Form mu, saÄŸlık mı önemli

Formunuz iyi değilse, sağlığınızın tadını çıkaramazsınız. Sağlığınız iyi değilse, form tutamazsınız. Yani ikisinin birbirini tamamlaması gibi bir durum söz konusu. Ne var ki formda olmak ve kalmak kolay başlanılabilen bir iş değil. Bunun için de her şeyden önce iyi ve doğru beslenmeniz gerekiyor. İyi beslenmenin çok fazla ekonomik güç gerektiren bir şey olduğunu da düşünmeyin. Tersine ekonomik güç arttıkça yanlış besinlere yönelme, yapay, yüksek kalorili, zararlı yiyeceklerde yoğunlaşma da çoğalıyor. Herkesin, her gelir düzeyinde insanın, hangi yaşta, hangi işte olursa olsun formda olmayı başarma şansı her zaman var.

FORMDA OLMAK NE KAZANDIRIYOR

İyi beslenmeyi, düzenli fiziksel aktivite ile birleştirir ve bir yaşam şekli, kişiliğinizin ayrılmaz bir parçası haline getirirseniz forma girmeniz kolaylaşır. Eğer bu değişimlere sigara içmeme, alkolü bırakma veya kontrol altına alma, stresi iyi yönetme, uykuya özen gösterme, kendi iç barışını ve huzurunu sağlamayı becerebilme, sağlığı ve bedeni koruyucu önlemleri ihmal etmeme, hijyen kurallarına uyma, tıbbi kontrolleri zamanında yaptırma gibi alt başlıkları da eklemeyi başarabilirseniz işiniz çok daha kolay, formunuz çok daha yüksek, hayatınız çok daha güzel olacaktır.Formda biri olursanız sadece sağlığınız iyi olmaz, aynı zamanda daha yüksek kalitede bir hayatınız olur. Daha uzun, daha keyifli, daha mutlu ve huzurlu bir yaşam sürme şansı yakalarsınız. Kalp hastalıkları, kanser, şeker hastalığı ve daha pek çok yaşlandırıcı sağlık sorununa ve her biri can sıkıcı yaşlı problemi olan görme, işitme, bellek ve cinsel güç kayıplarına daha az maruz kalırsınız. Form düzeyiniz yüksekse duygusal ve mental değişikliklerin üstesinden daha kolay gelirsiniz. Hayata daha güzel, daha pozitif (iyimser) bakar, kendinizi daha iyi hisseder, etrafınızdakileri daha iyi görme, değerlendirme ve daha iyi ilişkiler geliştirme şansına sahip olursunuz. Ve son olarak form düzeyi yüksek olan biriyseniz birdenbire ortaya çıkan sağlık sorunlarına da daha kolay uyum sağlar, daha çabuk yenersiniz. İşte bu nedenle her yaşta formda biri olmayı yaşamınızın temel hedeflerinizden biri yapmanızı tavsiye ederim. Hayat her zaman, her yaşta, her yerde iyileştirilebilir. Önemli olan ruhunuzu ve bedeninizi sağlıklı tutmak ve forma sokmaktır. Bu ikisini aynı zamanda başarmak için sadece biraz ilgili ve azıcık bilgili biri olmanız yetiyor. İyi ve güzel bir hayatın parayla pulla çok ciddi bir ilişkisi bulunmuyor.

Akşam yemeğini erken yemek lazım

Beslenme uzmanları akşam yemeğini azaltmanın kilo kontrolünde etkili bir önlem olup olmadığı konusunda fikir birliği içinde olmasalar bile, sağlık yönünden baktığımızda özellikle orta yaş ve sonrasında akşam yemeğini hafifletmenizde fayda var. Doğru olanı en büyük öğünü sabah yemeği yapmak, öğle öğününü biraz küçültüp akşam öğününü olabildiğince azaltmaktır. Yani bir üçgen tasavvur etmeli, üçgenin tabanına kahvaltı, tepe noktasına akşam yemeğini koymalısınız. Hafifletilmiş akşam yemeklerinin uykuyu kolaylaştırdığı, uyku kalitesini yükselttiği, reflü, gastrit, gaz gibi problemleri önlediği ve ertesi sabah daha zinde uyanmayı desteklediği biliniyor. Ayrıca çoğu uzmana göre akşam yemeğini hafif yemek kilo sorunu ile mücadeleyi kolaylaştırıyor.

Rahim dönüklüğü gebeliği engeller mi

Normal olarak rahim, karın boşluğunda öne, idrar torbasının üzerine doğru dönük olarak durur, kadınların yüzde 20’sinde ise arkaya doğru dönük olur. Bu durum normalin anatomik bir değişikliğidir ve hamile kalmayı engellemediği bilinmektedir. Eskiden bunun kısırlıkla bağlantısı olduğu düşünülmekle beraber, artık spermin yumurtaya ulaşmasında rahimin pozisyonunun etkili olmadığı bilinmektedir. Nadiren çok fazla dönük bir rahim endometriozis gibi yapışıklık yapan bir hastalık nedeniyle oluşmuşsa buna bağlı olarak kısırlık oluşabilir.  Yine bazı durumlarda rahim boyu çok kıvrıktır ve bu durum suni döllenme ve tüp bebek gibi yardımla üreme tekniklerinde zorluk çıkarabilir.

Makarnadan korkmayın

Makarna özellikle kilo sorunu olanların çekinerek tükettikleri yiyeceklerin başında geliyor. Pek haksız da sayılmazlar. EÄŸer yapımında fazla miktarda un kullanılmışsa sık ve fazla miktarda tüketilirse makarna kilo sorununu yönetmeyi güçleÅŸtirebiliyor. Ama özellikle tam buÄŸdaydan yapılmış makarnalar asla kilo problemine yol açmıyor. Çünkü tam buÄŸday makarnası emilmesi kolay olmayan kompleks karbonhidratlardan zengin bir yiyecektir. Posa içeriÄŸi undan yapılan makarnalara göre üç kat yüksektir. EÄŸer makarnayı domatesli, ıspanaklı, yani sebzeli yemeklerde kullanırsanız hem daha iyi beslenir, hem daha bol sebze tüketmiÅŸ olursunuz.Â