Doğru bildiğimiz yanlışlar

Sağlık sorunlarının bazıları bilgi eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Doğru sanılan yanlış bilgilerin sağlığımıza verdiği zarar daha fazladır. Bu yazımızda doğru bildiğimiz ve çok sık tekrarladığımız bazı yanlışları size hatırlatmaya çalışacağız. Bu hatırlatmaları sonraki yazılarımızda da sık sık tekrarlayacağız.

Kolesterol şişmanlatır

Kolesterolün fazlasının damarlarınız için zararlı olduğu doğrudur ama kolesterolsüz bir hayat mümkün değildir. Hormonların, bazı vitaminlerin ve daha pek çok yaşamsal maddenin devamı için kolesterole mutlaka ihtiyacınız var. Kolesterolün şişmanlattığı bilgisi tamamen yanlıştır. Kolesterolün herhangi bir kalori-enerji değeri yoktur. Şişmanlatan kolesterol değil, kolesterole eşlik eden yağlardan gelen kalorilerdir. Bir gram yağın dokuz kalori anlamına geldiğini unutmayın.

Yumurtanın sarısı da beyazı da kolesterolü artırır

Yumurta sarısının tam bir kolesterol bombası olmasına karşın beyazı kesinlikle kolesterol içermez. Bir günde ihtiyaç duyduğunuz kolesterol miktarı 200-220 mg civarındadır. Eğer kolesterol yüksekliği sorununuz varsa bu miktarı daha da azaltmanız gerekiyor. Bir adet yumurtanın sarısı 215 mg kadar kolesterol ihtiva ederken beyazının kolesterol içeriği sıfırdır. Kolesterol yüksekliği sorununuz olsa bile yumurta beyazını veya bir miktar zeytinyağı ve sebzeyle hazırlanmış yumurta beyazı omletini rahatlıkla yiyebilirsiniz.

Zeytinyağı zararsızdır İstediğiniz kadar yiyebilirsiniz

Zeytinyağının bir sağlık mucizesi ve bir doğal ilaç olduğundan kuşku yok! Eğer kolesterol sorununuz varsa kullanmanız gereken yağların en uygununun zeytinyağı olduğu da doğru. Zeytinyağı zararlı kolesterolü yükseltmiyor, üstelik bu işi faydalı kolesterolü azaltmadan başarıyor. Amerikan İlaç ve Besin Dairesi de, günde 2 yemek kaşığı (23g ) zeytinyağını düzenli olarak tüketenlerde kalp damar hastalıklarının daha az görüldüğünü onayladı. Bütün bunlar doğru ama zeytinyağının diğer yağlarla aynı kaloriyi taşıdığı da bir gerçek! Bir gram zeytinyağı diğer yağlar gibi 9 kalori veriyor. Eğer gereğinden fazla zeytinyağı tüketirseniz maruz kalacağınız kalori bombardımanının bir süre sonra kolesterol ve trigliseridinizi artıracağından, sizi yağlandıracağından kuşku duymamalısınız. Bir yemek kaşığı zeytinyağının 90-100 kalori içerdiğini, günlük yağ tüketiminizin günlük kalori miktarınızın yüzde 30’unu geçmemesi gerektiğini belirtelim.

Daha az yemek tüketildiğinde mide küçülüyor

Midenizi yiyeceklerinizle kalıcı olarak büyütüp küçültemezsiniz. Fazla miktarda yenilen bir yemek sonrasında midenin genişleyip büyüdüğü doğrudur ama siz yemek yemeye ara verir vermez mideniz küçülür ve eski hacmini yeniden kazanır. Aynı şekilde az yediğinizde midenizini küçültemezsiniz. Hemen belirtelim! Ne kadar yiyeceğinize karar veren organınız mideniz değil beyninizdir. Önce ruhsal açlığınızı gidermeye, gözünüzü ve duygularınızı doyurmaya, yavaş yiyip uzun uzun çiğneyerek tokluk sinyallerinizin midenizden beyninize ulaşacak kadar zaman oluşturmaya dikkat etmelisiniz. Bu tutum kilonuzu korumanızı kolaylaştıracaktır.

Yağsız besinler şişmanlatmaz

Yağlı bir besinin içerisinden çıkarılan her bir gram yağın, tasarruf edilen 9 kalori anlamına geldiği doğrudur. Az yağlı besinlerin tam yağlı besinlerden daha az şişmanlattığı da gerçektir. Buna karşın yağı alınmış besinlerin lezzetsiz ve doyuruculuktan uzak olduğu da bilinmektedir. Yağı alınmış yoğurt ve peynir tüketenlerle ilgili gözlemler, tüketicinin bu besinleri eskisinden fazla yeme eğiliminde olduğudur. Eğer yağsız veya yağı azaltılmış besinleri gereğinden fazla tüketirseniz kilo almaktan kurtulamazsınız.

Uzun süreli uyku daha çok dinlendirir.

Bu bilgi yanlış değilse bile en azından eksiktir. Gereğinden uzun süren uyku, dinlendirmek bir yana sizi yorabilir bile. Eğer uyku sonrasında güne dinç ve sağlıklı başlamak istiyorsanız erken yatıp erken kalkmaya, uyku saatlerinizi değiştirmemeye, uykunuzu bölmemeye, 6-9 saaatlik kaliteli bir uyku ile yetinmeye çalışmalısınız. Unutmayın! Uykunun fazlası dinlendirmiyor, tersine daha da yoruyor.

BİR HABER

Nar suyunun antioksidan gücünün içerdiği polifenollerden ileri geldiği biliniyor. Nar suyunda bulununa punicozide’ler ve ellagic asit, nar suyunu güçlendiren en önemli doğal kimyasallardır. Yeni bir çalışma, günde 50 mililitre nar suyu içenlerin, sadece kalp damar hastalıklarına karşı değil, yaşlılığa bağlı eklem romatizmasına (osteoartirit) karşı da önemli ölçüde korunduklarını ortaya koymuştur.

NASIL YAŞIYORLAR?

EKREM BORA (Sanatçı)

73 yaşındayım. Boyum 1.80 m, kilom 80. Mümkün olduğunca kırmızı et yememeye çalışıyorum. Balık ve tavuk etini çok seviyorum. Malum bu aralar pek tavuk eti tüketemediğimiz için bol miktarda balık eti yiyorum. Sebze ve meyveyi çok seviyorum ve bol miktarda tüketiyorum. Sigara kullanmıyorum. Ara sıra alkol içiyorum. Vitamin takviyesi alıyorum. Uykuya önem veriyorum. Çekim olmadığı zamanlarda mutlaka öğle uykusuna yatıyorum. Maalesef spor yapmaya fırsat bulamıyorum. Ama setler spora ihtiyaç bırakmıyor. Mesleğimi severek yapıyorum. Bu yüzden stres yaratmıyor bende. Ailemden gelen bir ırsi hastalık yok. Düzenli olarak da bir ilaç kullanmıyorum.

PROF. MÜFTÜOĞLU’NUN YORUMU

Sayın Ekrem Bora’nın beslenme, uyku ve aktivite seçimleri oldukça iyi. Huzurlu ve keyifli bir hayatı olduğundan kuşku yok. Mesleği severek yapması, başarılı bir meslek yaşamını yıllardır ısrarla sürdürmesi sağlığı için oldukça etkili bir destek ve belki de en etkili vitamin takviyesidir. Yetmişli yaşlar sonrasında kullandığı desteklerin arasına kalsiyum (400-600 mg), omega-3 (300-500 mg) ile Co-enzym Q10 (100mg/gün) ve Alpha Lipoic Acid (200 - 400 mg) de ilave edilebilir. L-Arginin de iyi bir destek olabilir. L-Arginin’in güçlü bir damar koruyucu olduğunu düşündüren güvenilir gözlemler var. Bu aminoasidin damar koruyucu nitrik oksitlerin miktarını artırdığı, damarların iç yüzeyini kaplayan yapının bütünlüğünü koruduğunu gösteren bazı çalışmalar yayınlandı. Sayın Bora’ya herhangi bir vitamin takviyesi yerine antioksidan vitamin ve minarellerin oluşturduğu karışımları da önerebilirim. Sağlıklı ve mutlu ve huzurlu yaşamanın artarak sürmesi dileği ile.
Yazarın Tüm Yazıları