dönem azaltılması (diyet yaparken haftada 2 -3 kez) vücutta bazı şeylerin eksilmesine neden olur mu? Takılma kilosunu ortadan kaldırmak için yapılan bu uygulama doğru mudur?
BİR CEVAP: Zayıflama diyetleri sadece meyve, sebze yedirten değil, bütün yiyecek gruplarından yeterli miktarda içeren sağlıklı beslenme planlarıdır. Kişiye özel ayarlanan kalori farkları, bütün yiyecek gruplarını değişik miktarlarda içerir. Posa bakımından zengindir. Özellikle takılma kilolarını ortadan kaldırmak amacı ile yapılan tek tip beslenmeye dayalı sistemler, bağırsak sistemini zorlayacaktır. Bağırsak florasını da destekleyecek ürünler de kalorisi kısıtlı bu planlarda yer almalıdır.
Ayrıca damak tadınıza hiç uygun olmayan yiyecekleri haftanın 2â?“3 günü tüketmek, ertesi günlerde diyette tüketmemeniz gereken, dayanamadığınız bazı yiyecekleri (çikolata, kek, kurabiye gibi) daha lezzetli hale getirecektir. Bu nedenle kalorisi yaşınıza, cinsiyetinize ve beden kitle indeksinize göre ayarlanmış bir diyet;
* yeterli miktarda vitamin ve mineral,
* yeterli miktarda protein (yüzde 15â?“20)
* yeterli miktarda karbonhidrat (yüzde 55â?“60)
* yeterli miktarda yağ (yüzde 25â?“30)
* 25â?“30 gr. posa içermelidir. Bu yüzdelerde yapılacak sağlıksız değişimler (karbonhidratın aşırı kısıtlanıp, yağın ve proteinin artırılması gibi) vücutta B grubu vitaminlerine olan ihtiyacı artıracaktır.
DYT. NİLÜFER BAYRAM

Başta hızlı zayıflıyor ama sonra takılıyorum
Diyet yapmaya karar verdiniz. Artık ana öğünleriniz ve ara öğünleriniz daha düzenli. Aynı saatlerde sizin için ayarlanmış kalori değerlerine uygun öğünler tüketiyorsunuz. Düzensiz bir yaşamdan, böyle planlanmış bir düzene geçince, kalori kısıtlaması ve porsiyon kontrolünü gerçek anlamda sağlayabiliyorsanız kilo kaybı başlıyor.
Ama ilerleyen zamanlarda kilo kaybetme hızı yavaşlıyor. Yavaşlaması da normal! Kilonuz olması gereken aralığa yaklaştıkça, genelde 2 aydan sonra siz diyet yapmaya alışınca kilo kaybı hızınızda azalma olacaktır. Bir süre sonra koruma haline gelecek, aynı yerde takılıyor olacaksınız. Bunun çözümü nedir?
* Yavaşlama başladığında diyetinizde küçük değişiklikler yapın. Kaloriyle oynamadan içeriği değiştirin.
* Egzersiz programında farklılıklar yapın. Egzersiz süresi veya şiddetini değiştirin.
DYT. GÜNEŞ AKSÜS

Yazarın Tüm Yazıları