Göbeğin mi var derdin var!

Yakın dostlarımdan birinin uzun süredir ciddi ölçüde “göbek sorunu” var, bel çevresinin 130 cm.’den geniş olduğunu tahmin ediyorum.

Haberin Devamı

Sık sık tekrarlayan ve ilaçlarla kontrol altına alınamayan “hipertansiyon atakları” nedeniyle geçen hafta sonunu “hastanede” geçirdi.
Büyük tansiyonu 24’e, küçük tansiyonu 15’a kadar yükseliyor, bu durum sağlığı için ciddi tehdit oluşturuyordu. Allah’a şükürler olsun, tedaviler iyi sonuç verdi ve iki gün sonra her şey yoluna girdi.
Dostumun sağlıkla ilgili başka sabıkaları da var. Birkaç yıl kadar önce koroner arterlerinde ciddi tıkanma ve daralmalar saptanmış, “şimdilik stend yeter!” denip, sorunlu damar stendle genişletilerek problem geçici olarak kontrol altına alınmıştı. Ayrıca, kan şekeri ve kan yağları yüksek.
Aklınıza hemen şu sorunun geleceğine eminim: “Hocam, bu kadar yakın bir dostunuzun böyle sorun çıkaracak kadar yüksek bir kiloda kalmasına nasıl müsaade ettiniz?” Haklısınız ama durum düşündüğünüz gibi değil! Nedeni şu...
Onunla yaklaşık 8 yıldır tanışıyor, sık sık da görüşüyoruz. Birçok konuda “akıl-fikir” aldığım, “danıştığım”, bu arada sağlığıyla ilgili endişelerim nedeniyle sık sık “uyardığım”, daha doğrusu “önerilerde bulunduğum” biri. Hekimliğini ben yapmıyorum, sağlığını ben izlemiyorum. Ama kilo vermesi, özellikle de “göbeğini eritmesi” konusunda onu sık sık uyardığım, hatta bazen uyarılarımla canını yeteri kadar sıktığımdan emin olabilirsiniz.

Haberin Devamı

SEBEP: İNSÜLİN DİRENCİ!

Her neyse! O, iki-üç senedir kan şekerinde yükselmeler, tansiyonunda olur olmaz fırlamalar, kolesterol dengesinde ayarsızlıklar gibi sorunları birbiri ardına yaşamaya başladı. Dizlerinin ve belinin de ağrıdığını fark ediyorum ama beni üzmemek adına bu konulara da girmiyor pek... Bu hikayeyi anlatmamın  sebebine gelince... “Metabolik sendrom/insülin direnci”, onun da sorunu. Göbeği bu nedenle büyüyor. Şekeri tansiyonu, trigliseridi bu nedenle yüksek bulunuyor. Yani problem aslında “göbek”te! Bir kez göbeğinden kurtulmaya karar verse, pek çok sorun birbiri ardına çözümlenecek... Ama o bu işe bir türlü yanaşmıyor...

BENİM ÖNERİM...

O dostuma yaptığım öneriyi, bütün göbeklilere bir kez daha tekrarlıyorum... Özellikle göbek çevrenizde, kollarınızda, bel kalınlığında, boynunuzda, gıdığınızda yağ birikimi varsa bu birikimleri ciddiye alın.
Bilin ki bunlar kısa bir süre sonra kapınızı çalacak olan diyabet, gut, hipertansiyon gibi daha pek çok sağlık sorununun muhtemel kalp ve beyin krizlerinin de habercileridir.
Kısacası “göbek demek dert demek”tir.  Göbeğinizi eritin!
Hem de hiç beklemeden...

Haberin Devamı

Göbek-gıdık kilosunu ciddiye alın

Yaşasın Hayat! sayfasının okurları diğer sağlık konularına oranla kilo sorununa daha sık değindiğimi bilirler. Fazla kilonun değilse de obezitenin düşmanı olduğumu çoktan öğrendiler. Ama obezite ölçüsüne varmasa bile “göbek-gıdık kilosu” şeklinde ortaya çıkan ve esas olarak “insülin direnci/metabolik sendrom” kökeni olan her türlü kilo fazlalığından da çok korktuğumu iyi hatırlarlar. Sık sık kilo yazısı yazmakta amacım toplumu bilgilendirmek ve “insülin direnci, beslenme ve aktivitenin önemi” konularında bilgi birikimi sağlayabilmektir.
Çünkü “insülin direnci” ile ilişkili “göbeklenme” ve “kilo artışı” konusu, insülin direncinin yarattığı sorunlardan sadece biridir. İnsülin direnci sorunu genelde genetik kökenli bir problemdir.
Özellikle “yanlış beslenme modelleri” (un, şeker, nişasta ağırlıklı beslenme) ile “düşük fiziksel aktivite” zemininde bu genetik tohum kolayca yeşerir.
Kök salıp kocaman bir ağaç haline bile gelebilir.

Yazarın Tüm Yazıları