Paylaş
Menopoz can sıkıcı belirtilere yol açabiliyor. Ateş basmaları, terlemeler, iç sıkıntıları, ani sinirlenmeler, uyku bölünmeleri bunların en yaygın olanları. Başka problemler de ortaya çıkabiliyor.
Örneğin saçlarda incelme, kırılmalar, tırnak problemleri, cilt kurumaları da bazen ciddi boyutlara ulaşabiliyor.
Menopozun hızlandırdığı osteoporoz/kemik erimesi problemi ise bunlardan çok daha mühim bir konu. Diğer taraftan menopoza giren her kadında az çok kilo değişiklikleri de oluyor.
Özetle, menopozun sorunları bir hayli fazla ama her kadında bu sorunların hepsinin ortaya çıkması da şart değil. Ayrıca söz konusu sorunların hafif ya da ağır seyretmesi de mümkün, durum biraz da genetik miras ve şansa bağlı.
Menopoz sıkıntılarının nasıl hafifletilebileceğine gelince... Bu konu 20-30 yıl öncesine kadar çok önemli değildi. Menopoza giren kadınlara bir östrojen hormonu verilip sorun çözülüyordu.
Gel gelelim hormon haplarının meme ve yumurtalık kanseriyle ilişkili olduğu anlaşılınca durum değişti. Çok özel bazı haller dışında bu hapları kullanan pek kalmadı.
Neticede hanımların şikâyetlerini çözebilecekleri etkili bir ilaç olmayınca menopoz sorunları
yeniden patladı. İşin kötü yanı kadınların ömrü de uzuyor ve bu iyi gelişme, aynı zamanda menopozda geçirilen yılların da artması anlamına geliyor. Kısacası menopoz sorunları artık çok önemli bir problem yumağı.
Peki, ne yapacak hanımefendiler, problemleri için hangi doğal çözümlerden faydalanacaklar? Buyurun...
BİR NOT
Uyku doktoruna ne zaman gitmeli?
Önce aklınızdan geçen o ilk soruya cevap vereyim: “Uykunun da doktoru olur mu?” Olur, var! Nöroloji uzmanlarının bir kısmı uyku bozuklukları sorunu konusunda üst eğitimlerden geçerek bu alanda daha faydalı bilgi ve deneyimler kazanabiliyor. Peki, bu doktorlara ne zaman gitmek lazım?
- Uykunuzda oluşan bazı değişimler (mesela horlamalarınız) eşinizi rahatsız edici boyutlara ulaştığında.
- Eşiniz gece aşırı horladığınızı, hatta zaman zaman nefessiz kaldığınızı veya nefesinizin durduğunu söylediğinde.
- 3-4 haftadan daha uzun bir süre ile uykuya dalma güçlüğü çektiğinizde.
- Yine 3-4 haftadan daha fazla bir süre geçtiği halde her sabah aşırı yorgun uyandığınızda.
- Gece iyi uyuduğunuz halde gün içinde sık sık uyuklamaya başladığınızda.
- Uykunuz çok sık bölündüğü, kramplar, ayak ağrıları, sızıları, yanma ve uyuşmaları nedeniyle problemli hale geldiğinde bir uyku doktoruna gitmenizde
fayda var.
BANA GÖRE
Beyaz pirinçten uzak durun
Pirinç, özellikle de cilalanmış beyaz pirinç posa oranı düşük, nişastası bol, glisemik yükü fazla bir besin. Kan şekerini hızla ve fazlaca yükseltip ani insülin artışı yaratarak insülin-şeker dengesinde iniş çıkışlara, hoplayıp zıplamalara yol açıyor ve bundan en çok da beynimiz etkileniyor.
Bir tabak pirinç pilavı yemekle bir tabak toz şeker tüketmek arasında fark yok diyenler, haklı. Kan şekerini hızla değiştiren her besin gibi pirinç de sağlıklı bir besin olmasa gerek.
İlle de pirinç pilavı yemek mi istiyorsunuz? Pirincin kepeklisini, esmerini, şişman olanını değil de ince uzun olanını seçin. Üzerine yoğurt, kıyma, et, tavuk, hindi parçaları gibi proteini güçlü besinler ekleyin. Tavuklu pilav, hindili pilav, yoğurtlu pilav veya etli pilav olabilir mesela. Burada da işin pilav kısmını sınırlı tutmanızı tavsiye ederim.
BİR HATIRLATMA
Bellek-balık ilişkisini unutmayın
Belleğini sağlam tutmayı isteyen birinin aklına ilk gelen soru şu olur: Ne yiyip içmeliyim? Eğer siz de böyle bir liste arıyorsanız bana göre en başa yazın.
Bellek dostu besinlerin en tepesinde hep balık var, onu yumurta izliyor. Balığın belleğe sağladığı katkılar sadece içindeki omega-3 yağları (DHA ve EPA) ile ilgili de değil. Tabii ki DHA da EPA da bellek için mühim maddeler ama balık içerdiği fosfolipidler, değerli proteinler, vitamin ve mineraller nedeniyle de bellek dostu bir besin.
KESİP SAKLAYIN
Menopoz için 10 mühim tavsiye
1- Egzersiz yapılacak, özellikle de yürünecek. Günde 40-45 dakika yürümek son derece etkili bir anti menopoz çözüm gibi görünüyor.
2- Sebze ağırlıklı beslenilecek. Çünkü sebzelerde bitkisel/doğal östrojenler var ve işe yarıyorlar. Kilo almamaya gayret edilecek. Karbonhidratlardan, özellikle un-şeker ağırlıklı olanlardan uzak durulacak.
3- Keten tohumundan destek alınacak. Keten tohumu bitkisel östrojenler gibi çalışan lignanlardan zengin, doğal bir mucize.
4- Soya ürünlerine pek yaklaşılmayacak. Soya yakın zamana kadar (bitkisel östrojenlerden çok zengin olduğu için) tavsiye edilen bir doğal besindi. Ne var ki soyalı ürünlerin orasıyla burasıyla çok oynadılar. Durum açıklığa kavuşana kadar uzak durmakta fayda var.
5- Uyku desteklerinden istifade edilecek. Melisa, papatya çayları, passiflora, valeryan hapları, hatta gerektiğinde melatoninden faydalanılacak.
6- Ayak yanmaları, gece krampları, ateş basmaları için magnezyum desteklerine başvurulacak. Tabii ki doktorlara sorarak.
7- Soya dışı bitkilerden elde edilen bitkisel östrojen GENİSTEİN içeren haplardan faydalanma konusu doktorlarla konuşulacak.
8- Cilt kuruması ve benzer sorunlar için primrose oil desteği içeren haplardan faydalanmak da (gamalinoleik asit) düşünülecek.
9- Kalsiyumdan zengin bir beslenme planı yapılacak. Süt ürünleri ihmal edilmeyecek. Kalsiyum zengini sebzeler (özellikle lahana grubu) daha çok tüketilecek.
10- D vitamini, B12 vitamini, kalsiyum, magnezyum, açlık ve tokluk insülini seviyelerinin takibi de ihmal edilmeyecek.
Paylaş