Paylaş
Kötü kolesterol yüksekliğinin tedavisinde ilk aşama, beslenme önlemleri almak ve hareketli bir hayat sürmektir. Bazen bu önlemler yeterli olmaz. Sadece sebze meyve yiyip, her gün bir saate yakın egzersiz de yapsanız kolesterolünüz yeteri kadar düşmez. İşte böyle durumlarda kolesterol düşürücü ilaçlardan faydalanmak gerekebiliyor.
KOLESTEROLÜ düşürmek için en çok kullanılan ilaçlar, ortak bir isimle tanımlanıyor: Statinler! Statinler son yıllarda bizde de ’çok kullanılan ilaçlar ligi’nin ilk sıralarında yer almaya başladı. Bu ilaçları da gereksiz ve dikkatsiz kullanma eğiliminde olduğumuzu düşünen hekimlerden biriyim. İflah olmaz statin karşıtlarından ne kadar uzaksam, her reçeteye statin yazma konusunda da o kadar duyarlıyım. Diğer ilaçlarda olduğu gibi kolesterolü dengeleyen ilaçları kullanmada da temel sorumluluk biz doktorlara düşüyor.
Ne var ki bu ilaçlara ne zaman başlanacağı konusunda bizim de kafamız karışık. Çünkü elimizde net bir yol haritası hálá yok! Kısacası LDL ve HDL kolesterol değerlerinin hangi noktalara ulaştığında ilaç tedavisine başlanması gerektiği konusunda doktorlar da kararsız...
Faydaları da var Statinler karaciğerde kolesterol üretimini düşünerek LDL kolesterolü azaltıyor. LDL kolesterol azalınca matematiksel bir toplamdan ibaret olan total kolesterol de azalıyor. Her gün alınan 5 mg atorvastatin, 10 mg sinvastatin, 20 mg pravastatin, 40 mg fluvastatin LDL kolesterolü yüzde 30, total kolesterolü yüzde 20 civarında azaltıyor.
Statinlerden bazıları trigliserid isimli yağı da azaltabiliyor. Özellikle atorvastatin içerenler trigliserid düzeylerinde yüzde 20’leri geçen düşüşler sağlayabiliyor. Hatta günde 80 mg dozda kullanıldığında atorvastatinin (ciddi trigliserid yüksekliği olan kişilerde) yüzde 60’lara varan düşmeler sağlayabildiği görülüyor. Statinlerin HDL kolesterol düzeylerini birazcık artırabileceği biliniyor ama bu etki son derece sınırlı. Çoğu zaman yüzde 5-10 oranında bir artıştan fazlası beklenmiyor.
Yan etkileri var Kolesterol yüksekliği problemi olan çok sayıda hastayı izleyen ve değişik statinleri sık sık kullanan bir hekim olarak kişisel kanaatim statinlerin güvenli ilaçlar olduklarıdır. Çok endişe edilen karaciğer ve kas hasarı yaklaşık yüzde bir-iki oranında görülüyor. Çoğu zaman ilaç kesildiğinde bu yan etkiler de kendiliğinden iyileşiyor. Bana göre statinler arasında yan etki oluşturma yönünden de etkinlik potansiyeli bakımından da ciddi farklar yok. Her statini farklı hastalarda kullanmak mümkün olabiliyor.
Yeni üretilen statinlerin eskilere oranla çok önemli avantajlar sağladığı düşüncesinde değilim. Bu nedenle, özellikle patent koruma sürecinde olan statinleri kullanmak yerine jeneriklerinden de faydalanılabileceğini ve bu şekilde ciddi bir ilaç ekonomisi tasarrufu sağlanabileceğini düşünüyorum.
Ne zaman kullanmalı Statinlerin özellikle kullanılmaları gerektiği bazı durumlar var. Örneğin kalp damar hastalığı kanıtlanmış olanlar, tıbbi öyküsünde koroner by-pass operasyonu, koroner stend uygulaması gibi girişimler bulunan kişilerde LDL kolesterolün 100mg/dl’yi geçmemesi arzu ediliyor. Hatta bazı koşullarda 70 mg/dl civarında tutulması gerektiği belirtiliyor. İşte bu hastalarda statin tedavisine başlamak için çok fazla tutucu olmamak gerekiyor. Ayrıca HDL kolesterolü 35 mg/dl’nin altında olan hastalarda da LDL kolesterolü 100’ün altına indirmek için statin kullanmayı düşünmekte fayda var. İnme geçiren, periferik damar hastalığı olanlarda da LDL kolesterol seviyelerini özellikle HDL kolesterol düşüklüğü de varsa- 100 mg/dl’nin altında tutacak dozda statin tedavisi planlamak gerekiyor.
Koruyucu amaçla kullanılabilir mi
KOLESTEROL yüksekliği olan bir kişide sadece koruyucu amaçla statin kullanma konusunu dikkatle değerlendirmekte fayda var. Böyle bir durumda ne ’aşırı bir statin taraftarı olup ilaca başlamak’, ne de ’iflah olmaz bir statin karşıtı gibi davranmak’ hastanın lehinedir. Kalp damar hastalığı bakımından yüksek riskli biriyseniz koruyucu amaçlı statin kullanmanız mümkün ama eğer risk fazla değilse her hastaya LDL kolesterolü yüksek olduğu için koruyucu amaçlı statin başlamak doğru olmayabiliyor. Örneğin ailesinde kalp damar hastalığı erken yaşlarda görünenler, şeker hastaları, sigara içenler, HDL kolesterolü çok düşük olanlarda koruyucu tedaviyi de düşünmek gerekiyor. Doğrusu her kişide ciddi bir risk değerlendirmesi yapmak, kişisel sağlık öyküsünü incelemek.
Statinleri akşam yemeğinde alın
DÜŞÜK kolesterollü, az yağlı, doymuş yağları sınırlı beslenmeye ve aktif bir yaşam sürmeye devam edin. Doktorunuzun verdiği ilacı değiştirmeyin. Statinleri akşam saatlerinde almak daha etkili oluyor. Bunun nedeni karaciğerde kolesterol üretim hızının gece saatlerinde en yüksek düzeylerde olması. Bu nedenle statinleri akşam yemeğiyle yatma saati arasında alın. Eklem kas ağrıları, kas güçsüzlüğü, yorgunluk, genel halsizlik, iştahsızlık gibi belirtiler olursa doktorunuzla görüşmeyi ihmal etmeyin. Geçmişinizde karaciğer hastalığı kas hastalığı varsa doktorunuza hatırlatın. Cinsel güç azalması, saç dökülmesi, kabızlık, mide şikáyetler bazı hastalar tarafından belirtilse de statinlerle ilişkili bulunmuyor.
HDL kolesterolü 60’tan fazla ise
HDL kolesterolünüz, yani iyi kolesterolünüz 60’ın üzerinde ise bu durum koroner kalp hastalığı yönünden negatif bir risk faktörü olarak kabul ediliyor. Şanslı biri olduğunuzu düşünüp sevinebilirsiniz. Özellikle geçmişinizde koroner kalp hastalığı öykünüz yoksa, by-pass operasyonu, stend tatbiki gibi girişimler uygulanmamışsa, kötü kolesterol LDL’niz çok fazla yükselmediği sürece statin kullanımına başlamanız çoğu zaman gerekmez. Bu şansı yakalayanlarda ciddi LDL yükselmeleri olmadıkça koruyucu statin tedavisi ertelenebiliyor.
Paylaş