Paylaş
“En zengin demir kaynakları” diye bildiğimiz sakatatların (karaciğer, dalak) 100 gramında sadece 8-10 mg demir var. Kırmızı etin 100 gramındaysa en fazla 6-8 mg demir bulunuyor.
Bu miktar, bitkisel yiyeceklerin demir zengini olanlarında ise yarıya düşüyor.
Besinlerdeki demiri vücuda daha fazla kazandırmanın yolu, demir zengini bitkisel ve hayvansal besinleri birlikte tüketmekten geçiyor.
Mesela bol sebzeli menemen, yumurtalı ıspanak, kıymalı mercimek mükemmel seçimler.
Et yerken yanına bol salata eklemek, eti bol sebze ve yeşillikle yemek de çok doğru.
Eğer salataya bolca limon sıkarsanız tabağınız mükemmel bir “demir eksikliğini önleme hapı” gibi olacaktır. Çünkü C vitamini demirin emilimini yükseltiyor.
Demir emilimini önleyen besinler de var ama bunların etkileri sanıldığı kadar fazla değil.
Demir eksikliği tedavisi görüyorsanız sütü, yoğurdu yemeklerde değil öğün aralarında almalısınız.
Tansiyonu düşüren muhteşem dörtlü
Kan basıncı yüksekliğinin tedavisinde kullanılan ilaçların yerini hiçbir şey tutmaz ama konu (sorun) yanında ufak tefek tansiyon yükselmeleri olduğunda faydalanabileceğiniz doğal bazı yöntemler var. Mesela mı? İşte ilk dört doğal ev yapımı tansiyon dengeleyici tavsiye:
◊ Domates suyu
◊ Limon suyu
◊ Pancar suyu
◊ Nar suyu
Not: Tansiyonunuzu dengelemek için doğal desteklerin bazılarından (örneğin koenzim ve magnezyum desteklerinden) faydalanmayı da düşünebilirsiniz.
Esmer şeker mi, beyaz şeker mi?
Esmeri beyazı fark etmiyor. Şekerin her türlüsünün çok ama çok sınırlı miktarda tüketilmesi (hatta mümkünse hiç tüketilmemesi) gerekiyor.
Sofra şekeri, şeker pancarı veya şeker kamışından elde edilen beyaz şeker türü ve en yaygın kullanılanı. Eğer şeker kamışından elde edilen şekeri rafine etmezseniz şeker içeriği aynı olan kahverengi bir şeker ürünü elde edersiniz.
Kahverengi rengin sebebi şeker kamışındaki besin değeri olmayan meras isimli küçük bitkisel kalıntıların şeker kristallerine tutunmasıdır. Dolayısıyla her iki şeker de sakkaroz yapısındadır, früktoz ve glikoz kombinasyonudur, sağlığınıza zararlıdır.
Zeytinyağı mı, tereyağı mı?
Eğer yağ seçiminizi nasıl karşılayacağınızı düşünüyorsanız zeytinyağından da tereyağından da vazgeçmeyin. Toplamda günlük kalori kazanımınızın yüzde 30’unu yağlardan temin edin, oranı 35’in üzerine çıkarmayın, 25’in altına düşürmeyin.
Toplam tüketiminin dörtte üçü veya üçte ikisini zeytinyağından, dörtte veya üçte birini de tereyağından karşılamaya gayret edin.
Daha önce de tekrarladık, hatırlatalım. Yağların kraliçesi zeytinyağı, kralı da tereyağıdır.
Özellikle sızma zeytinyağı beslenme gücü açısından hiçbir yağla kıyas götürmez. İçindeki polifenollerin, E vitamininin, antioksidan diğer doğal güçlerin yanında zeytinyağı hem tekli doymamış yağlardan zengin olduğu hem de kolay sindirildiği için birinciliği kesinlikle hak ediyor.
“Dahi omega 3” hangisi?
Biliyorsunuz iki ayrı omega 3 var: EPA ve DHA.
EPA daha ziyade damar sağlığı ve iltihapla mücadelede, DHA ise göz ve beyin sağlığını güçlendirmede işe yarıyor.
Özellikle akıl gücü söz konusu olduğunda DHA yani “dahi omega 3” daha çok işe yarıyor.
Bu nedenle eğer odaklanma, daha güçlü bir bellek, daha keskin bir problem çözme yeteneği, daha çok okul başarısı, daha geç bellek harabiyeti bekleniyorsa dahi omega 3’e yani DHA içeriği zengin olan omega 3 takviyelerine başvurmakta fayda var.
Bana göre 400 mg’ın üzerindeki DHA her yaştaki beynin işine yarar.
Yeşil eczanenin “A takımı”
1-Alkali gücü ile limon
2-Omega 3 ve folik asit gücü ile ceviz
3-Omega 9 zenginleri ile zeytin
4-Koenzim, folik asit ve demir bolluğu ile ıspanak
5-Resveratrol kaynağı çekirdekli siyah üzüm
6-Allisin zenginliği nedeniyle sarımsak
7-Kalsiyum deposu kuru erik
8-Protein ve kalsiyum zenginliği ile badem
9-Terpenoid zenginlikleri ile fesleğen, nane ve kekik
10-Arginik gücü ile kabak çekirdeği
Paylaş