Paylaş
Metabolizmanız yeteri kadar hızlıysa, yiyip içtiklerinizden kazandığınız kalorileri kolayca yakar, ciddi bir yağ depolama-kilo alma problemi yaşamazsınız.
Bunun tersi de geçerlidir. Yavaş bir metabolizmanız varsa bir “yağ depolayıcısı” haline gelirsiniz. Bu durumda “Su içsem yarıyor!” deyimi kesinlikle geçerlidir. Kolay kilo alır, zor verirsiniz.
Kısacası metabolizmanızın hızı çok ama çok önemli bir kilo faktörüdür ve bu hızı belirlemede etkili pek çok faktör olsa da bana göre en önemlisi taşıdığınız “kas kitlesi”dir.
KASLARINIZ ODUN FIRINI GİBİDİR
Kas, metabolik olarak çok aktif bir organdır. Örneğin yağ hücrelerine göre kas hücreleri neredeyse 70 kat daha fazla kalori yakar. Eğer yeteri kadar kasınız varsa kilo almanız kolay kolay söz konusu olmaz. Ayrıca vücudunuza ilave kas kazandırırsanız, kaybettiğiniz kiloları geri alma problemini de pek yaşamasınız.
Kısacası kas dokunuzun miktarı kilo dengesinde çok önemli bir belirleyicidir. İşin kötüsü, vücutta kas yapmak yağ depolamaktan çok daha güç bir şeydir. Yağ kazanmak hiçbir gayret gerektirmezken (sadece yiyip içmenizi artırmanız ve de yan gelip yatmanız yeter!) kas yapmak ciddi bir çaba gerektirir. İşin kötüsü yağ kaybetmek gayret gerektirirken kas kaybetmek hiçbir özel gayret-çaba gerektirmez!
İşte bu nedenle kas/yağ oranınız çok ama çok önemlidir, sağlıklı bir kilo ve metabolik denge için “yağın kasa oranı” birinci belirleyicidir.
Beslenme uzmanları bunu iyi bildikleri için sizi sadece tartıp kilonuzu ölçmekle yetinmezler. Metabolizmanızın durumu hakkında bilgi edinmek için yağlarınızın kaslarınıza oranını da araştırma yoluna giderler. Yağ-kas oranı kadınlarda erkeklerden, gençlerde yaşlılardan farklıdır. Size en uygun oran aralığının ne olduğunu da sadece doktorunuz belirleyebilir.
Metabolik obezler!
BİR ÖRNEK
Hayatınızın herhangi bir döneminde aşırı tembellik nedeniyle 500 gram kas kaybetmiş, buna karşılık 500 gram da yağ depolamış olabilirsiniz. Sonuçta tartınız aynı kalır ama kas miktarınız azaldığı, yağ/kas oranınız büyüdüğü için metabolik hızınız yavaşlar. Bu durumda kilosunu koruyan biri olmanıza rağmen beslenme bilimi açısından “metabolik obez” bile sayılabilirsiniz. Bu sürecin kilo almanızı kolaylaştırmak gibi bir tehlikesi daha vardır ki zaten korkulan da odur.
Kontrolsüz zayıflamanın zararları
BİR UYARI
- Hızlı ve kontrolsüz kilo verme kadınlar ve genç kızlarda adet bozukluğuna neden olabilir.
- Kısa zamanda çok fazla kilo kaybedilmesi, saç dökülmesi, cilt bozuklukları, tüylenme sorunlarını ortaya çıkarabilir.
- Kanda mineral ve elektrolit dengesinin bozulması, kalp ritminde bozulmaya, kan basıncında azalmaya neden olabilir.
- Hızlı kilo verenlerde safra kesesinde taş oluşma riski çoğalmaktadır.
- Özellikle genç kızlarda kontrolsüz ve hızlı kilo kaybının en tehlikeli sonucu “Aneroksia nervosa” hastalığıdır.
Eğer vücut ağırlığınızın yüzde 5’inden daha fazlasını vermeyi düşünüyorsanız mutlaka doktorunuzla konuşmalısınız.
Aktivite şart!
UNUTMAYIN
Kilo almamak, kilo vermek veya verdiğiniz kiloları yeniden almamak istiyorsanız, yağ/kas oranınızı ciddiyetle takip edin. Öncelikle de kaslarınıza sahip çıkın. Kas kaybının sağlığın kaybı anlamına gelebileceğini unutmayın. Bu durumun tek çaresinin hareket etmek olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Çünkü enerji yakma makineleriniz mitokondrileri çalıştırmanın yolu kas kütlenizi artırmak ve kaslarınızdaki metabolik ayarcılar olan mitokondrileri egzersizle aktivite etmekten geçiyor. Siz egzersiz yaparken, mitokondrileriniz de egzersiz yapıyor.
Paylaş