En zararlı yağ hangisi?

Yağların en zararlısı “trans yağlar”dır. Nedenine gelince...

Haberin Devamı

Trans yağların sağlığımıza ciddi olumsuz etkileri var ve bu yağlar, sağlıklı yaşamı bir değil birçok noktada tehdit ediyorlar. Her şeyden önce oksidatif stres yükünü arttırdıkları ve bedenin temizleyemeyeceği miktarlarda serbest radikal üretimine yol açtıkları için kanser nedeni olabiliyorlar. Bu yağların damar sertliği ile doğrudan bağlantılı olduklarını gösteren çok sayıda delil de var: Damar sağlığını olumlu yönde etkiledikleri bilinen HDL kolesterolü azalttıkları, olumsuz yönde etkileyen zararlı LDL kolesterolü oksitleyerek daha da zararlı –zehirli- hale getirdikleri biliniyor.
Yaşlılıkla ilişkili dejeneratif hastalıkları tahrik ettikleri yaşlanmayı hızlandırdıkları kanaati de yaygın. Bu kanaati destekleyen çok sayıda bilimsel bulguya sahibiz. Kısacası bu yağlar sağlığımız için en az sigara kadar ciddi tehditler ve ben bu yağların zararını bilmeden torununu “ye yavrum ye!” diye pizza yemeye teşvik eden reklam yıldızı teyzeyi üzülerek izliyorum!

Haberin Devamı

SEBEP NE?
Bu yağların neden bu kadar tehlikeli olduklarına gelince... Durum moleküler bir benzerlikle bağlantılı gibi görünüyor: Trans yağların kimyasal formülleri sağlığa yararlı omega-3 yağlarının kimyasal formülüne çok benziyor.
Bu benzerlik nedeniyle de trans yağlar hücrelerin zarlarında omega-3 yağlarının yerleştikleri alanlara yerleşiyor, o bölgeleri adeta
işgal ediyor.
Bu işgal hücre duvarının ihtiyaç duyduğu omega-3 yağlarının o bölgeye yerleşmesini engellediğinden hücrelerin normal çalışabilmeleri engellenmiş oluyor, duvarları sertleşiyor, esneklikleri kayboluyor, yapısal bütünlükleri zarar görüyor. Bu duruma düşmüş bir hücrenin hastalanması ise son derece kolay oluyor.

HANGİ BESİNLERDE VAR?
Trans yağların en zengin olduğu yiyecekler fast food ürünler. Çocuğunuza keyifle yedirdiğiniz her türlü fast food (özellikle de kızartılanlar) ürün neredeyse birer trans yağ bombası. Kızartmalar da tam trans yağ deposu gibi kabul edilebilir. Yeni yöntemlerle miktarlar azaltılsa da margarinlerin trans yağ oranı diğer yağlardan fazla oluyor. Rafine edilmiş bitkisel yağlarda da trans yağ miktarı fazla. Tekrar tekrar kullanılan, açıkta bırakıldığı için havayla, ışıkla temasına izin verilen yağlarda da trans yağ üretimi artıyor.
Eğer sağlığınıza önem veriyorsanız kaliteli yağlar tüketin.
İyi ve kaliteli yağlar miktarları abartılmazsa eğer sağlığınıza zarar değil, fayda verir.
Hatta bunlarından bazıları -örneğin omega-3 yağları- sağlığınız için elzemdir.
İsterseniz iyi yağların hangileri olduğunu bir kez daha hatırlayalım: Omega-3’ten zengin yağlar iyi yağlardır. Soğuk pres yöntemi ile elde edilmiş sızma zeytinyağı iyi bir yağdır. Otlaklarda serbest olarak dolaşıp otlayarak yaşayan hayvanlardan elde edilen tereyağı iyi bir yağ kabul edilebilir. Fındık yağı, keten tohumu yağı, ceviz yağı iyi yağlar grubu içine alınabilir.

Haberin Devamı

Organlarınızı bağışladınız mı?

Organ nakli bekleyen binlerce hasta var. Gösterilen büyük gayretlere rağmen organ nakli bakımından son derece yetersiz bir tabloya sahibiz.
Binlerce hasta organ nakli için beklerken biz kadavradan yapılan organ nakli konusunda bir türlü arzu ettiğimiz başarıyı yakalayamıyoruz.
Birçok konuda sahip olduğumuz işbirliği ve yardımseverlik becerimizi bu konuda gösteremedik.
Söylemek istemiyorum ama dünya rakamları ile karşılaştırıldığında kadavradan yapılan organ nakli sayısında utanılacak bir noktadayız.
Organ vericileri eğer bir yakınları hastaysa sağlıklı organlarını bağışlamakta son derece duyarlılar. Türkiye’de yapılan organ bağışlarının yaklaşık dörtte üçü sağlıklı vericiler tarafında sağlanıyor.  Avrupa’da ise rakamlar tam tersini gösteriyor.
Organ nakli konusunda almanız gereken çok önemli mesafeler var. Özel hastanelerimiz dahil birçok hastane bünyesinde mükemmel organ nakli merkezleri oluşturdu.
Ne var ki, toplumsal bilinçlenme yönünden hâlâ çok eksiğimiz var.
Bu sayfayı izleyen bütün okurlarımızın organ bağışçısı oluş olmadıklarını gözden geçirmelerini öneriyoruz.
Unutmayın, bağışlanan her organ yeni bir hayat demektir!

Haberin Devamı

Tiroid ameliyatının riski var mı?

Her ameliyatın riski vardır ama bazılarında daha az bazılarında daha fazladır. Tiroid ameliyatları sonrasında görülebilen en olumsuz sonuçlar tiroid bezi ile birlikte kalsiyum dengesini sağlayan paratiroid bezlerinin de yanlışlıkla çıkarılması ya da zarar görmesidir. Bu durum bazen ömür boyu kalsiyum desteği kullanma ihtiyacına yol açabiliyor.
Seyrek görülmekte beraber tiroid bezi ameliyatları esnasında ses tellerinin fonksiyonlarını kontrol eden sinirler zedelenebiliyor, kopabiliyor. Bu durumda geçici veya kalıcı ses kısıklığı veya ses kaybı ortaya çıkıyor. Her ameliyatta olduğu gibi ameliyat bölgesinde kanama, iltihaplanma, anesteziye bağlı genel riskler tiroid ameliyatlarında da mevcuttur.
Eğer daha başarılı bir ameliyat için kararlıysanız tiroid ameliyatları konusunda uzmanlaşmış cerrahlarla işbirliği yapmaya özen gösterin. Mümkünse o cerrahin kaç tiroid ameliyatı yaptığını ve ne oranda problem çıktığını öğrenmeye çalışın.

Haberin Devamı

Gaz azaltan öneriler

Yapay tatlandırıcılardan uzak durun. Sorbitol ve ksilitol ihtiva eden sakız ve şekerlemeler sıklıkla gaz yapar. Kullanmayın.
Yavaş yavaş yiyin.
Gaz yapıcı karbonhidratlı besinlerden uzak durun.
Sebzeleri buharda pişirin ya da haşlayın.
Süt ürünlerinden kaçının. Mutlaka kullanıyorsanız mümkünse “Laktosa-Free” ürünlere yönelin.

Yazarın Tüm Yazıları