Paylaş
Peki, önlemek için bir şey yapıyor musunuz? Yani, tansiyonumuzun yüksek olup olmadığını izliyor, eğer yüksekse ya da yükselme eğilimindeyse, önlem alma yoluna gidiyor musunuz?
Cevabınız muhtemelen “HAYIR” olacak! Ne var ki, bu kötü çelişkinin özellikle 60’lı yaşlardan sonra ciddi bazı hastalıklara, hatta hayatı tehdit edebilecek sağlık sorunlarına yol açabileceğinden hiç kuşkunuz olmasın.
Başlıktaki sorunun da yanıtını hemen verelim: Hipertansiyonu önlemek de, mevcut bir hipertansiyonu yok etmek de mümkün. Yeter ki siz isteyin! Yeter ki bu sorunu ciddiye alın, önemseyin!
SESSİZ KATİL
Çünkü yüksek tansiyon ciddiye alınıp da tedavi edilmediğinde, yani kan basıncımızın normal değerlerde kalması sağlanmadığında, gözlerimiz, böbreklerimiz, kalbimiz ve beynimizle ilgili önemli, hem de çok önemli sağlık sorunlarının canımızı acıtmak için sırada beklediğinden kuşkunuz olmasın.
Araştırmalar ve klinik gözlemlerimiz net olarak gösteriyor ki, tansiyonu yüksek biriyseniz kalp krizi geçirme riskiniz yükseliyor. Yüksek tansiyonlularda inme/felç yani beyin damarı kanamaları ve tıkanmalarına beklenenden daha sık rastlanıyor.
Hipertansiyonluları bekleyen önemli bir tehdit de böbrek yetmezliği. Yaşamlarını makinelere bağımlı olarak sürdürenlerin ya da böbrek nakli sayesinde hayatta kalmayı başarabilenlerin önemli bir bölümü hipertansiyon sorununu ciddiye almamış kişiler.
ÇARESİ VAR!
Sürekli yüksek olan tansiyonun göz damarlarını da tehdit ettiğini, görme tabakası retinayı tahrip ederek, yırtıklara yol açarak, damarları kanatarak körlükle de sonuçlanabilecek can sıkıcı sakatlıklara yol açabileceği çok iyi biliniyor.
Daha da kötüsü, tedavi edilmemiş bir hipertansiyon uzun süre herhangi bir belirti vermeyebiliyor. Belki geçici baş ağrılarına, baş dönmelerine, çarpıntılara yol açabiliyor ama bu belirtiler zaten ciddiye alınmıyor. Ve ileride yukarıda anlattığımız can sıkıcı problemler ortaya çıkıyor. Hipertansiyonun böyle sessiz ve derinden gitmesi nedeniyle biz doktorlar tarafından verilen bir takma adı da var: SESSİZ KATİL!
Bu nedenle yılda en az iki kez, sağlıklı da olsanız, tansiyonunuzu ölçtürmeniz gerekiyor. Eğer probleminiz varsa çözüm için çaba göstermeniz, tıbbi bir yardım istemeniz tavsiye ediliyor. Bu tıbbi yardımın ille de ilaç olması gerekmiyor. Çoğumuzun pek de hoşlanmadığı tansiyon ilaçlarını kullanma sürecine girmeden önce yapılabilecek çok basit ama çok etkili şeyler var. Sevinerek belirtelim ki tansiyonu yüksek olanların neredeyse yarısında bu önlemler bile sorunu ilaçsız-hapsız kontrol altına almaya yetiyor. Yani, azıcık gayret ederseniz hipertansiyon probleminizi ilaçsız da çözebiliyorsunuz.
Hipertansiyonu önleme programı
- Varsa, fazla kilolarınızı vermek ilk adım olmalı.
- Haftada en az 4-5 gün 30-40 dakika yürümeyi ya da benzeri bir fiziksel aktiviteyi alışkanlık haline getirmelisiniz.
- Stresinizi yönetmeyi öğrenmeli, daha keyifli ve huzurlu bir yaşam tarzı oluşturmaya çalışmalısınız.
- Uyku sorununuz varsa çözmeli, en azından dengelemeye çalışmalısınız.
- Depresyon probleminizi halletmeyi ihmal etmemelisiniz.
- Beslenme önerilerini dikkatle uygulamalı, özellikle tuz tüketiminizi olabildiğince kontrol altında tutmalısınız.
Hipertansiyonda beslenme için 10 emir
1. Tuzu azaltın.
2. Şekeri, unu azaltın.
3. Potasyumdan zengin beslenin. (Portakal, kayısı, muz...)
4. Kalsiyumdan zengin beslenin. (Süt ürünleri, koyu yeşil sebzeler, badem...)
5. Magnezyumdan zengin beslenin. (Ceviz, süt, tavuk, et, bakliyat...)
6. Hazır soslardan uzak durun. (Salata sosları, soya sosu, hardal, mayonez...)
7. Tütsülenmiş etlerden, sosis, sucuk ve salamdan uzak durun.
8. Turşu ve benzeri şeyleri yemeyin.
9. Tuzlu kuruyemişlere elinizi sürmeyin.
10. Tuzlu cips, tuzlu krakerler, tuzlu, unlu, yağlı mamullerden uzaklaşın.
Paylaş