Beslenmesi kırmızı sinyal veriyor

Bingür Hoca karmaşık ve riski yüksek bir genetik mirasa sahip olduğunu söylüyor.

Kalp-damar hastalığı bakımından bir hayli sorunlu bir genetik kompozisyonun içinden süzülüp geldiği anlaşılıyor. Hoca’nın genetik miras puanı oldukça düşük: 6

Eğer genetik mirası kalp hastalığı bakımından yoğun bir aileden geliyorsanız, yapmanız ve yapmamanız gerekenleri iyi bilmelisiniz. Beslenme, bedensel aktivite ve stres yönetimini daha ciddiye almalısınız. Her hücre, her doku, her organ önemlidir ama bir önem sıralaması yapılsa kalbiniz ilk sırada yer alacaktır. Kalbinizi hastalandırabilecek şeylerden bazılarını değiştirme şansınız yoktur. Örneğin, kalp ve damarlarınızın doğal yaşlanmasını durduramaz, erkek olmanızın dezavantajını farklılaştıramaz, genetik kodlarınızı yeniden yazamazsınız. Buna karşılık beslenmenizi ciddiye alabilir, stresinizi kontrol altında tutabilir, bedeninizi daha hareketli bir hale getirebilirsiniz. Sevgili Bingür Hoca’nın da değiştirmesi gereken bazı yanlışları var ve işi biraz daha ciddiye alması gerekiyor!

BİNGÜR BEY İYİ BESLENMİYOR

Bingür Hoca’nın öğünleri düzensiz. Kahvaltı ve bazen öğle öğünlerini atlıyor. Bedenine rasgele zamanlarda gereksiz kaloriler katıyor. Sosyal ortamda tükettiği yiyeceklerin miktarı ve kalorisi fazla. Kendi de farkında, çok hızlı yemek yiyor. Buna rağmen yine de kilosu ve sağlığını koruyabilmesi şaşırtıcı. Bu, biraz sebze-meyve tutkunu olması, sebze ve salatalara öncelik tanıması, biraz da hareketli biri olmasından kaynaklanıyor. Bingür Hoca’nın süt ve süt ürünlerini sevmesi, et, tavuk, balık tüketimini dengelemesi, tam bir çay sempatizanı olması da olumlu alışkanlıklar. Hoca’nın beslenme notu da ne yazık ki pek yüksek değil: 6

Bingür Sönmez sadece başarılı, yetenekli ve çalışkan bir doktor değil, aynı zamanda iyi ve uyumlu bir hasta gibi görünüyor. Hipertansiyon tedavisi için düzenli ilaç kullanıyor. Kilo kontrolü kabul edilebilir sınırlar içinde. Düzenli kullandığı başka bir ilaç veya vitamin mevcut değil. Her gün, herhangi bir kontrendikasyon yoksa düzenli olarak 81-225 mg kadar aspirin alması, Omega-3 yağ asitlerini içeren (EPA+DHA) bir destekten faydalanması iyi olur. Bingür Bey’in hipertansiyon sorununu daha dikkatli izlemesinde, beslenmesini tuzu az, potasyumu ve magnezyumu bol besinlerle (muz, portakal, yeşil sebzeler) desteklemesinde fayda görüyorum. Bingür Sönmez’in ilaç ve besin desteği kullanım notu da orta düzeylerde: 7

YOGA VE PİLATES YARARLI ALIŞKANLIKLARDIR

Bingür Hoca’nın düzenli ve iyi planlanmış bir yaşamı olduğunu söylemek zor. Bunda çok meşgul bir cerrah olmasının, kalp-damar cerrahisi gibi acil hastası çok bir alanda çalışmasının etkisi var. Buna rağmen, akşamları yürüyecek bir zaman bulabilmesi, tatillerine özen gösterip dinlenmeye, eğlenceye zaman ayırabilmesi, hele hele yoga ve pilates gibi oldukça farklı aktivitelerden faydalanabilmesi gerçekten şaşırtıcı. Bedensel aktivite notu: 8

Bingür Sönmez hayata olumlu bakan bir kişiliğe sahip. Stres yönetiminde başarılı olduğunu belirtiyor. İşini keyifle yaptığını, sosyal ilişkilerine önem verdiğini söylüyor. Uyku düzeni ve süresi yönünden de herhangi bir sorunu olmadığını yazıyor. Bütün bunlar, Bingür Hoca’nın iç dengesinin sağlıklı olduğunu anlatıyor. Stres yönetimi ve uyku kalitesi yönünden de geçer not alıyor: 8

Bingür Sönmez binlerce insana şifa dağıtan mükemmel bir deneyim birikimine
sahip tanınmış bir kalp cerrahıdır. Özellikle by-pass cerrahisi alanında uzmanlaşmıştır. Neredeyse her gün ameliyat yapan, takım çalışmasının önemini iyi bilen, hastalarına yeteri kadar zaman ayıran bu arada mesleki gelişmelerini en iyi şekilde izlemeye çalışan bu değerli ve çalışkan insana sağlıklı, huzurlu ve keyifli bir yaşam diliyorum.

BİR UYARI

YUMUŞAK PLAKLARA DİKKAT

Koroner damarlardaki bir hasar, damarı daraltıp tıkayan plakaların oluşmasını tetikler ama aynı zamanda bu hasarın iyileşmesinde rol oynayan birçok doğal süreci de harekete geçirir. Kısacası, plaka oluşumunu başlatan süreçler başlangıçta masum ve belki de tedavi edicidir ama belli bir aşamadan sonra olaylar zararlı gelişmelere de yol açar. LDL kolesterolde hızlı ve anlamlı düşüşler sağlanırsa - ve bu durum etkili HDL kolesterol artışlarıyla da desteklenirse hasar alanındaki iyileşme süreci hızlanacak, koroner kalp hastalığının gerilemesi daha da desteklenecektir.

Koroner damarların içine yerleşen plakaların en tehlikelileri yumuşak olanlardır. Bunlar kolayca çatlar, yerlerinden kopar ve çoğu kez ciddi kalp krizlerine yol açar. Tehlikeli göğüs ağrıları ve kalp krizlerinin yüzde 80-90’nından bu plakalar sorumlu tutulmaktadır. Yumuşak plakalar en fazla yağ içeren plakalardır. Kardiyologları asıl korkutanlar da bu plakalardır.

BİR SORU

KALP HASTALIĞI GERİ ÇEVRİLEBİLİR Mİ?

Kalp hastalığını tersine çevirmek ve belki de muhtemel bir kalp krizini önlemek mümkün müdür sorusunun yanıtı güçlü bir "Evet"tir. Birçok araştırma koroner arterlerdeki daralmanın bir dereceye kadar geriletilebileceğini göstermiştir. Yeni bir çalışmada Rosuvastatin ile yumuşak plakaların neredeyse yüzde 10 oranında küçültülebileceği anlaşıldı. Son 20 yılda sadece diyeti ya da diyetle birlikte diğer yaşam tarzı değişimlerini uygulayan beş büyük çalışma LDL kolesterolün yüzde 30 kadar, total kolesterolün yüzde 25 kadar azaltılabileceğini gösterdi. Total kolesterol yüzde 10-20 kadar azaltıldığında hastaların üçte birinde koroner damar hastalığı da geriliyordu. Kısacası, koroner kalp hastalığına yakalanmış olsanız bile sorunu erken dönemde tanımlanabilirse onu kontrol altına almanız ve belki de geriletmeniz mümkündür.

UNUTMAYIN

İŞTE YOL HARİTANIZ

Eğer koroner kalp hastalığı riskinizi azaltmak istiyorsanız, bunun en etkili yolunun sağlıklı kilolarda kalmak, kan yağlarınızı düşürmek, düzenli egzersiz yapmak, stresinizi iyi yönetmek, öfke ve endişeden uzak bir hayat sürmek, hayata olumlu bakmak ve "Bu da geçer" felsefesini daha sık kullanmaktan geçtiğini unutmamalısınız. Kan yağlarınızı düşürmek istiyorsanız, yiyip içtiklerinize dikkat etmeli, düşük kalorili, kolesterolden ve doymuş yağlardan fakir bir beslenme planı oluşturmalı, doktorunuzun reçete ettiği ilaçları düzenli kullanmalısınız.

NASIL

Bugüne kadar yüksek tansiyon dışında hiç önemli bir sağlık sorunum olmadı. Yani ne kalp, ne mide, ne de kas-eklem rahatsızlığı geçirmedim. Belki de bu sayede yorgunluk, dikkat eksikliği, uyku zorluğu gibi sorunlardan hiç mustarip olmadım. Sadece kilo alıp vermekten şikayetçiyim. Buna karşılık ailemde bende olmayan sorunların büyük bir kısmı mevcuttu. Kalp hastalığı geçirenler mi istersiniz, yoksa kalp krizi geçirenler mi? Ya da şişmanlıktan mustarip olup da yüksek kolesterolden yakınanlar mı?

Maalesef öğünlerim pek düzenli değil. Örneğin düzenli kahvaltı yapamıyorum. Ara öğün tüketmem. Başka kötü alışkanlıklarım da var. Gün içinde sık sık atıştırırım. Yine sosyal ortamlarda daha fazla yemek yerim. Hızlı yemek yerim.

Kalp için sağlıklı beslenmeye çalışıyorum. Yemek çeşitlerine gelince, hamurişi ve tatlılara özellikle meraklı değilim. Tam bir sebze severim. En sevdiğim yiyecekler arasında bamya, yoğurtlu ıspanak, Brüksel lahanası ve brokoliyi sayabilirim. Süt ve yoğurt beslenme düzenimde yer almaz. et, tavuk, balık ve peynir yerim. Meyveyi eksik etmem. Salatayı severim. Çok çay içerim ama kahveyi sınırlı tutarım. Düzenli olarak Vasoxan tablet alıyorum. Sigara kullanmıyorum.

İşim gereği hareketli bir yaşam tarzım var. Günlük koşuşturma dışında her akşam çok az yürüyüş yaparım. Tatillerde mutlaka bol bol yüzerim. Ayrıca yoga ve pilates yapıyorum.

Uyku düzenimi sağlamaya çalışırım. Bazen 22.30’dan önce bile uyurum. Stresle iyi mücadele ederim. Pozitif tutumumu hiç bozmam. En önemlisi işimi keyifle yapıyorum ve sağlıklı sosyal ilişkilerim var.

BİNGÜR SÖNMEZ’İN NOT ORTALAMASI: 7
Yazarın Tüm Yazıları