Paylaş
Mesela “kilo-sağlık ilişkisi” söz konusu olduğunda “ideal kilo” kavramı değil de, “sağlıklı kilo” aralığı yaklaşımı tercih ediliyor. Nedeni şu...
Her yaşın, her bedenin kendini daha iyi, keyifli ve sağlıklı hissettiği bir kilo aralığı var. Bu aralık aynı yaştaki bir kadın ile bir erkek için farklı olabildiği gibi, aynı yaşlarda iki ayrı kadın, iki ayrı erkek için de farklı olabiliyor.
Çünkü ağırlığımızın kaç kilo olduğuna yalnızca yağ miktarımız (toplam yağ kitlemiz) karar vermiyor. Yağ kitlemiz, yaş ve cinse göre değişmekle birlikte vücut ağırlığımızın ortalama beşte birini oluşturuyor, geri kalan ağırlığın temel belirleyicileri kas ve kemik dokularımızın miktarı oluyor.
Örneğin; iri kemikli ya da aşırı kaslı biriyseniz yağ dokunuz az olsa da kilonuz yüksek olabiliyor. İşte bu nedenle kilo sorunu değerlendirilirken sadece yağ miktarına takılıp kalmamak, kas ve kemik kitlesini de dikkate almak şart.
Böyle baktığınızda, iri kemikli, bol kaslı birini ideal kilo rakamları hedefinde tutmanız oldukça zor. Bu kişiler ne kadar sağlıklı olurlarsa olsunlar, bedenlerinde ne kadar az yağ barındırırlarsa barındırsınlar ideal kilo hedef alındığında fazla kilolu gruba girerler.
Diğer taraftan ciddi düzeyde kas kaybı olan ince kemikli uzun boylu birinde toplam yağ kitlesi fazla da olsa ideal kilo hesapları onun ideal olduğunu gösterebilir. Tıbbı terminolojide “GİZLİ ŞİŞMANLIK” olarak adlandırılan bu durum ile orta yaş ve sonrasında, özellikle de kadınlarda sık sık karşılaşılır.
HER YAŞIN KİLOSU FARKLIDIR
Diğer taraftan her yaşın kendine uygun bir kilo aralığı olacağı da doğrudur. Yaş ilerledikçe, kas kitlesinin azalıp yağ kitlesinin artacağı, bedende yaşa uygun bazı fizyolojik değişimlerin olabileceği hatırlanmalıdır.
40 -50 yaşlarındaki bir hanım, 20- 25 yaş aralığındaki yağ kas oranlarına kolay kolay dönemez. Yaşı ilerledikçe kas dokusunun azalmasını, yerini yağ dokusunun işgal etmesini yüzde yüz kontrol altına alamaz.
Zaten bu nedenle de son derece sağlıklı pek çok hanım 30’lu yaşlara “36”, 40’lı yaşlara “38”, 50’li yaşlara ise “40” bedenle girmek zorunda kalabilir ve bu artış son derece normaldir. Aynı şeylerin erkekler için de geçerli olabildiğini hatırlatayım.
SONUÇ...
Anlatmak istediğim şu: Kilo kontrolü söz konusu olduğunda sabit bir kiloda kalmayı hedeflemeyin. Örneğin “Boyum 1,58 kilom 50; benim için ideal kilo bu olmalı!” diye düşünmeyin. Sağlıklı bir kilo ağırlığı belirleyin ve o ağırlıkla ilgili değerlerde kalmaya gayret edin.
Bu kilo ağırlığının da alt ve üst limitleri yerine orta noktalarında durmayı hedefleyin.
Kısacası ideal kiloyu bir kenara bırakın, sağlıklı kilo aralığında kalmaya çalışın.
En sağlıklı aralık hangisi?
Beden Kitle İndeksi’nizi (BKİ) hesaplayın. En uygun değerin 23-26 aralığında olduğunu düşünün. Yaşınız 20’nin altındaysa 23’e, 40’ın üzerindeyse 26’ya yakın rakamlarda kalmaya bakın. İri kemikli ve bol kaslı biriyseniz, yaşınızda 40’ı geçtiyse kabul edilebilir (sağlıklı) kilo aralığınız için BKİ’nizin 27’lere bile ulaşabileceğini kabul edin. Bir alt ve üst rakam aralığı belirleyin ve “Ben bu rakamlar arasında kalmaya gayret etmeliyim.” deyin.
BİR FORMÜL
BEDEN KİTLE İNDEKSİ:
Vücut ağırlığı (kg) / Boy uzunluğunun karesi (m2)
Bu formüle göre yapılan hesaplama
aşağıdaki alt ve üst değerleri veriyor.
Beden Kitle Endeksi Tanım
<18.5 Zayıf
18.5-24.9 Normal
25-29.9 Kilolu
30-39.9 Şişmanlık
>40 Aşırı Şişmanlık
Yaşa göre beden kitle indeksi
YAŞ BKI UYGUN HEDEF
19-24 19-24 21
25-34 20-25 22
35-44 21-26 23
45-54 22-27 24
55-64 22-27 25
65 VE ÜZERİ 22-27 26
Paylaş