Paylaş
Kişisel olarak “ruhsal yaşam”ımı yönetirken mentörüm saydığım ruh sağlığı uzmanı Prof. Dr. Toksöz B. Karasu Hocam, yaşadığımız bu karmaşık, bu hızlı ve kovalamacaya dayalı yeni hayatta mutluluk arayışını doğru bir çerçeveye alma gayreti içinde olan önemli bir bilim insanıdır. Dr. Karasu, mutluluğu yakalamanın ve huzurlu bir hayata kavuşmanın yollarını en güzel ve basit şekliyle “HUZURLU YAŞAMA SANATI” kitabında anlatır. İsterseniz gelin, tam da yeni bir yıl için yeni ruhsal çalışmalar yapma hazırlığı içindeyken o kitaptan bazı alıntılarla haftaya başlayalım.
VARAN 1
HEDEFİMİZ ‘ŞEY’İ ARAMAK OLMALI AMA...
KARASU Hoca diyor ki: “İnsanlar genellikle mutluluğu hiç olmadık yerlerde ararlar. Mal, mülk, para ve iktidar elde ederek iç çatışmalarını çözmeye çalışırlar. Ne var ki neticede elde ettikleri ‘şey’, bir ‘tatminsizlik ve eksiklik’ hissidir. Evlenir, boşanır, aşk maceraları yaşar, yaptıkları işleri, yaşadıkları şehirleri değiştirirler. Ama her değişiklikle birlikte mutsuzluk ve huzursuzluğun geçici olarak azaldığını, iç kemiren bir hoşnutsuzluğunsa geri geldiğini görürler.”
VARAN 2
‘ŞEY’E YOLCULUK, AMA NASIL
“HERKESİN aramakta olduğu o ‘şey’, olağan ve geçici mutluluktan ziyade olağanüstü ve kalıcı, keyifli bir huzurdur. ‘Ruhlu ve manevi bir varlığa demir atmış, tam bir yetişkinlik hali’dir. Bu ruh halinin kapısını sadece hem ruhu, hem de maneviyatı içeren ‘birleşik bir anahtar’ açabilir. O anahtar, ruhu ‘sevgi’ vasıtasıyla içerir: BAŞKALARINI SEVMEK, ÇALIŞMAYI SEVMEK, AİT OLMAYI SEVMEK. -ve yine o anahtar- Maneviyatı ise inanç vasıtasıyla içerir: KUTSALA İNANMAK, BİRLİĞE İNANMAK, DÖNÜŞÜME İNANMAK.”
VARAN 3
ARANAN ‘ŞEY’, GİDİLEN ‘YOL’ VE BAŞLANGIÇ ‘NOKTA’SI
“MUTLULUĞUN kolay ya da kestirme bir yolu yoktur. Yalnızca ona doğru giden yavaş ve çetin bir yol vardır. Bu yolun bir sonu ya da bir varış çizgisi de yoktur. Yalnızca bir başlama noktası vardır. ‘Keyifli huzur’u ararken, başlayabileceğiniz tek bir nokta da yoktur. Şu anda bulunduğunuz nokta, başlamak için en ideal yerdir.”
VARAN 4
YALNIZLIKLA YÜZLEŞMEK ŞART
DR. Toksöz B. Karasu, o mükemmel kitapta, yaşadığımız sürecin temel belirleyicisi olan “modern kültürün” çok önemli bir probleminin, “DERİN YALNIZLIK MESELESİ”nin de altını ısrarla çizer, bunun başlıca sebebinin de “sahip olma arayışımızda tokluk duygusunun olmaması” olduğunu söyler. Ona göre, “Edindiklerimiz, yaşadığımız psikolojik boşluğu dolduramaz. Hatta kişi ne kadar çok şey edinirse -yaşadığı- ‘boşluk’ o kadar derinleşir”.
VARAN 5
HİÇBİR TOHUM ASLA ÇİÇEĞİ GÖREMEZ
KARASU Hoca, ünlü ve önemli bir zen deyişi olan “HİÇBİR TOHUM ASLA ÇİÇEĞİ GÖREMEZ” cümlesinden yola çıkarak güzel bir ‘NASREDDİN HOCA HİKÂYESİ’ni de o kitapta bize yeniden hatırlatır: “Yaşlı ve hasta Nasreddin Hoca, bahçesine bir portakal ağacı dikmeye çalışıyormuş. Yoldan geçerken durup onu seyreden biri acıyarak şöyle demiş: ‘İlahi hoca, meyvelerinden yemeye ömrünün yetmeyeceği bir ağacı dikmeye ne demeye uğraşırsın?’ Hoca cevap vermiş: ‘Doğru. Ama daha doğrusu şu: Ben de -şimdiye kadar- başkalarının diktiği ağaçlardan bol bol meyve yedim.’
Hayatımızı böyle alışverişlerle yaşarız. Böyle alışverişler varoluşun her düzeyinde gerçekleşir ve ‘toplumsal bir zamk’ işlevi görür.”
VARAN 6
AKIL, SAĞLIKLI BEDENİ İDRAK ETMEZ
Dr. Karasu’ya göre hastalıklardan çok da korkmamak gerekir. Ona göre, “Hastalıklar bizi hem bedenlerimizin hem de zihinlerimizin bilincine varmaya yaklaştırır. Bedendeki anatomik ve fizyolojik ilişkilerin karmaşıklığını, vücudun biyokimyasal sinerjisinin ve hücreler arası iletişimin o enfes orkestrasyonunu -sağlıklıyken- tam anlamıyla takdir etmeyiz, taa ki bir yerlerde bir şeyler aksayana kadar. -Oysa- Tek bir bulut bile güneşi karartabilir... Fiziksel ve psikolojik sağlamlığımızı sorgusuzca ‘var’ sayarız, çünkü sağlık hiçbir zaman hissedilmez... AKIL, SAĞLIKLI BEDENİ İDRAK ETMEZ ve onun normal işleyişine kayıtsız kalır.”
VARAN 7
HAYAT BİR ‘KORO’DUR
“İNSAN bedeni, evrensel bir bedendir. Hücrelerimiz çevredeki parçacıklara tekabül eder. Bir insan bedenini, bir ağacı ve bir nehri oluşturan moleküller son derece benzerdir. Meyveleri, sebzeleri, balıkları, tavukları yedikçe onlar da bizim parçamız haline gelir. Kaslarımız, derimiz, kalplerimiz ve beyinlerimiz yediklerimiz tarafından geliştirilir ve korunur. Temel işlem ve DNA türevleri aynı varlığın varyasyonlarıdır.”
VARAN 8
ÖZETİ ŞUDUR
“BİZLER doğanın parçasıyız. Doğanın parçası olarak da bir kuştan farksızız. Bize bahşedilen ‘2 hareketli hücre’yle hayata başlar ve ‘milyonlarca hareketsiz hücre’yle hayatı noktalarız. Nihai biçimimiz o ilk iki hücrede var olan genler tarafından önceden belirlenmiş de olsa görkemli gelişimimizi besleyen madde ‘çevre’den gelir. ‘Yediklerimizden ibaretiz’ cümlesi, o ilk 2 hücreyi kapsadığı takdirde harfiyen doğrudur.”
ÖNEMLİ NOT
HUZURLU Yaşama Sanatı kitabı benim başucu kitaplarımdan biridir. Hocanın, “RUHUN YOLU SEVMEKTİR” düşüncesiyle başlattığı harika bir “iç yolculuk”tan ibarettir. Bu harika kitabı herkese öneririm. Dr. Toksöz Bayram Karasu, Erzurum’un Hasankale ilçesinde doğmuş, 1959 yılında İstanbul Tıp Fakültesi’ni bitirip Yale Üniversitesi’nde (ABD) psikiyatri ihtisası yapmıştır. Halen Albert Einstein Tıp Fakültesi’nde Davranış Bilimleri Bölümü’nün ve Montefiore Tıp Merkezi’nin başkanıdır. Ömrü uzun, sağlığı güçlü olsun.
Paylaş